Kafanın içinde ne tür melodiler çalıyor Leydi?
Sence de bu dünyada yaşayabilmek için fazla çaba sarf etmedin mi benim gibi?
Yakınını doğru seçmeli çevrendeki yanlışı daha çok ekmeliyken
Neden düzeleceklerini ümit ettin birden?
Kalbin ne sıklıkla hızlı atıyor Leydi?
Hayatın sana heyecan kattığını düşünürken
Hiç bugüne küstün diye yarını ittin mi benim gibi?
Neden asıl senken umut, umut besledin geceden?
Ayakların en son ne zaman kararlı adımladı Leydi?
Sonra durup yarı yolda bıraktı mı seni benimkiler gibi?
Yolu yarılamış yol ayrımına gelmişken
Neden güven denen illetin ta kendisine güvendin gerçekliği meçhulken?
Gözlerin hiç daldı mı uzaklara Leydi?
Ağrıdı mı şişti mi akıttığı yaşlardan?
Sustu mu sonunda oda dilin gibi?
Çok şey anlatırdı bilirim
Akıp giderdi geceden sabaha
Beklerdi anlaşılmayı
Anlaşıldı mı sahi?
Sen ki anlaşılması güç sayfaları ağır afitap Leydi!
İçinde sıkışan her kötü histen uzak dudaklarının kıvrımına amor bir kalbe
Çok mu gördün?
Tanrı acımasız mı davrandı sana?
İçindekileri kimse duyamaz söylesene neler neler birikti?
Gizli günahların saklı olduğu geceyle söyleşirken
Ciğerlerinin havaya bıraktığı duman mı bir tek sana teselli?
Neden gözlerinle buluşmuyor gözlerinin aynadaki aksi?
Ya o morluklar da ne?
Sana ne yaptıklarından ziyade kendine ne yaptın Leydi?
Saçın kısa iken daha mı güzel?
Saçlarını örülmeyecek kadar keserken kanadılar öyle değil mi?
Yaraların iyileşecek uzadıkça Leydi
Yara bandı tutmaz açık yaralarını
Kalbin güçlüdür biliyorsun
Nihayetinde zehir pompalıyor zihnine
Cehennemi yaşıyoruz Tanrı'nın cezasıyız
Neden bu senin son dansınmış gibi dans ediyorsun Leydi?
Müzik senin içinde mi?
Ya da telaşsız zarif adımlarında
Tanıdığım o güzel gülümsemenin 
Ancak hayaleti olabilecek kadar soluk bir gülüş takınmışsın yüzüne
Hava bile delirdi
O yağmurlar artık yağmıyor sevdiğin gibi
Öyle hoyrat öyle aceleci öyle endişeli
Rüzgar nereye eserse oraya savrulacak haldesin Leydi.
Bu sen değilsin
Kendi rüzgarını estirendin sen ki