ben senden hoşlanıyorum...

203 13 4
                                    

Uyandığımda saat 12:30'du. Aman tanrım ben nasıl bu kadar çok uyudum normalde saat 8:00'de uyanık olurdum.

Hemen kalkıp hazırlanmam lazım. Bu gün naomi ve matthew gelecek. İçimdeki ses her ne kadar daha uyumamı söylesede hızlı bir şekilde yataktan fırladım.

Banyoya gidip hızlıca duş aldım. Aldığım en hızlı duş buydu sanırım. Üstüme hızlıca birşeyler geçirdim. Boynumdaki morlukları kapatmak için pudra kullandım. Gözlerimin üstünden hızlıca bir eyeliner surdum. Normalde eyeliner sürmeyen biriyim ama Naomi nasıl olsa gelince bana zorla sürecekti...

Hızla toparlayıp dışarı çıktım. Naomi ve matt için pasta aldım. Tamda mattin sevdiği gibi çikolatalı....

Tekrar Otel odasına döndüm. Aslında onları otelde değil evimde karşılamak isterdim ama napıcaz elimden sadece bu geliyordu. Eğer justinin evinden gitmeseydim belki orda karşılamak çok güzel olurdu... ama o eve bir daha asla dönmem. bana sadece kötü anılar bıraktı o ev. Çünkü içinde olduğum her dk çürüdum. Selena ve justini o evde gördüğüm her dakika alev alev yandım. Justinin beni umursamaz tavırlarını gördüğüm her dakika öldüm ama her seferinde tekrar dirildim.

Tekrar çürüdum, tekrar yandım ve tekrar öldüm.

1 saat sonra;

Otel odasının her yerini iyice düzenledim. Naomi'ye otelin adresini mesaj attım 1 saat sonra geleceklerini söyledi. Yani birazdan burada olurlardı. Ve kapı çaldı.

Bunlar naomi ve matthew olmalı. Tüm yüz sırıtarak kapıyı açtım ve gördüğüm kişiyle aniden yüzüm bir anda düştü.

"Justin senin burda ne işin var?" Burada kaldığımı nerden öğrendi? Tabii yhaa matt. Çünkü olanların hiçbirinden haberi yoktu. Naomi'ye kimseye söylememesini söylemiştim çünkü. Onu da suçlamıyorum. Hem benim otelde kaldığımı görünce şüphelenebilirdi...

"Ben seni evine götürmeye geldim" hala evin diyor. Yüzüne bir tane patlatmamak için kendimi zor tuttum.

"Bak justin o eve bir daha dönünmücem"dedim net bir şekilde. Bu sefer gerçekten çok sinirlendi. Gözlerinden belliydi.

"Bu sana son söyleyişim Lessie. Ya kendi isteğiyle gelirsin yada beni kötü şeyler yapmak durumunda bırakırsın"

"Öyle mi justin bey. Sen bana daha kötü ne yapabilirsin? Sen bana yapacağın en büyük kötülüğü yaptın"diyerek lafı çaktım. Bi an sessizlik oldu sadece justinin sinirli bir şekilde aldıp verdiği nefesin sesini duyuyordum. Derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.

"Biliyorum Lessie sana çok kötü bir şey yaptım. Ama binlerce kez özür diledim. Artık ne yapayım? "

"Bana Özür dilemekten bahsetme. Hala karşıma geçmiş ben ne yapayım diyorsun. Sen ne yap Biliyormusun derhal burayı terket ve bir daha gözüme gözükme"

"Peki bunu sen istedin bayan Lessie"dedi fısıldarcasına.

Bir anda ayaklarımın yerden kesildiğini hissettim. Beni kucağına almıştı. Ne kadar tekmelesem boşuna hızlı adımlarla yürümeye devam etti.

"Justin sen napıyorsun? "

"Ben sani uyarmıştım" dedi sırıtarak.

Herkes bize bakıyordu. Buna rağmen justin onları hiç takmıyormuş gibi devam ediyordu bense utancımdan kızaran yanaklarıma engel olamadım. Justinin hoşuna gitmiş gibi sırıtıp duruyordu.

En sonunda lanet arabaya gelmiştik. Beni on koltuğa oturttuktan sonra kendisi şoför koltuğuna oturdu.

Giydiğim kısa şorta lanet ediyorum justin arabya bindiğimizden beri bacaklarımı kesiyordu. En sonunda dayanamayıp.

"Justin bacaklarıma bakmayı ne zaman keseceksin"dedim.

"O kısa şortu sana ben giy demedim Lessie"dedi

Lanet olsun yanaklarım yine kızarmıştı. Bundan nefret ediyorum... Justinin yine hoşuna gitmiş olacak ki sırıtıp duruyordu.

"Evde sana çok büyük süprizim var Lessie"dedi. Aman tanrım ne süprizi acaba...

"Ne süprizi justin" her ne kadar söylemeyeceğini bilsemde sordum.

"Adı üstünde süpriz less"

Ufff yha şimdi ben bunu çok merak ederim. O da bunu biliyordu. Neyki acaba....

En sonunda eve gelmiştik. Yani evine...

arabadan indip. Koşar adımlarla eve yürüdüm justin ise tam arkamdan geliyordu. Kapıyı açmak üzere iken kalbim çok hızlı atıyordu. Tam açacak iken bana döndü " eğer kapıyı açmamı istiyorsann"

" Evet ne yapmamı istiyorsun "

"Cok bir şey değil beni bi kere öpmeni sadece"

Gözlerim fal taşı gibi açıldı. Ne diyordu bu böyle.

Tereddüt etmeden "Hayır" dedim.

"Peki sen bilirsin o zaman"

"Justin lütfen çocuklaşmayı kes ve şu kapıyı aç"

"Beni bir kere öpmeden asla"

Dedi ve üzerime yürümeye başladı. Arkamda bir sertlik hissettiğimde duvara yaslandığımı anladım. Kaçacak yerim yoktu ve justin üstüme üstüme geliyordu. Sanırım bunu yapmak zorundaydım. Justin ile aramızda sadece milimetreler vardı. Ağzımın içinde konuşmaya başladı. "Lessie sanırım ben senden hoşlanıyorum " deyip dudaklarıma yapıştı. bana küçük ama anlamlı bir öpücük verdi.Ve kendisi yavaşca geri çekildi. Dudaklarını yaslayıp konuşmaya başladı

"Şimdi süpriz zamanı"

Justin'in öpücüğu ve söylediği o sözler yüzünden süprizi unuttum. Justin beni sevdiğini söyledi aman tanrım hala şoktayım. Ben bunları düşünürken justin kapıyı açtı.

Kapıyı açar açmaz ağzımdan bir çığlık çıktı aman tanrım.

Selammm arkadaşlar artık bu bölümden sonra sınır koyacağım. Ve çok süpriz gelişmeler olacak... Lütfen bol bol yorum yapın. Sizleri seviyorum :* ♥ ♡ ♥ ♡

Jessie.....

Çocukluk Aşkım Jiley (düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin