Burası benim küçük dünyamın yansımasını bıraktığım bir su yüzeyi. Yüzeyin altında boğulan hislerimi görmek için ise suya dalmak gerekir. Genelde sularıma dalan olmaz. Hislerim ise sularımda boğulan balıklardır. Birileri o suyun başına geldiğinde , mavi , berrak yüzeyinden yansımasına bakar ve gider. Hayvanlar asla su içmez o sudan , fabrikalar bile kirli atıklarını dökmeye yeltenmezler. Çünkü bilirler ki o su daha fazla kirlenemez, kararamaz.
Evet buradayım , çünkü dışarıdan mavi denizleri andırırken içimde ışıkları kapatmış ruhumun kendini ifade etmeye ihtiyacı var.
Buradayım çünkü kafamda yarattığım binlerce karakterin maskelerine bürünürken kendimi kaybettim ve onları kendi dünyalarına bırakıp kendimi bulmaya ihtiyacım var. Gün bitmez benim için. Ben gecenin siyah göğünü süsleyen yıldızlarını severim lakin siyah gökyüzümde gün asla bitmez ve yıldızlar da beni terk etmiş olacaklar ki gelmezler yanıma.
Belki çok itici , belki antipatik bir sempati uyandırıyor bu yazılar üzerinizde. Belki de içi ısınıyor insanın. Sadece şans. İnsanoğlunun ihtiyacı olan.
Yansımalarınıza bakmak için değil de , kafanızı suyun içine daldırıp içeride can çekişen balıkları görmek için geldiyseniz eğer , ruhumun ışıkları açmasına yardımcı olabilir , balıkları hayata döndürebilir ve belki o suyu benimle beraber temizlemek isteyebilirsiniz.
Yıldızlarım arasında dolaşabilirsiniz, bir yerlerde size gülümseyen Küçük Prens'in hayali canlandığında yıldızlar size gülümserler. Ve belki de sormamız gereken tek soru çiçeğe ne olduğu olur. Bende soru soracak hâl pek de kalmadı , zihnimde binlerce soru binlerce karakterin sesiyle soruluyor ve kafayı yememe saniyeler kaldı belki de. Ama emin olun, onların çığlıkları kulaklarınıza tırmandığında kendi sularınızda boğulan hislerinize ayna tutacak gerçekler. Lütfen , buraya geldiyseniz biraz sabredin ve uzaklaşmayın.
Yıldızlar yeryüzüne inip onlara dokunmanıza izin verecek. Sadece bir şans , yıldızlar gelecekler.
- JoinedJune 2, 2018
Sign up to join the largest storytelling community
or