namlununucundakikadn

Altı üstü bir izmaritiz işte hepimiz; içilmeden önce içilebilmek için yanıp tutuşulan, sen yanıp tutuştuktan  sonra yere atılıp ezilen. 

namlununucundakikadn

Şöyle düşün; bir hata yaptın ve bu hatayı yaptığını kabullenecek kadar cesursun. Korkuyorsun, çünkü zamanın aleyhine akmasını istemiyorsun. İhtimalleri, geçmişi, çevreyi düşünmek hiçbirşeyi düzeltmiyor. Gelecek var artık. Yönünü değiştirdiğin gelecegin ve sen. Sen ve gelecegin. Tamamen başbaşasınız. Artık zaman senin. Tecrübelerin var, sen varsın. Tatmadıgın onca duygu, gitmediğin onca yer, tanımadığın onca insan var. Pes etmek için çok erken. Mutsuz olmak için fazla mavi bi gökyüzüne sahibiz. Elindekilere sahip çık ve kendine inan. Unutma; bir gün tam hayal ettigin yerde olacaksın ve şuan sana küçümseyerek bakan gözleri hayranlık pırıltılarıyla dolduracaksın. Neden mi? ÇÜNKÜ BU SENSİN. 

namlununucundakikadn

17 yaşın lanetinden bahsetmek istiyorum. Mutluluktan havalara uçmak ile mutsuzluktan uçurumdan atlamak arasındaki çizgiyi barındıran 17'den. İzledigim bir filmde "yaşın kaç olursa olsun aşıksan 17'sindir" diyordu başrol oyuncusu ve devam ediyordu "ben bugün sayende 18'ime girdim."
          
          Yaşayamadıklarının hep hayal olarak kalacağının bilincinde olup, gerçeklere savaş açtığın yaştır 17. En güzel 17'de aşık olunur, en çok 17'de aşık olamamanın pişmanlığı çekilir. Elbette; kişiye göre değişir. Ama 17 hakkında değişmeyen birşey varsa; o da bu yaşın izini tüm hayatın boyunca taşıyacagındır. 
          
          "Kimsenin 17 yaşına zarar vermeyin"
          
          ~18

namlununucundakikadn

Hergün binlerce kez ölmekten bahsediyorum, dostum. Güçlü görünmek için yaşıyor-muş gibi yapmaktan, namlunun soğuk metali içini titretirken etrafa gülücükler saçmaktan bahsediyorum. Kimsesiz bir kadının ölümcül yalnızlığından bahsediyorum.