Hayattan zevk almak için yapılması gereken şeyler var bana göre; gülmek, sevilmek, sevmek, gezmek, yaşamak gibi. Hiçbirini yapamıyormuş ya da yalandan yapıyormuş gibi hissetmek insanı çok dolduruyor. Kalbini. Ağır hissediyorsun, hiçbir şey yapasın yok. Bu hissiyat geçecek birkaç saate, belki bir güne ama içten içe hep aynı şeyi düşüneceksin sonra tekrar gelecek böyle hissetiğini saklayamadığın bir an. Kökten çözmek için iyileşmen gerek, kalpten iyileşmen. iyileştiğine inanmadan devam edemezsin, etmiş gibi yaparsın. Ben olduğum yerde ne kadar "sağlıklı", şanslı ve "mutlu" olsam da kendimi böyle hissetmekten alıkoyamıyorum. Hak ediyor muyum diye düşünüyorum, gidip diğerlerine tabi ki hakkın sen de insansın derken. İçimdeki yük bir yığın oluyor daha da büyüyor aklımda. Midem bulanıyor, bazen bir şey yiyesim yok, bazen de dünyaları yiyesim var. Çevremdeki her şey etkiliyor beni derinden. Kimseye evet demek istemiyorum ama hayır da diyemiyorum, kalp kırmamak için. Çok üzgünüm. Kırgınım. Neden bilmiyorum ama her şey toplanmış ve unutmuşum gibi ama etkisi geçmiyor. İçimdekileri boşaltmak için bir yer arıyorum, bir insan dinlenmediğini fark etmek istemez anlatmaya devam eder ya o var üstümde. Neyse, iyi geceler.