(La Dolce Vita)
ꜰᴏʀ ᴛʜᴀᴛ ɪᴛ'ꜱ ᴡᴏʀᴛʜ / ʙᴜꜰꜰᴀʟᴏ ꜱᴘʀɪɴɢꜰɪᴇʟᴅ
Oy ve yorum atan elleriniz dert görmesin~Mr. Turp
ⓢⓣⓐⓡⓚ
Tabii tek seven o değildi. Tony kaldırdığı kaşlarının altındaki koyu gözleri ile aynada oluşan yansımasına bakıyordu. Tıpkı kaplanın avını seyredişi gibi izliyordu. Uavaşça tüm detaylarda göz gezdirdi. Mavi gözlerin ardındaki yaşama merakla bakıyordu. Adeta kayboluyordu.
~•~
Elinin altındaki tüy yumağını andıran saçlara baktı Steve. Bu zamanlara ait, en külüstür denilecek televizyonda ekranın izin verdiği kadarıyla rastgele karşılarına çıkan filmi izlemeye çalışıyordu. Aşk filmlerinden oldu olası nefret etse de siyah beyaz hava bir farklılık katmıştı. Komedi dram, biraz da aşk barındıran “La Dolce Vita” filmi oldukça ilgisini çekmişti, geri döndüğü zaman yapacaklarının ilk başına bu filmi renkli hali ile izlemeyi yazdı. Gerçi siyah beyaz halindeki hazzı tadacak mıydı? Bilmiyordu.
Huzuru doruklarına kadar hissediyordu bu gece; Tony'nin fazla dayanamayıp uykuya yenik düşmesi, kulağına gelen böcek sesleri, ayın göle düşüp suyun üzerinde dans etmesi. Hepsi ayrı ayrı değerliydi. Fakat garibine giden şey çocuğun ona hissettirdikleriydi. Saçmaydı çünkü; kapalı gözlerinin ardında aldığı ağır nefeslerin hoşuna gitmesi.
Ayın ve gecenin harmanlaşıp, gürültüye dair tek bir şey dahi bulunmadığı bir akşam belki de duygularını çok ağır yaşıyordu.
Omzuna yaslı olan başı büyük bir özen göstererek koltuğa yatırdı. Adımlarını odasına çevirecekken tişörtünün eteklerine tutunan el az kalsın Tony'nin üzerine düşmesine neden olacaktı. Rahat bir nefes verdi ayakta kalmayı başarınca.
Tony'nin belli belirsiz oynattığı dudaklarına karşılık yavaşça başına doğru eğildi. Kulağını biraz daha ona yanaştırdığın da “Gitmeyin.” Diye mırıldandığını duydu.
Kaşlarını çatıp dinlemeye devam ettiğinde yanlış birşey yaptığını düşünmüyordu. “Bırakmayın beni,” dedi bu sefer. Sesindeki acı kalbine dokunuyordu sanki “Korkuyorum.” Mırıltıdan farksız değildi her bir kelimesi.
“Hey,” diye fısıldadı kulağına. “Ben burdayım. Bekliyorum, rahatça uyuyabilirsin.” Sesindeki yatıştırıcı ton Tony de güzel bir etki yaratırken biraz daha ileriye gitti. Elini ürkekçe saçlarına daldırdı. Tek isteği esmer gencin gördüğü her neyse bir kenara bırakıp rahatça uykusuna devam etmesiydi.
Ne kadar geçtiğini bilmediği bir süre sonra Tony'nin nefesleri bir düzene girmiş, sayıklamayı da bırakmıştı. Köşe de bulduğu ince pikeyi üzerine örtüp minik adımlarla odasına doğru çekildi. Buraya gelme amacını unutmaması gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Man From the Future // Stony
Fanficgelecekten gelen bir adam ve geçmişte yaşayan çocuğun tatlı, kısa hikayesi