BOKUTO
Kuroo'nun dedikleri doğru muydu?
Yoksa bu benim hayal gücümün bir oyunu muydu?
Aşık olup olmadığımı anlayamıyordum, o sırada öyle dedim ama çok az bir süredir tanışıyoruz. Neyin doğru olup olmadığını anlamıyorum ama Akaashi'nin bende farklı duygular uyandırdığını anlayabilmiştim. Bu, yeniydi. Kimse için hissetmediğim bir duyguydu. Özeldi, Akaashi'ye özeldi.
Ben tabii bir yandan bunlarla kafamı doldurmuşken, Kuroo gevezelik yapıp duruyordu;
"Abi çifte buluşma falan yaparız, beraber çift geceleri yaparız, çok eğleniriz dimi lan."
Kuroo'ya bu söyledikleri yüzünden göz devirdim. Gene hayallere dalmıştı.
"İçeri gidiyorum, hayallere geçtiğine göre bitti konuşmamız."
İçeriye doğru giderken, Kuroo kolumu tutup beni durdu;
"Bir dakika ama ben daha bitirmedim."
"Pekala seni dinliyorum."
"Kenma ile biz işte bilirsin -yalnız bir gece gibi falan- öyle bir şeyler düşündük."
"Eeee, benim ne yapmamı istersin."
"Akaashi ile yalnız kalsan, s-sadece bu akşamlık."
Akaashi ile yalnız başıma bir gece geçirmek mi? Stresten gebereceğimi bile bile bana bunu sorması Kuroo'nun, doğrusu beni güldürmüştü.
"Çocukla sadece bakıştığımda bile geriliyorum, imkansız Kuroo. Gidin otelde falan kalın. Ben bunu yapamam."
"Otel mi?, fiyatların ne kadar olduğunun farkında değilsin herhalde. Benim için yap bunu lütfen, hem bu birbirinizi daha yakından tanımanız için çok güzel bir fırsat." dedi ve ayaklarıma kapanıp yalvarmaya başladı.
"Lütfen, lütfen, lütfen, lütfen..."
Bu durumda yapmam gereken Akaashi ile kalmaktı. Kuroo hep arkamdaydı benim, onun için yapmak zorundaydım. Haksızda sayılmazdı, Akaashi ile birbirimizi daha yakından tanıma fırsatımız olacaktı. Bu paha biçilemez bir fırsattı.
"Pekala, bir gecelik sadece."
Kuroo, hemen yerden kalkıp bana sarıldı. Onu böyle mutlu görmek beni de mutlu etmişti. Yakın arkadaşlarda bunun için vardı zaten. O mutlu olduğunda bende mutlu olurdum, hep böyleydik.
"Ben tamam dedim, peki ya Akaashi? ya o istemezse."
Kuroo kıkırdayarak devam etti; "Balkonda oturduğunuzda arada sizi de izledik kedicikle. 'Akaasi'nin uzun süredir bu kadar mutlu ve içten konuştuğunu görmedim' dedi. Anlayacağın bence o da senin gibi hissediyor, eminim ki bu teklifi geri çevirmez."
Bunu duymak, kalbimin daha da hızlı atmasına sebep olmuştu. Belki de o da benim gibi hissediyordur, o da bunun bir fırsat olduğunu düşünüyordur. Lütfen, lütfen öyle olsun. İçimde ki bu duygular, endişe, korku hepsi bir yana Akaashi ile beraber bir gece geçirmek, düşünmesi bile güzel...
AKAASHİ
"Kenma, ne diyorsun sen?"
Kenma'nın dediklerine inanamadım. Daha yüzüne bile bakmaya çekindiğim o çocukla koskoca bir geceyi nasıl geçirecektim.
"Akaashi bak, biliyorum alışkın değilsin böyle şeylere. Tüm değer verdiklerin seni terk edip gitti farkındayım, güven problemin var bunun da farkındayım ama bana güvendiğini de biliyorum. Her şeyden öte ben senin iyiliğini düşünürüm, kim olursa olsun önce sensin benim için. Eğer emin olmasam, senin üzüleceğini bile bile sana gelip bunu söyler miydim? Ben seni incitebilir miyim Akaashi?"
Bunları duymak beni paramparça ediyordu.
"Senin mutlu olman için elimden gelen her şeyi yaparım, yapacağım. O baykuşa benzeyen çocuk-"
"Hey onun bir ismi var, "Bokuto""
"Peki, Bokuto'nun seni üzeceğini düşünsem bugün sizi yan yana bile getirmezdim Akaashi."
İstiyordum, Bokuto'ya güvenmek istiyordum.
"B-ben, korkuyorum Kenma. Bu zalim dünya her şeyimi aldı benden ya onu da alırsa, o zaman iyice mahvolurum ben."
Akan gözyaşlarımı silip devam etti Kenma;
"Eğer öyle bir şey olursa yemin ederim ki, onu senden alanları affetmem. Ayrıca ben her zaman yanındayım. Bu akşam o baykuşa bir şans ver, tanımaya çalış, benim için yap bunu lütfen. Sana sonsuz güveniyorum ve unutma ben kim giderse gitsin buradayım."
Kenma'nın tüm bu söyledikleri bir kere daha şükretmeme sebep oldu. O olmasa hayata tutunamazdım, ayağa kalkamazdım, teşekkür ederim Kenma.
"Tamam, sen ne dersen o. Benim için en iyisini yaptığını biliyor ve sana güveniyorum. Teşekkür ederim." dedim ve Kenma'ya kocaman sarıldım.
Her ne olursa olsun bu sefer onu benden alamayacaklardı, bu sefer buna izin vermeyeceğim. Seninle bir gece geçirmek, bundan daha güzel ne olabilirdi ki?...
"Pekala biz bizim eve geçiyoruz. Dikkatli olun." dedi Kuroo
"Ha bu arada dolapta bira var isterseniz içersiniz, dikkatli olun. dedi ve gülümsedi sarışın çocuk.
"Görüşürüz, bizi merak etmeyin" dedi Bokuto.
İkisi beraber kapıdan çıkıp uzaklaştılar. Artık koca evde sadece ikisi kalmıştı. Bir süre sadece bakıştılar.
"B-ben o zaman şeyler biralar- onları getiriyorum."
"Bokuto."
"Efendim Akaashi?"
Akaashi yutkunup devam etti;
"Seni tanımak istiyorum Bokuto."
Bokuto, karşısında duran çocuğun düşen gözlüklerini eliyle düzeltti;
"Bende seni Akaashi, hem de çok istiyorum seni tanımak."
Akaashi kızaran yanaklarıyla güldü;
"Pekala baykuş bey, içeride sizi bekliyor olacağım o zaman."
"Sizi bekletmek istemem beyefendi, hemen geliyorum."
'Baykuş demek ha.' dedi Bokuto ve içeriye doğru yürümeye başladı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Midnight love |bokuaka|
किशोर उपन्यास-Geceyi niye bu kadar çok seviyorsun? -Çünkü bana seni hatırlatıyor...