Hatırlıyorum...

11 2 0
                                    


Ertesi gün sabah Ron odana gelir ve seni öperek uyandırır. Ron "hadi tatlım kalk derse geç kalıcaz". Ron bakar sen kalkmıyorsun seni sertçe öpmeye başlar. Baktı oda olmuyor seni gıdıklamaya başlar. Uyanırsın "tamam tamaaaaaaam kalktıııııım". Ayağa kalkarsın ve üstünü çıkarırsın. Ron hala odada. Arkanı dönersin "Rooon hala çıkmadın mı sen???", Ron "sanki dün görmedim". Çok utanırsın. "Tamam çık artık". Ton odadan çıkarken pis pis sırıtır. Giyinirsin ve kapıdan sesler gelmeye başlar kapıyı bi açarsın Ronla Draco kavga ediyor. Sen "noluyor burda?". Draco "bişey yok". Sen "Draco burnun kanıyo". Elini uzatırsın Draconun yüzüne dokunmak için. Ron uzattığın elini tutar ve ilerler senide peşinden sürükler. Sen "Ron canımı acıtıyorsun ve biraz yavaşlar mısınn??". Seni sınıfa getirir. Ron "bak (ismin) ben duygularımı ifade etmekte zorlanıyorum, ama draco ile konuşmanı hoş karşılamıyorum. Konuşma demiyorum ama fazla samimisin.". Elini Ron'un yanağına koyarsın ve "ben gerçekten özür dilerim. Sadece nedense dracoyla vakit geçirince aklıma bazı şeyler geliyor bu yüzden onunla daha fazla vakit geçirmek istedim. Seni kırdıysam özür dilerim.". Ron yüzünde kırgın bi ifadeyle "ne gibi şeyler?". Sen " sanki daha önceden yaşamış olduğum anıları tekrar yaşıyor muşum gibi dejavu gibi ama gerçek hissi veriyor. Bazı unuttuğum şeyler varmış gibi hissediyorum ve onunla takılırsam hatırlayacakmış gibi hissediyorum. Tekrardan özür dilerim Ron.". Ron tatmin olmamış gibi gülümsedi ve yerine geçti. Derste draco arkamıza oturur yanımıza da ron. ron kulağına fısıldar "çıkışta konuşalım". Tamam anlamında kafanı sallarsın. Draco saçlarına dokunduğu an yine bir kaç anı gelir gözünün önüne Draco "hey neden açtın saçlarını" gözünden bir kaç damla yaş düşer. Ron "hey iyi misin?". Rona dönüp "ha evet evet iyiyim". Ders biter ve Ronla bahçeye çıkarsınız. Bir köşeye geçip konuşmaya başlarsınız. Sen "noldu ron?". Ron "bence ayrılmalıyız". Ron "ben seni pansyle aldattım". Sen "ron ohhh çok komikk roonn" diyip kahkaha atarsın. Ron "şaka yapmıyorum". O an gözün kararır. Ellerin titremeye başlar gözünden akan yaşları tutamazsın. Zar zor nefes alıyosundur. Sen titreyerek "p-peki neden". Ron "sen beni draco ile aldattın zannedince...". Sen "ç-çok i-ileriye g-gittiniz mi?!". O an zaman donmuştu diyeceği cevap hayatımı değiştirebilirdi. Zar zor ayakta duruyordum, bacaklarım titriyordu bana sesleniyordu bu bedeni daha fazla ayakta tutamam diyordu. O anda hem mutsuzdum hemde sinirliydim. Ayakta duruyorsam sebebi sinirimdi, gururumdu. Herkesin içinde dizlerimin üstüne çöküp ağlayamazdım bazıları için bu normal gelebilir ama ben bunu asla yapamazdım. Hala soruma bi cevap alamamıştım. Sanki zaman yavaşlamış gibiydi bir yandan cevap vermesini bir yandan da cevap vermemesini istiyordum. Bu yaşta böyle şeyler yaşamak fazla saçmaydı ve kötüydü. Sadece 13 yaşındaydım. Ron benim ailemden görmediğim sevgiyi veren insandı ona çok bağlanmıştım. O benim sadece sevgilim değildi aynı zamanda ailemdi. 

Dakikalar sonra Ron ağzını açtı ve konuşmaya başladı. "Seninle yaptığımız kadar". Bu cevaba bir insan nasıl sevinebilir ki. Ama ben sevinmiştim çünkü o kadar aciz bi durumdaydım ki aldatsa bile sorun etmeyecektim. O kadar bağlanmıştım ki ona. Hafif bir gülümsemeyle Rona bakarken arkadaki Dracoya kaydı gözüm. O an ne yaptığımın farkına vardım ve harakete geçtim. Elini havaya kaldırırsın ve ronun yüzüne bi yumruk yapıştırırsın. Bahçede herkes OOOOOOOOOOOOOOOOOOO demeye başlar. Sonra tam gidecekken Ron "özür dilerim" der ve dahada çok sinirlenirsin. Arkanı dönüp Ronun hayalarına tekme atarsın sonra bir yumruk daha atarsın ve dudağı patlar. Draco olayı görür ama bişey yapmaz gülerek izler. Oliver bahçeye gelir ve yanına koşarak gelir seni rondan ayırır. O an aklına bir anı daha gelir. *Oliver seni dracodan ayırır.* kısa sessizlik *"ne haliniz varsa görün"*. Olivera dönersin ve dolu gözlerle "O-Oliver?". Oliverin da gözleri dolar. Seni kucağına alır ve bi banka oturtur. Önüne eğilir "güzelim beni hatırlıyor musun?". Sen ona sarılırsın ve Draco bunu görür. Onuda hatırladığını sanar ve oda sarılır. Sen Dracoyu itersin. "Draco napıyorsun?!". Draco "hadi dalga geçmeyi bırak, Oliverı hatırlıyorsan benide hatırlıyorsundur". Hayır anlamında kafanı sallarsın. Draconun gözleri dolar ve kalkıp gider. Oliver sana döner "bence peşinden gitmelisin" kafanı sallarsın ve kalkıp Draconun gittiği yöne doğru koşmaya başlarsın. Draco yu bulamayınca kendi odana gidersin. Draco senin yatağına yatmış yastığını kokluyordur. Öksürürsün. Draco bir anda kafasını kaldırıp sana bakar. Hemen ayağa fırlar. Draco "b-b-b-en ş-şe" bir anda dudağına yapışırsın. Sürekli anılar gözlerinin önüne gelmeye başlar. Her şey, her an gözünün önünden geçmeye başlar Dracoyu itersin. Draco bozulur "hey noldu?". Sen "b-ben hatırlıyorum". Draco gülümser ve bidaha öpmek için yaklaşır. Sen geri çekilirsin. Draco kırılmış ve üzgün bir ifadeyle "(ismin)?". Sen "Draco, biz kuzeniz". Draco "sikiyim kuzeni, bunun için çok uzun zamandır bekliyorum" der ve yeniden bizi öpmeye başlar. Geri çekilmeye çalışırsın ama saçını tutar ve seni daha çok kendine çeker. Sende karşılık verirsin. O an sanki büyülenmiş gibiydim. Omzumdan bir yük kalkmıştı. Anılarım gözümün önüne gelirken canımı acıtan bir an vardı. O kadar fazla anım silinmişti ki hepsi gözümün önünden geçmesine rağmen hepsini hatırlayamıyordum. Ama o anı canımı çok yakmıştı. O anı bulmam lazımdı. Belki Draco biliyordur? Ben bunları düşünürken Draco geri çekilip bana baktı. Draco "iyi misin?", sen "e-evet...sadece anılarım aklıma geldiğinden beri onları düşünmeden edemiyorum". Draco gülümsedi sanırım anıları düşünürken öpüşmeyi kesmiştim bu yüzden de onu istemediğimi sanmıştı. Dediklerimden sonra rahatlamıştı. Bana sıkıca sarıldı ve saçlarımı öptü. Draco beni öpmek için yeniden eğildi ve öpüşmeye devam ettik. Bir süre sonra kapı bir anda açıldı. 

Kara BüyüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin