urllucy

Ciğerlerimdeki tüm hava akışı bitene dek, kalbim atmayı bırakana dek ve cansız bedenim toprağın altında huzur bulana dek nefes alamayacakmışım gibi... 

mir4yy_

Merhabalar sevgili yazar dostum! 	
          Seni Özgürlük Kütüphanesi’ne davet ediyoruz. Discord’da kurulmuş olan bu sunucumuzun amacı eğlence ve destektir. 
          Bu sunucuda katı kurallar yok. Tamamıyla adı gibi özgür… Sadece 4 tane ana kuralımız var. Bu kurallar dışında tamamen rahat olabileceğiniz bir ortam. 
          Diğer yazarlarla tanışmak ve iletişime geçebilmek için size bir şans sunuyoruz. Kitaplarınızın destek görmesi için de yardımcı oluyoruz. Zincirleri kırarak rahatlamanızı sağlıyoruz.
          Zincirleri kırmak isterseniz;
          https://discord.gg/p5FKfhet

urllucy

Biraz daha yordu bedenini, biraz daha doldurdu zihnini. Tüm hayatım yalnızca çalışmak dolu olsun da düşünmeyeyim, istedi. Böyle olana dek durmadı ve uykusuz kalıp çalışma yetiştirme derdine düşecek konuma geldi. Çünkü öyle olmak zorunda hissetti. Peki ya sonucu ne oldu?
          
          "Kendini dibe çekiyorsun. Dönüp dolaşıp aynı yere dönüyor, yerine sayıyorsun." 

flawderson

karanlık sokaklarda,
          her yeri dolduran adım seslerinle,
          nereye gidiyorsun?

flawderson

ama orası huzurlu hissettirmiyor
Reply

urllucy

"Sana bir soru sorayım mı her şeyden önce?" dedi doktor.
          "Tabii," dedi genç kız, karşısında gülümseyen adama. 
          "Hiç kendine zarar verdin mi?" dedi adam. 
          
          Bu soruya sesli bir yanıt gelmedi, asla da gelmeyecekti zaten. Gelemezdi. Yalnızca doktor, gence bakmaya devam etti; genç, doktora bakmaya.
          
          Ardından sessizlik, gencin de doktora sulanmış gözlerle bakarken konuyu değiştirmek için başka bir cümle kurana dek sürdü. 

urllucy

Hayat bazen fazlaca üstümüze gelir ve bize zor zamanlar yaşatır. Hatta biliyoruz ki her zaman yanımızda olan tek kişi biziz. Hiçbir şey, hiçbir kimse yeterince bizi anlayamaz ve bilemez.
          
          Aslında bu duygular tam olarak bu denli yoğun değildir, zor zamanlar yaşarız ama ergenlik dediğimiz şey de bunları biraz daha yoğun yaşamamıza sebep olur.
          
          Zaten ergenlikten sonra büyümüş olmak da bu yüzden, çünkü bunlar bizi olgunlaştıran şeyler. Ergenken %20 üzen bir olay bizim %60 üzülmüş hissetmemizi sağlar ve bu bizi olgunluğa iter. Böylelikle gelecekte %70 üzecek bir olayda bile daha spesifik, daha inisiyatifsel ve daha olgun davranabiliriz.
          
          Bazen kaotik davranırız, delirmiş gibi hissederiz, kafamıza sıksak keşke deriz ya da sadece yok olsak. Ağlamak bile isteriz ama yapamayız, çünkü ergenlik dediğimiz bu olay bir yandan bunları yaparken bile ayrı bir kötü ve rahatsız hissetmemizi sağlar.
          
          Kimi insanlar bunu daha kolay geçirirken kimi insanlar da daha kötü geçirir. Bizden daha kötüleri olduğu kadar iyileri de elbette vardır yani.

urllucy

Bu yüzden inan bana anlıyorum seni. Çevren de anlıyor. Ama yaşıtların da ergen olduğu için hak veremiyor çünkü onlar da senin kendi huzurunu istemen gibi önce kendi huzurlarını istiyor. Senden küçükler seni anlıyor ama abarttığını, daha basit olduğunu düşünüyor çünkü onlar daha bu durumu yaşamadılar. Büyükler ise anlıyor ama çoktan olgunlaştıkları için yaşadıkları şeyler atlatılan şeyler onlara göre yalnızca, yani senin de atlatmanı bekliyor ve istiyorlar.
            
            İnan bana, insanlar anlıyor ama elden gelen bir şey olmuyor. Doğanın işleyişi bizden önce de böyleydi, bizden sonra da böyle olacak. Her insan 21 yaşını doldurana dek ergendir, başka yapabileceğimiz bir şey yok. 
            
            Sakinleşebileceğimiz biri veya daha makul olanından bir hobi edinmek ve kafa dinlemek için başvurmak, bu bizim atlatana dek yapabileceğimiz tek şey. Tek yapabileceğimiz bir liman, bir durak bulmak oluyor bizlerin de.
            
            Yorgun olmamız kadar normali yok, bitkin ve bitmiş hissetmemiz kadar normali yok. Ancak her ne kadar sabırsız ve bıkmış da hissetsek, geçeceğini ve üstesinden gelebilecek kadar güçlü olduğumuzu bilmeliyiz. Unutmamalıyız.
Reply