Birinin dış görünüşü hakkinda olumsuz yorum aklima geldiğinde 10 saniye kadar düşünürüm-çok bile- ve şuna karar veririm: Bana ne, beni bağlamaz. Olması gereken bu zaten. Beni "Ali'nin ya da Ayşe'nin ne giydiği ya da nasıl göründüğü veya kusuru" ilgilendirmiyor. Ön yargılarımızla meşhur bir toplum olduğumuzdan bunu bir türlü aşamadık. O kadar çok dikkat ettik ki "kırıcı, yaralayıcı" alaylara âdeta "yapıcı(!) bir eleştiri" gözüyle bakarak kendimizi "kendimiz olduğumuz için" değil "başkalarının olumsuz yargılarına, alaylarına hatta yıkıcı eleştirilerine" göre şekillendirdik. İsteğimiz sadece yukarıdaki saydığım durumlara uğramamak ve bundan kaynaklı "değersizlik ve yetersizliğe" sebebiyet vermemekti. Kendimiz olamadığımız için sürekli baskasına, başkasının "onaylamasina" ihtiyaç duyar olduk. Özgüvenimiz ve özsaygımız o kadar zedelendi ki en ufak bir "olumsuz durumda" kendimizi suçlar olduk. Sadece tekrar eden ufak bir "Alay" bile bizi bu kadar tramvatize ederken. Toplumsal "normların, baskıların" bizi ne kadar etkileyebileceğini varın siz düşünün!..