İlk başta İllüzyonist numarası sanmıştı.
"Vay be!Harika numaraydı." falan dedim.
Sonra tekrar eski haline dönünce:"Gülmeyecek misin?" dedi.
"Hadi canım sende bunun tılsım olduğunu söylemeyeceksin ya..."dedim.
"Tılsımım gerçekten bu..."deyince işte o zaman kahkayı patlattım.
"Aa,ha ha,sanmıştım ki, pııııııp, a ha ha!.."
Yüzünün girdiği şekli görünce: "Tamam."dedim.
"Tamam sakın ağlama!"
Derken daha derin konulardan konuşmaya başladık, biraz ailesinden bahsetti.O henüz 2 yaşındayken ailesi kaybolmuş, bunun üzerine onu yaşlı dedesi büyütmüş.Dedesi ölünce devlet onu alıp yatılı bir okula göndermiş.Burada vampirlerle ilgili ortalıkta dolanan bilgilerden haberdar olarak araştırma yapmaya başlamış.Sonra gittiği okulu terk edip ailesini bulmak için bizim okullardan birine sığınmış.Nedenini bilmiyorum ama belki komik oluş ,belki de temiz sıradan bir çocuk oluşu hoşuma gitmişti.Daha önce hiç onun gibi bir arkadaşım olmamıştı.Elimi uzatıp:"Çak dostum, artık arkadaşız." dedi
Bunun üzerine yerde duran koyu yeşil renkteki sırt çantasını açıp içinden 2 tane soğuk sandviç çıkardı.Tam bir ısırık alıyordum ki kapının önüne dışarıdaki kayalara bir şey çarptı.Ve peşinden bir çığlık sesi koptu.
"Ah,Lanet olsun!"
Sanki bir kız çığlığı...
"Sen kal tosbağa!"deyip hemen kapıya koştum.Bir kaç basamak çıkıp boynumu dışarıya uzatarak baktım.2 eliyle kocaman,eski bir bavul taşıyan beyaz kanatlı bir kız gökyüzünde güçlükle kanat çırpıyordu.Bana doğru manevra yaparak üzerime doğru uçmaya başladı.Aslında durabilir sanmıştım,bir an için...
"Çekil önümden,Kaaaaçççç,Aaaaaaaa!
"Bammmm!"
Devamı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Kanatlı Vampir Büyük Felaket (2)
Mystery / ThrillerBu serinin 2.kitabından bakarak yazıyorum