Sabah gözlerindeki ağrıyla uyandı Filiz. Dün gece yine durmadan ağlamıştı. Yataktan kalkıp banyoya gitti. Elini yüzünü yıkadı. Sofrayı kurmaya gitmeden Mehmedi uyandırmalıydı . Kayınbabası sabırsız bir adamdı. Huzursuzluk çıkmasın diye yanaştı kocasına. Koluna dokundu.
" Mehmet!!Uyan.."
Mehmet oflayıp pufladı. Diğer yanına döndü. Filiz dişlerini sıktı. Tekrar seslendi.
" Kahvaltıya kadar bir duş alıp kendine gel. Babam.."
Bir hışım kalktı yataktan Mehmet. " Sabah sabah vır vır. Bir sus be kadın "
diyerek girdi banyoya.Filiz ellerini yumruk yapıp dudağını dişledi. Başını iki yana sallayıp çıktı odadan.
Mehmet ılık duşun altında bekledi bir süre. Elini fayans zemine çarptı öfkeyle. O da isterdi mutlu bir evliligi olsun.
Sevdalandığı kız karşısına geçmiş evlenelim demişti üç yıl önce . Mehmetin rüyası gerçek olmuştu . Abisinin de rızasını aldı ondan önce evlendi. Bir yıl nişanlı kaldılar. Iyice tanıdılar birbirlerini. Tanıdıkça daha çok sevdi Filizi. Düğünleri oldu vuslata erdiler. Bir hafta sürdü Mehmetin mutluluğu.
En samimi dostu evlerine geldi. Mutfakta karısına söylediklerini duydu kardeş bildiği adamın.
" Sen beni seviyordun Filiz. Sırf inat olsun diye , canımı yakmak için evlendin Mehmetle. Yaktın da canımı. Arkadaşın Cemre aklımı çeldi. Ben seni seviyordum. Sen benim hatamın üstüne daha büyük hata yaptın evlendin. "Sonra büyük bir kıyamet koptu evde. Filiz yalvardı Mehmete dinle diye. "Önceleri amacım öyle olsa da sonradan sevdim seni" dedi. "Onu sevdim sanmışım gözlerim kör olmuş. Seni tanıyınca anladım sevdayı "dedi. "Anlatmak istedim benden uzaklaşmandan korktum" dedi. Filiz çok şey dedi.
Ama Mehmet köprüleri yaktı yıktı. Bir ince ip tuttu onları bir arada. Bir daha karısına dokunmadı. Aynı yatakta iki yabancı oldular. O ip kızları doğunca birazcık kuvvetlendi. Hiç değilse bir iki kelam eder oldular. Ama Mehmet gitti yerine başka bir adam geldi. Filiz hep yaşadı pişmanlığı. Kocasına katlanması da hep bundandı.
Mehmet bunları düşündükçe dahada çok vurdu fayansa. Dün bir de kızımı alıp giderim demişti ya. O Mehmedi daha da öfkelendirdi. Sevdasına yandığı yetmez gibi bir de evlat hasretiyle kavuracaktı ciğerini öyle mi ?
Alnını duvara yasladı. " Olmaz.. Öyle kolay değil o iş Filiz hanım.. " dedi dişlerinin arasından. Kendi gitmek isterse tutamazdı . Ama gitmesini de istemiyordu. İlla gidecekse de kızını veremezdi.
Havlusuna sarılıp çıktı banyodan. Filiz ürkek bakışlarla hazırladığı kıyafetleri uzattı kocasına. Mehmet karısına bakmadan çekti kiyafetleri. Havluyu çıkarıp giyindi.
Filiz bir daha yapmam dese de hep yaptığı gibi gururunu bir kenara atıp yanaştı Mehmete.Omzuna dokundu.
" Yetmedi mi bu azap. Ne olur affet artık " Gözleri dolu dolu bakan karısına bakamadı genç adam. Başka tarafa döndü.
Kocasından yine cevap alamayınca gözyaşları aktı birbir gözlerinden Filizin. Eliyle sildi akan damlaları. Burnunu çekip dikleştirdi başını.
" Tamam o zaman. Ben kararımı verdim.. Eğer bir şansımız yoksa boşa beni. Bitsin bu ızdırap. Kızımla..."
Mehmet öfkeyle yürüyüp kolunu tuttu karısının.
" Orda duracaksın Filiz hanım. Gitmek istiyorsan kapı orda. Ama kızım benim yanımda büyüyecek "
Sonra alayla gülümsedi.