Saat yedi. Sokak,her zamanki neşesinden bir şey kaybetmemiş.
    Zaten nerede görülmüş İstanbul sokaklarının oyundan çekildiği.
    Sizin bahsinizi size karşı kullanır,elinizdeki her şeyi silip süpürürdü.
    Siz ise bu kısa zamanda bedenen yaşınızı bilmesemde ruhen ölüme yaklaşmışsınızdır. Ama daha kötüsü nedir biliyor musunuz? 
    
    Daha kötüsü sizde kare as varsa,onda floş royal vardır.
    Daha kötüsü şu ana kadar bir sürü siyahı arkanızda bırakmış olmanızdır. 
    
    Alışkanlık Teorisinden midir bilmem ama artık beyaza küsmüşsünüzdür. Ve önünüzün sadece siyahtan ibaret olduğunu sanırsınız.
    Sanırım,ilk defa haklısınız.
    
    Yolunuz ve ölümünüz siyahtır. 
    Siyahın tonu olmamasına rağmen ikisi farklıdır. 
    Yolunuzdaki siyah sizin hiç olamayacağınız kadar kötüyken,ölümünüz asildir.

Asil.

Ve günahkar.


İçinizi karartıysam sayfayı kapatın. Dudaklarımız yerçekimine yenik  düşmemeli.


Kendimi tanıtmayı sevmiyorum ve yukarıdaki yazı yeterli sanırım. Çoğu kurgum ve yazım burada yok ki zaten çoğu yapım aşamasında. 


** Et tu, Brute. **