Medya: Elimde çikolatalı sütüm, düşünüyorum. Var bu çocukta bir şeyler. - Jungkook
(Jungkook'un odasındaki lavabo. Okurken bu bilgiye ihtiyacınız olacak :) gözünüzde daha iyi canlansın)
~Jungkook
Hiç tanımadığım birini nasıl evime aldığımı düşünüyor olabilirsiniz. İnanın ben de bilmiyorum. Yoongi'yi parkta gördüğümde yıllar sonra Yugen'i tekrar hissetmiştim. Beni kendine çekiyordu. Ona kapılıyor hayran oluyordum.
Eh, doğal olarak bana bu farkındalığı ve dinginliği yaşatan insanın hıçkıra hıçkıra ağlıyor oluşu hiç hoşuma gitmemişti. Sorununun ne olduğunu bilmiyordum ama ona yardımcı olmak istiyordum. Gülümsemesini istiyordum. Onu güldürmek...
Yanına oturdum ve kendim için aldığım çikolatalı sütlerden birini gülümseyerek ona uzattım. Fakat o elime sanki ilk defa çikolatalı süt görüyormuş gibi bakıyordu.
Onla iletişime geçmeye çalıştığımda susuyordu, utanıyordu, ona daha çok kapılmama sebep oluyordu. Nihayet benle iletişime geçmeye başladığında çekingen davranışlarının arkasındaki ürkek, kırılgan, yeri geldiğinde ise sert olabilecek ama en nihayetinde çocuk olan ruhunu görebiliyordum. O bana bunları anlatmamıştı ya da belli etmiyordu. Sadece saklanıyordu ama ben nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde onu tanıyordum.
O benim Yugen'imdi.
Yağmur bastırıp eve gitme vaktimiz geldiğinde onu tekrar görebilmek için evini öğrenmek istedim. Bu yüzden onu evine bırakmayı teklif ettim. Fakat o yalan olduğu belli bir bahaneyle beni geri çevirmişti. Benle arkadaş olmak istemediğini düşüncesine kapılmıştım. O böyle düşünmemden rahatsız olunca rahatlamıştım. Sadece eve gitmek istemediğini söylemişti. O zaman onu ağlatıp buraya getiren sorununun evde olduğunu anladım.
Anında onun o eve ayak basma düşüncesinden nefret etmiştim. Dışarıda bırakmak da istemiyordum. Bu yüzden evime getirdim.
Gül olayından beri tüm arkadaşlarımdan uzak duruyordum. Çocukluk arkadaşım Taehyung hariç kimseyi yanıma yakınlaştırmıyordum. Bu yüzden annem "bad boy" olmaya çalıştığım ve bu yüzden insanlara kötü davrandığım düşüncesine kapılmıştı. Ayrıca her gün odamın penceresinin yakınındaki ağaçtan gizlice gidiyor ve geç saatlere kadar eve gelmiyordum. Bu yüzden annem bana trip atıyordu. Bu nedenle uzun zaman sonra yanımda Taehyung dışında birini göründe mutlu olmuştu.
Yoongi'ye belki fazla yakın davranıyordum ama ona dokunmaktan kendimi alamıyordum. Biraz flört ediyor gibi duruyordum. Aslında ediyordum da fakat Yoongi anlıyor gibi gözükmüyordu, sadece utanıyordu ve bu benim işime geliyordu. Belki de erkeklerden hoşlanmıyordu. Bu yüzden onu elimden kaçırmak istemiyordum.
Defterimi gördüğünde ne yapacağımı bilememiştim. Çekiniyordum ama bir yandan da anlatmak istiyordum. Yoongi ise saf merakla yüzüme bakıyordu. Bu yüzden biraz utanarak da olsa ona her şeyi anlattım. Hiçbir şeyi yadırgamamıştı. Hatta hayran olmuş bir şekilde anlattıklarımı dinlerken çizimlerime bakıyordu. Samimi olduğunu anlamıştım bu yüzden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blue & Grey
FanfictionTAMAMLANDI ✔ "Mavi gül doğada var olması mümkün olmayan bir çiçekmiş." [yoonkook'minific] ©Rhosus ▪ 02.01.2021 | 30.01.2021