hava soğuyor, hislerim köreliyor. parmaklarımın arasına sıkıştırdığım cılız sigara kendini yitiriyor, 'ne kadar da bencillik.' diyerek yere fırlatıp ayağımla eziyorum izmariti. bomboş, sessizliğin tanrısı olan bu sokaklarda adımlarımı atıyorum. ilerliyorum, fakat ilerleme kaydetmiyorum. gözlerim kapanıyor, inat edercesine geri açıyorum. kapüşonumu çekerek soğuktan morarmış ellerimi cebime sokuyorum, nereye gideceğimi bilmeden kendimi serbest bırakıyorum. adımlarım sadece beni ona götürüyor, en derinlerden istediğim fakat en istemediğim yere. aklım fikrim hep sende, karşı koyamıyorum. sen benim tek kozumsun, tek zayıflığımsın.