-16-

186 5 1
                                    

*GÖRSELE KALBİMİ BIRAKTIM KJHGFCDXS*

Y/N'NİN BABASI: jimin seninle ufak bir konuşalım mı?

JİMİN: tabi ki babacım

odada ki josephine koltuğa oturduk

.

.

.

Y/N'NİN  BABASI: Jimin senin y/n ile evlenmeni istiyorum oğlum.

JİMİN: Daha çok erken değil mi ? bunun için.

Y/N'NİN BABASI: Biliyorum erken ama ben temenni olarak gidiyorum oğlum ve burada aklımın kalmasını istemiyorum o yüzden evlenmenizi istiyorum.

JİMİN: O zaman yapacak bir şey yok evleneceğiz benden yan sıkıntı yok(*kıkırdar*).

Y/N'NİN BABASI: O zaman yarın y/n'e evlenme teklifi et ben organizasyon yaptıracağım sana yer konum söylerim oğlum beni kırmadığın için sana minnettarım.(elini jimin'in omuzuna yavaşça vurur)

Jimin eve gider...


ERTESİ GÜN

Gözüme vuran ışık ile uyandım etrafıma bakındığım da odamdaydım dün ne olduğunu pek hatırlamıyorum çok içmiştim birden başımın zonklamasıyla kısık bir ses ile inledim. 

Yataktan kalkıp hemen sıcak bir duşa girdim. Yüzüm gözüm şişmişti üzerime siyah düz bir eşofman takımı giydim ve telefonumu elime aldım saat 09:17  idi ben bu saatte nasıl uyandım diye düşünürken aşağıya indim kendimi mutfağa atıp kahvaltı sofrası hazırlamaya başladım çok çeşit olan bir serpme kahvaltı sofrası insan başka ne ister ki...

Babam takırtıları duyacak olmuş ki kapıdan "ne bu ses"  diye bana bakışlar atıyordu.

"Baba kahvaltı hazırladım nasıl gözüküyor?"

"Annen olsa gözleri dolardı" dedi aşikar bir tavırla.

"Ah keşke olsaydı" yüzüm asılmıştı.

"Asma şu minnoş yüzünü" dedi ve lavaboya doğdu gitti.

Hemen kendimi yoonginin kaldığı odaya atıp yüzüne güneş vurması için perdeleri sonuna kadar açtım ve bir anne edası ile uyuduğu yorganı üstünden alıp kalkma vakti diye yırtınıyordum.

"Sus artık sus uyuyacağım ben"

"Kalk kalk kalk itiraz yok ısrar var kalk bakalım bey efendi bugün uzun bir gün seninle tonla işimiz var"

"Ne işi bu sabah sabah bakayım" dedi ve beni elimden tutup yatağa çekti ve en zayıf yanımdan vurdu beni öyle hain gülüşlerle beni gıdıklıyordu.

"Bırak beni diye bağırıyordum gülerken" evet gülme krizine girmiştim.

Babam biden odaya girdi ve beni gülerken yakaladı ama yoongi yataktan kalkmış ayakta ellerini kaldırarak "ben bir şey yapmadım" dercesine babama bakıyordu bense hala kahkaha atıyordum.

Babam odadan bir şey demeden çıktı.

"Kalk küçük koala benim yatağımdan"

"Allah Allah nerden senin yatağın oluyormuş"

"Demek öyle değip bana doğru gelmeye başladı"

"Sen kazandın" diye bağırarak yataktan bir hışımda kalkıp içeriye kaçtım yoksa orda beni gülmekten öldüre bilrdi.

Babam yemeğe başlamış bizi umursamadan kahvaltısını yapıyordu.

"Ee bu bizden önce başlamış" diyen bir yoongi yanımdan geçip masanın yanına gitti.

"Yok inanmıyorum!" 

"Ne oldu be?"

"Bu sofrayı ben hazırladım deme yalancı olursun" dedi.

"O zaman büyük bir yalancıyım deyip sandalyeyi çekerek masaya oturdum.

"Ne ara yaptın küçük kuala?"

"Eh oldu biraz kkkk"

Babam "tamam yeter yiyin artık" dercesine bir bakış attı bize ve bizde yemek yemeye başladık.

Kahvaltıyı yaptıktan sonra yoongi ile masayı topladık bir yandan da muhabbet ediyorduk.

"Hatırlıyor musun"

"Neyi" dedim meraklı bir şekilde.

"Yoon-su yu?" dedi üzgün bir sesle 

"Ay hatırlatma bana o şeytanı" itici bir şekilde

"Hem sen onu unutmamış mıydın" dedim devam ettirerek

Yoon-su onun eski sevgilisiydi ben hiç sevmezdim ama yoongi neredeyse onu tüm hayatı yapmıştı sonra yoon-su ve ailesi başka ülkeye taşındıkları için ayrılmak zorunda kaldılar ama baya olmuştu 1 seneyi aşkın bir süre...

"Ah unuttum tabi ki ama hala bazen aklıma geliyor" dedi 

"Ay sen onu boş ver şimdi yemişim onu jimini sevdin mi?" 

"Evet sevdim çok iyi ve gayet yakışıklı bir çocuk" 

"Sana nasıl baktıysa bu da bir muamma" dedi devam ettirerek.

"Sen beni küçümsüyor musun" dedim aşikar bir ses tonuyla

"Ne haddime küçük kuala" dedi bana  

Pis pis bir kaçamak bakış attım  yoongi ye doğru.

Birden kahkahalara boğuldu.

"Küçük kuala hanım efendi ne olur bana pis pis bakmayın içim acıyor" diye  söylendi ve mutfaktan fırlayıp kaçtı

"Buraya gel!" bağırmıştım evin için de.

"He geleyim de kulaklarım paslansın dimi" diye o da bağırmıştı.

Hemen elimde ki elbezini bırakıp mutfaktan çıktım.

"Neredesin çık ortaya" dedim 

O kadar çakalım ki ayağım takılmış gibi yapıp sertçe kendimi yere atmıştım ama cidden düştüğümde canım acımıştı hemen yanıma fırladı.

"Bir şeyin var mı?"

Büyük bir kahkaha patlaması çıktı ağızımdan

"Şimdi elime düştün" dedim sinsi bir sesle 

"Ya ama bu haksızlık" diye kıvrandı.

Bu benim umurumda gibimi gözüküyordu ona hemen tikini ellemeye başladım öyle bir gülüyordu ki sanki bomba atmışsınız içeri

"Sessiz olun şurada iş yapıyoruz!" diye bağırın dı babam.

"Baba bağırın dı bana geri çekilmek düşer" diye söylendim. O sırada kapı çaldı ve yoongi açmak için ayaklandı...





YB GELDİ ARKADAŞLAR UZUN SÜRELİ BEKLENTİ İÇİN 미안해 😁😊😘

.

.

.

Bad girl X Bad boy (PARK JİMİN)✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin