gonulkesim

Ne zordur bilir misin arafta kalmanın feryadını. Ateşten sıcak, buzdan soğuk.  
          	Paramparça olmuş ruhunla boşlukta sallanmak gibi. 
          	Çırpınmanın bi çare olduğu tek yer sanki. 
          	Bilir misin peki bilinmezliğin çaresizliğini. 
          	Adı üstünde işte araftasın ya neyi bilebilirsin, kül olmuş, viran olmuş dünyanda.

gonulkesim

Ne zordur bilir misin arafta kalmanın feryadını. Ateşten sıcak, buzdan soğuk.  
          Paramparça olmuş ruhunla boşlukta sallanmak gibi. 
          Çırpınmanın bi çare olduğu tek yer sanki. 
          Bilir misin peki bilinmezliğin çaresizliğini. 
          Adı üstünde işte araftasın ya neyi bilebilirsin, kül olmuş, viran olmuş dünyanda.

gonulkesim

Hislerini; yosun tutan çürümeye yüz tutmuş hislerini kendi elleriyle bir bir koparmış derin kuyulara atmıştı, üstüne bir de büyük bir mermer taşı yerleştirmiş çıkmalarına olanak bırakmamıştı. Duygularının zemherisinde  tir tir titrerken bile  o taşı bir kez olsun kıpırdatmamıştı. Zaman zaman kaldığı ayazda kangrene dönüşsede ruhu hastalıklı bölgeyi kesip atmayı bilmişti ve ruhu asla vakti gelmeden bahara dönmeyecekti. Ne zaman ki o safir gözler sefil, perişan, biçare yerlerde süründüğünde, zaferini ilan edip işte o zaman kışını bahara çevirecekti. İşte bu uğurda şimdi biraz oyun oynamanın tam zamanıydı. 

gonulkesim

Oysa ne çok isterdim ,
          Gözlerimin içine bakıp ,
          Seni seviyorum demeni.
          Hiç bir bahane olmadan ,
          Hiç bir utangaçlık olmadan .
          Yüzüme düşen bir tutam saçı ,
          Kulağımın arkasına sıkıştırırken 
          Bu iki kelimeyi fısıldamanı ,
          Ne çok isterdim....

gonulkesim

Hani olur ya bazen , 
          Anlam veremezsin içindeki duygulara .
          Sinirlerin bozulur , dengen şaşar .
          Ama netice değişmez , onlar hep oradadırlar . Kalbinin diğer ucundan sana fütursuzca el sallar .
          İster yüzünü çevir , ister kalbini .
          İnkarı yersizdir çünkü .
          O anlamsız şeyler hep aynı yerindedir.