Lauren'in Bakış Açısı:
Eve döndüğümüzde, prensesimi ortak odamıza taşıdım ve benimki ile birlikte mayosundan çıkmasına yardım ettim, sonra ikimiz için banyo yaptım.
"Anne ..." Camila arkamdan kucaklayarak sızlandı.
"Küçük olan nedir?"
Sadece soruma tam olarak cevap vermeyen bir sızlanma sesi çıkardı.
"Bana güzel demezsen sana yardım edebilirim."
Tekrar sızlandı ve ben iç geçirdim. Suyu durdurdum ve içine banyo bombası attım. Sonra bebeğimi küvete kaldırdım ve arkasından içeri girdim.
Saçını ıslatarak "Belki banyo telaşlı kızımı sakinleştirir" dedim. Bana yaslanıp derin bir iç çekti.
"İşte gidiyoruz ... güzel ve sakin." Saçlarını yıkamaya başladım.
İkimiz de temiz olduktan sonra, küvetten çıktık ve giyindiğim odama döndük.
Ve bebeğimi bir kez giydirdiğimde, onu da giydirdim.
"Anne! Rainbow Dash!" Mutlu bir şekilde haykırdı.
"Anlıyorum bebeğim, tıpkı ona benziyorsun! Neden aşağı inip biraz yemek yemiyoruz?" Onun elini tutarak dedim. Mutlu bir şekilde başını salladı ve merdivenlerden aşağı inerken yanıma atladı.
Mutfağa vardığımızda, herkesin teslim ettiğim pizzayı çoktan kazmaya başladığını gördüm.
"Bizim için hiç biriktirdin mi?" Diye sordum.
"Evet, buradayım," dedi Dinah bize bir kutu dolma peynirli ve biberli pizza kaydırarak.
"Nefis Anne!" Camila, bir dilim çıkararak, dedi. Ben de bir dilim aldım, aç olmadığım için sadece bir dilim yedim, Camila kutunun yarısını yedi.
"Tamam aşkım, bu kadar yeter" dedim altıncı diliminden sonra kutuyu kapattım.
"Ama anne!" Bir ağız dolusu pizza ile ağladı, sosu yüzüne döküldü. Çabucak nemli bir havluyu aldım ve mızmızlanıp kıvranırken yüzünü sildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patronun Prensesi
Teen FictionBir mafya lideri, iş kadını ve saygın bir Anne Domme olan Lauren Jauregui, kimseye karşı yumuşak davranacak biri değildi. İnsanlar ondan korkuyordu. Ona saygı duydu. Ama bir gece Camila adında küçük bir kız gelir. Lauren'ın kalbini yumuşatıp ona yen...