Patronun Prensesi

17.Bölüm

Lauren'in Bakış Açısı:

"Tatil mi?" Bebeğim göğsüme mırıldandı. "Benden?"

"Hayır, hayır, hayır tatlım, senden asla tatile ihtiyacım olmayacak." Dedim. "Anne işten tatil istiyor." Başını salladı ve bana sarıldı. Yavaş nefes aldığını hissedebiliyordum ve en azından yarı uykuda olduğunu biliyordum.

"Birkaç haftalığına İtalya'daki evinize gitmeye ne dersiniz?" Ally fısıldayarak önerdi. "Artı, Luke nerede olduğunu bilmeyecek."

Bir fikir var ... Eminim Camz oraya bayılır. Arlos'un restoranından hoşlanıyor gibiydi, onun heyecanını sadece İtalya'da hayal edebiliyorum.

"Peki ya siz çocuklar? Bununla başa çıkmak için hepinizi burada bırakamam." Dedim.

"Sanırım hepimiz bir tatil kullanabiliriz. Personelinize birkaç hafta izin verebilir ve hepimiz birkaç hafta izin alabiliriz. Luke ve Kenton ile başa çıkmak için iyi bir plan yapıp ve eve dönelim."

"Siz ufaklıklar olmasaydı ne yapardım." "Kulağa harika geliyor, bu gece her şeyi halledelim ve yarın sabah ayrılalım" diye gülümsedim. Kalk dedim.

"Camila, burada söylemeni ve Ally teyzeni dinlemeni istiyorum," dedim sertçe. Gerildi ve ayağa kalktı. "Ama ... seninle gelmek istiyorum." Dedi. "Camila, seni aşağıda istemiyorum. Küçük kızım için çok tehlikeli ve korkutucu." Kulağının arkasına dağınık bir saç iterek dedim.

"Lolo, lütfen?" Yalvardı. "Yardım etmek istiyorum."

"Camila yok. Ve bu son. Burada güvenli olduğun yerde kalacaksın. Anladın mı?"

"İnce." Tutumla kollarını kavuşturup arkasını döndüğünü söyledi. Onun poposuna hızlı bir şekilde vurdum.

"Ve tavrı bırak," dedim bir kaşını kaldırarak. "Evet, Lolo." İtaatkar bir şekilde söyledi.

"Güzel. Şimdi git oyna." Başını öpüp bodruma inerek dedim.

"Bak, beni kızdırmak istemiyorsun ..." Dinah, Luke'un etrafında dolaşırken dedi. "Sadece bize nerede olduğunu söyleyin ve her şey bitebilir."

Luke sessiz kaldı, orada asılı kaldı.

Ona doğru yürüdüm ve cebimden bıçağımı çıkardım.

"Yapmanı öneririm Luke. Çünkü on parmağın hepsini doğru tutmak istediğinden oldukça eminim?" Diye sordum, elini alıp bıçağın ucunu işaret parmağının parmak eklemine bastırarak.

"Lütfen yapma ..." dedi zayıf bir şekilde, kırılmak üzere, söyleyebilirim.

"Sadece bana nerede olduğunu söyle, her şey bitebilir," dedim bıçağı parmağı boyunca sürükleyerek açarak.

"Tamam tamam! Onun yeri Cherryville'deki eski köhne ekmek fabrikası!" O kabul etti. "Lütfen bırak gideyim!"

"Bilgi dostum için teşekkürler, ama henüz bitirmedim. Sorularımı cevaplamaya devam et, yakında çıkacaksın." Bıçağımı çekerek dedim.

"Peki Camila ... ona ne oldu? Biliyor musun?" Diye sordum.

"Belgeleri onun biraz bakıcı aradığını söylüyordu, ailesi on altı yaşındayken onu evden attı. Köle evine girdi ve Kenton ondan hoşlandı, bu yüzden onu kişisel bir oyuncak gibi sakladı. "

"Ona hiç dokundun mu? Dün gece kızlarını paylaşmaktan hoşlandığından bahsetmiştin."

"Ben uhhh-"

"BANA CEVAP VER."

"Evet! Evet! İyi mi yaptım?"

"Camila protesto etti mi?"