Ateş Hattı

Bölüm 1 : Elma mı? Portakal mı?

[ Jesu ]

Tam son sorunun şıkkını dolduracakken zil çaldı ve tüm çalışmam yarıda kesildi. Sorudan kafamı kaldırdığımda bir anda hizmetlilerin işten çıkarıldığını o yüzden de kapıya benim bakmam gerektiğini hatırladım.Koşar adım aşağı inmek için hareketlendim.

Ve yine merdivenin her zaman takıldığım köşesine takılıp yere kapaklandım. 

'' Ağğğhhh! İşte bu acıttı.'' diyip kalktım.Neyse ki az basamak vardı da kafamı gözümü vurmadım. Kapıyı açtığımda karşımda yan komşumuz - babama yavşayan unni ya da boyundan büyük işlere kalkıştığı için ajumma ismini verdiğim meymenetsiz surat - belirdi.

'' Tatlıııım. Bak sana ellerimle kek yaptım'' İçeri daldı. ''Baban hala yok mu? ''

'' Ajumma babam evde yok hala'' 

'' Ajumma ?? Hah. Ne ajumması tatlım unni de bana '' Hoh? O zaman sen de babama yavşama diyesim gelse de susup gülümsedim. O da bunu fırsat bilip yanaklarımı asıldı.

'' Neyse sen kekini ye tamam mı Jesu'm benim '' diyip kapıya yürüdü bu sefer.

Tabi babam evde yok beni kim ne yapsın ??

''Tamam.'' 

'' Kapıyı güzel kitle gece tamam mı? Balkonları da açık bırakma ,tüpü filan güzel kapat.''

Sanki koskoca villa da tüp kullanıyorduk.

''Tamam ajumma tamam'' Kapıyı yüzüne çarptım. Bu sefer kapının arkasından tok topukluların sesiye birlikte 'Yaaah ben ajumma değilim' sesini duydum.

Umursamayıp mutfağa koştum. Buzdolabından sütü çıkarıp bardağa boşalttım;kekten de tabağa koyup bahçeye geçmek için mutfağın kapısını açtım.

Cidden bu kız ya da teyze -  aman her neyse işte - güzel kek yapıyor.Hem de en sevdiğimden limonlu...

Neyse hamağımıza uzanalım da süt - kek keyfi yapalım...

Kekimi homini gırtlak yiyip sütümü elime aldığımda evin önüne siyah bir araba yaklaştı. İçinden de geçen sefer babamla konuşurken gördüğüm ajussi çıktı.Eyvah yoksa beni mi almaya geldiler!!???

Bu sefer ters istikametinde bir tane daha siyah araba geldi  ve içinden çıkan ajussiyle geçen seferki ajussi tartışmaya başladılar. 

''Kız bizim boşuna uğraşmayın ilk bize borçlandı herif.''

'' Yaa ilk size borçlandı diye bize borçlanmadı mı sunbea? ''

Ben bu lafı duyduğumda içeriye fırlamak için öyle bir hamle yapmışım ki ajussilerin dikkatini kendi üzerime çekmeyi başarabilmişim. Zeki insanın hali bir başka oluyor tabi...

'' Yaa kız orda yakalayın!'' Tam mutfağın bahçeye çıkan kapısını kitlemek için hamle yapacaktım ki kocaman izbandut gibi adamlar benim çelimsiz kollarımla itelediğim kapıyı tek hamlede açıverdiler.Daha ne olduğunu anlamadan iki tane adam beni çekiştirmeye başladı,ayrıca ev adam dolmuştu. Aynı dramalarda iki oğlan tarafından çekiştirilen kız gibi bir o yana bir bu yana çekiştiriliyordum.

'' Yaa bırak kızı izbandut kılıklı!''

'' Asıl sen bırak be adam!'' 

''Yaaaa.'' diye çığrınıp iki adamın da elinden kurtuldum. Adam akıllı bir silkelenip '' Benden ne istiyosunuz?'' diye sordum.

Sanki bilmiyormuş gibi...

 Yine babamın borçlularıydı. Sanırım diğerlerinden kaçtığım gibi bunlardan kaçamayacaktım. 

'' Baban bize borçlu bilmiyor musun  küçük kız? '' Mutfaktaki elmalarla oynayan ajussi konuştu.

'' Asıl bize borçlu bilmiyor musun? '' Tabi portakalları soyup yiyen ajussi de boş durmayıp bana o yavşak gülüşlerden birini yolladı.

'' Babamın borcu babamın borcudur banane yahu. ''  

'' Yaaa saf kız seni kaçırıp fidye isteyeceğiz işte anlayamıyor musun koca kafa? '' Elinde bıçak olan yani portakallı bıçağı bana doğrulttu ve  kolumdan tuttuğu gibi evden dışarı sürükledi...

Ve evet şuan ev topuzum pizza desenli pijamalarımla evin uzağında bir yere doğru sürükleniyorum.

Yüce İsa !! Lütfen bu fazla drama izlediğim için gördüğüm bir kabus olsun lütfen. Aiisshh!!!! Baba ya beni öldürürlerse ne yapacağıım?

Kolumdan tutan ajussi beni ilk gelen arabaya bindirdi ve birden elmalarla oynayan ajussi de arabaya atladı.

'' Ya insene arabadan salak herif.''

'' Kız ikimizin .Başkan Kim,Başkan Lee ile karşı karşıya gelmeyi kabul etti.Bizim mekana sür.''

Elmalarla oynayan ajussi sözünü bitirir bitirmez diğer ajussinin telefonu çaldı.Sanki annesine tamam der gibi tamam diyip diyip kapattı telefonu.

'' Yaa ajussiler bırakın beni lütfeen. Ben mi kumar oynadım sizle? Babam oynamış nolur bırakıın. '' diyip çırpınmaya başladım. Ve tabi ne elmalı ajussi ne de portakallı ajussi beni tınlamadılar.

'' Başkan Kim'in mekanına sür. '' diyip son noktayı koydu portakallı ajussi.

Ben de tabii ortalarına sinip yaklaşık iki saat sonra babam parasız olduğu için organlarımın vücudumdan çıkarılarak mafyaya pazarlandığını hayal ederek susmaya devam ettim......

Yeni hikayemiz hayırlı olsun. Musmutlu okumalaar. :)

XOXO

FH