Nefret Evliliği / Yeni Başlangıçlar -tamamlandı -

🌟Emily🌟

~Adrian'dan~

Geceleyin bir bara gitim Nino ille. ha siz ninoyu biliyorsunuz değil mi? nino benim çocukluk arkadaşım. 5 yaşından beri o yüzden iyi anlaşırız, bakın göstereyim.

"Pişt olum, kaldır kafanı o telefondan. Etraf kız kaynıyor."

"Olum, ne yapayım ben kızı ya bırak beni, sal beni abi ya."

"Salmam"

"Ya sen işine baksana, hani Etraf kız kaynıyor ya."

"Ne imalıya imalıya söylüyorsun ya? tamam, kaldırma kafanı lan, göm kafanı, içine gir içine."
Dedim ve, kafasına bir tane vurdum.

"Ulan seni var. ya rezil ederim anladın mı?! bunun içinde neleer neeler var."
Dedi ve telefonunu saladı.

"En fazla ne olabilir ki?"

"Erenliğin var mesela. Daha doğrusu sivilce bonbası olduğun haler var."

"Lan, onları yayarsan var ya-"

"Ne yaparsın?"

"Onlardan bendede var."

"Ben senin kadar ünlü değilim, yani sorun olmaz"

Dedi ve telefonda bir şeyler yaptı, sonra da telefonu bana gösterdi.

"Bak dostum, gerçi sana ne kadar dost denirse. Ben kendimi paylaştım bile."

"Ulan, ben sana ne zaman yamuk yaptım lan?!"

"Her zaman."

"Aman aman, göm kafanı yeterki beni rahat bırak."

Ne iyi anlaşma ama, öyle değil mı?

~Marinette'den~

Bu gün babam hiç eve gelmedi, akşam gelip,  kapıda sızıcak  ben de onu kaldırıp yatağına koyucam kesin. Ben bunları düşünürken kapı çaldı, şimdi iyi insan lafın üstüne gelir diyeceğim, ama iyi insanda değil!
Hemen üstüme hırkamı giydim ve kapıya doğru gittim. Bu gün daha erken gelmişti, "hayırdır" dedim içimden ve kapıyı açtım.

"Gene içtin değil mi baba?"
Dediğim anda şok geçirdim,  babamın yanında sarı saçlı, yeşil gözlü çok güzel bir kadın vardı, ve babam ayıktı yani içmemiş.

"N-ne içmesi?! ben içip içip kızını döven babalardan mıyım?"

"D-değilsin baba"

"Merhaba, sen Marinette olmalısın. Seninle bir şey konuşmak için geldik yani geldim"

"Baba, misafirin olduğunu söyleseydin bir şeyler hazırladım."

"Yok, gerek yok Marinette kızım"

"Peki"

Dedim ve içeri davet ettim, gerçi çok korkuyordum küçük bir hata yapsam babam beni yine döverdi. O yüzden çok dikkatli olmam gerek. Adını bilmediğim güzel kadı, İçeriye geçtti.

"Şey, ben sizi tanımıyorum da acaba adınız ne? "

"Emily"

"Peki ne konuşmay g-geldinız"

Aslında konuyu biliyorum, evlenme kunusu istemiyorum ama, çünkü ya o kişi beni babamdan daha çok döverse, ya o adamın elinde ölürsem. Gerçi en iyisi ölmek, o zaman annemin yanına gitmiş oluyorum.

"Ben, yakın zaman da vefat eeceğim... bunu biliyorum... o yüzden, Ortancı oğlumu senin gibi güzel ve akılı biri ile evlenmesini çok isterim. Eğer sen de istersen tabiki"

Rededemem, çünkü o zaman babam beni daha çok döver ve en azında babamın elnden değil başka birinin elinden ölmek daha iyi olur, değil mi? Babamın kabul etmesen seni öldürürüm bakışı atığında çok korktum ve dudaklarımı araladım.

"Size yardım etmek, beni çok mutlu eder bayan Emily"

"Sadece Emily, ve çok teşekür ederim beni çok mutlu ettin"

Merhaba! Nasılsınız? Bölüm nasıldı? Beğendiyseniz oy veren bilirmisiniz? Okuduğunuz için teşekkürler! Seviliyorsunuz ♥♥♥♥