"Yok öyle bir dünya. Gelip geçiciymiş, gençlik hevesiymiş, çocuk işiymiş, lise aşkıymış... Yok işte öyle bir dünya. Şu kalp var ya, herkeste olan şu kalp, anca birine atar böyle. Onu görünce belki yanarsın, belki buz kesersin. Bilemem ben orasını ama en çok onu gördüğünde nefes almak nefes almak olmaz, anladın mı? Onun bakışını dünyanın en güzel kadınında bulamazsın, dokunuşuna en ulaşılmaz adamlarla bile yaklaşamazsın. İçin gider onu hissedince. Ama hiçbiri değil biliyor musun, ne bakışı, ne dokunuşu, gördüğün an, sarıldığın an, belki saçlarının kokusu... Aradan yıllar geçse bile tek bir cümleyle değiyorsa avuç içi kalbine yetiyor sana. Bu... Bu anlatılamaz. Bu bir defa gelir insanın başına, aklını alır adamın, canını sökmeye kalkar ama gelen cinayet ondansa seni korumak isteyene sen savurursun bir tekme. Anlatılamaz, anlatılamaz işte. Çok özlersin sadece, için gider ama o... O gitmiştir çoktan."