Kemal: Kızım kime diyoruz.
Fatma: Dokunma!
Turan:Durun!
Elini yüzümün önünde salladı ama ben hala cevabı bilmiyorum.
Gül: Bilmiyorum.
Faruk: Bir saattir soruyoruz ıyisin işte oyalama bizi tapuyu ver.
Turan: Kızla düzgün konuş.
Kemal: Niye? Çocuk bana öyle diyince bir şey demedin.
Turan: Sen kızla bir misin?
Gül: Evet, ne eksiğimiz var aynıyız. Oda insan bende insanım.
Fatma: Tartışılır.
Turan: Seni korudum
Gül: İhtiyacım yok.
Ismail: Feminist misin?
Turan: Aman be ne yaparsan yap.
Gül: Evet bir durum mu var feministim ne olacak.
Faruk: Bu kız gayet iyi.
Ismail: Iyi miyi benden uzak tutun.
Gül: San ki ben s-
Fatma: Bunu benim sana diyeceğim aklıma gelmezdi ama gül sakin ol.
Faruk:Tapuyu verir misin?
Gül: Hayır o benim, bizim. Biz aldık.
Fatma: Masaya koyacaksın, bakacağız.
Gül: Afedersiniz, veriyorum.
Karşılaştırdık.
Faruk: Bende sokağın son rakamı farklıydı. Baskıda yanlış yaptıklarını söylediler. Evin gerçek olup olmadığını kontrol ettiğim için pek umursamadım.
Ismail: Iyimiş ama ufak bir problemimiz var ev gerçek değil.
Faruk, Ismail'e dik dik baktı ve tekrar tapuların olduğu masaya baktı.
Faruk:Ismail bey, sizinde blok yanlış.
Ismail kâğıda baktı daha yeni haberi oluyordu, belliydi.
Ismail: Ne? Nasıl?
Faruk: Basbaya bak.
Ismail'in az önce gülen yüzü solmuş ve somurtuyordu.
Turan: Bana da caddenin bir harfini yanlış yazmışlar. Ben bana yamuk yapamazlar diye bakmadım.
Ismail: Niye başkan mısın, başbakan mı?
Turan: Ikisi de değil ama sen gıcıksın ve bu benim şimdimi bozuyor, ve eğer ben seni bozarsam canın acır.
Ismail: Hep bir tehtid, şiddet çözüm değildir.
Melisa: Daraldım.
Kemal: Senin gibinin burada ne işi var?
Melisa: Neden, ne gibiyim?
Kemal: Zengin yoksa sadece gibi mısın?
Melisa: Babam aklınca ceza veriyor.
Kemal: Duygu sömürüsü yap hemen tutar.
Melisa:Vay be ben bunu nasıl düşünemedim.
Kemal: Ben farkı
Melisa, Kemal'in kafasına vurdu.
Kemal: Niye herkes bana vuruyor?
Faruk: Durun, susun, yapmayın demekten sıkıldım.
Gül: Zeki çocuk seni, biz bilmiyorduk susturmayı zaten iyi yaptın.
Faruk: Önemli değil.
Melisa: Bende hepsinde bir yanlışlık var.
Faruk: Sen niye bakmadın?
Melisa: Babam verdi.
Kemal: Babana bile güvenmeyeceksin.
Melisa: Bak bu sefer öyle bir yere tekme atarım ki bir daha çocuğun olmaz.
Kemal: Imda-
Melisa: Sala bağırma, niye bağırıyorsun?
Kema Melis'a yaklaştı, duygulu, titrek ve kısık sesle "baba olmak istiyorum" dedi.
Melisa: Şey sen çok salaksın malesef ben seninle olamam.
Kemal: Sana bir teklifte bulunduğumu hatırlamıyorum.
Melisa bozuldu. Küçük çocuklar gibi ellerini birbirine bağladı.
Gül: Ay! Ölüyorum.
Faruk: Iyi misin?
Gül: S-A-N-A-N-E
Faruk: Iyisin.
Dik dik baktım.Bana bakarak.
Kemal: Bende mahalle yanlış.
Faruk: Harf mi? Sayı mı?
Kemal: Kompile
Melisa: Sen süzme salaksın.
Kemal: Ayıp oluyor ama babana şikayet edeceğim.
Melisa:Babamı karıştırma bak çocuğun-
Kemal: Tamam tamam.
Faruk:Sizde ne yanlış?
Bakıyordum ama bir yanlışlık bulamıyordum. Bir yanlışlık vardı ama tapuda mıydı? Ben neden buradayım?
Parasız ve evsiz ne yapacağım? Bu insanlar kim? Kafamda tonlarca soru ve ne yapacağını bilmeyen ben varım.
Ama koskoca ev yok. Ellerim masada tapulara dokunmak istemiyorum. Sanki tek başıma.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kayıp ev
Teen Fiction- Nasıl yok? Koskoca ev ayaklandı ve gitti mi? +Hepimiz dolandırdık.