Dürüst olmak gerekirse Peter, bu yılki Stark Industries gezisi için heyecanlıydı. Sadece okul saatlerinde kuleye gitmekle kalmayacak, aynı zamanda onlar oradayken Ned'e laboratuvarını gezdirebiliyordu - hala kendi laboratuarına sahip olduğuna inanamıyordu. Bay Stark'a Ned'i davet etmesini gerçekten istememişti çünkü Bay Stark'ın çocuklar hakkında ne hissettiğini biliyordu, ama okul SI'yı onlara bir tur yeri vermeye ikna etmişti, bu yüzden zaten orada olacaktı.
Sonra Bay Stark dairesine gitmiş, izin belgesi buzdolabına yapıştırılmış ve ona bela vaat eden sırıtışla dönmüştü. Peter büyük bir anlaşma yapmaması için Tony'ye yalvardı, ama yapacağız, Tony Stark. Tabii ki bundan büyük bir anlaşma yapacak.
Böylece Peter koltuğunda eğildi, kollarını sırt çantasının üzerinden geçti ve mutsuz bir şekilde yoldan geçen binalara baktı, otobüsün geri kalanıyla birlikte zıpladı.
"Sorun ne Parker? Staj konusunda yalan söylediğini öğreneceğinden korktun mu?" Flash, Ned'le birlikte oturduğu koltuktan alay etti.
"Kapa çeneni, Flash." Ned parladı ve Peter'a döndü.
"Her neyse, neden bu kadar üzgünsün. Sonunda bana laboratuvarını göstereceksin." Ned arkadaşına sırıttı. Haftalardır tek düşündüğü buydu.
"Lütfen, Penis Parker'ın bir laboratuvarı varmış gibi. Hepimiz stajın nasıl yapıldığını biliyoruz." Flash gözlerini devirdi.
"Neden bahsettiğini bilmiyorsun." Ned telaşlandı ama Peter elini uzattı.
"Sorun değil Ned." Başını salladı, "Bırak konuşsun."
Sonra otobüs durmak için çığlık attı ve yolculuk için hak kazanan otuz çocuk yola çıkıp lobiye girdi. Arka tarafa yakın, servis asansörünün yanında, gerçek Stark Endüstrisi stajyerlerinden biri olan Mandy durdu. Çocuklar için konum işaretçisi ve güvenlik geçişi işlevi gören kordon kimliklerini dağıttı. Peter'a vardığında sadece gülümsedi, "Hey, Peter. Tur için heyecanlı mısın?"
Ned'e bir kordon uzatırken Peter omuzlarını silkti.
"Bu çok havalı!" Ned, ışığın holografik yüzeyden sıçradığını izleyerek plastik kimliği ileri geri eğdi.
"Pekala, herkesin bir tane var mı?" Mandy kalabalığı taradı. "Güzel. Benim adım Mandy, bugün tur rehberinizim. Bu geçiş kartlarını kaybetmeyin. Sizi friday'ya misafir olarak işaretlerler ve onlar olmadan hiçbir kapıdan geçemezsiniz, hatta tuvalete gitmek."
"Kordonun yok aptal. Friday seni kilitleyecek." Flash, Peter'a çarptığında kıkırdadı.
Mandy şaşkınlıkla başını yana eğdi ve Flash'ın yorumunu cevapladı. "Peter'ın ihtiyacı yok."
Flash, Mandy'nin tekrar Peter'a dönmesi için friday hakkında konuşmaya başlamasını bekledi. "Huh. Seni tanıyormuş gibi yapması için ona ne kadar ödüyorsun?"
"yapmıyorum." Peter hayal kırıklığına uğrar.
Flash gözlerini devirdi. "Evet, doğru."
Mandy, ana asansörü kullanmadıkları için özür dileyerek onları servis asansörüne götürdü. Ana asansöre sığamayacak kadar büyüktüler, ancak esas olarak metaller ve makine parçaları gibi büyük nesneleri taşımak için kullanılan büyük servis asansörü hepsini taşır
"Düğmeye basabilir miyim?" Flash, Mandy'nin durduğu yere doğru ilerledi
Mandy kıkırdadı. "Düğme yok. Friday, lütfen bizi 4. seviyeye götürün."
"Elbette, Mandy."
Asansör yukarı hareket etmeye başladı ve sadece dört kat gittiği düşünülürse, kısa bir yolculuktu. Kapılar açıldığında, Mandy onları vitrin alanına götürdü. Vitrinlerde farklı nesnelerin veya özelliklerin raflarıydı.
