Minhyuk erkenden uyanmıştı. Kihyun'a bakmıştı. Kihyun uykusunda acısından dolayı inleyip "acıyor" diye mırıldanıyordu. Minhyuk Kihyun'un kulağına fısıldamıştı.
Minhyuk: Yorgun olmasam daha sert olurdum bebeğim. Vücudun tam benlik.
Kihyun tabiki Minhyuk'u duymamıştı. Minhyuk elini birazcık Kihyun'un vücudunda dolaştırıp evden çıkmış işe gidiyordu. Wonho yeni uyanmıştı ve temiz hava almak için pencereyi açmıştı. Güneşin ışınları ve hafifçe esen rüzgar Wonho'nun pencereyi açmasıyla birlikte yüzüne gelmişti. Biraz sokağı gözetlemişti Wonho. Bir süre sonra Minhyuk'u görmüştü. Hemen Shownu'yu araması gerekiyordu.
Wonho: Shownu! Minhyuk evden çıktı. Onu takip edeyim mi?
Shownu: Sanada günaydın. Erkencisin. Her neyse. Minhyuk bu saatte kalktıysa kesin bir yere gidiyordur. Takip et ve Mia ile buluşursa video al. Benim bugün planlarım var.
Wonho: Ne gibi planların var?
Shownu: Aslında yardım etsen iyi olur. Kihyun ile yakın arkadaşsın değil mi? Nasıl olduğunu dün neler yaptığını ve bugün neler yapacağını sorabilir misin?
Wonho: Sen iste yeter.
Shownu: Teşekkür ederim Wonho'm
Wonho: Teşekküre gerek yok. Sevgilimle aramı sen yaptın. Şimdi sıra bende.
Telefonları kapatmışlardı. Wonho Minhyuk'u izlemeye başlamıştı. Ama Minhyuk bu sefer gerçekten iş yerine gitmişti. Şaşırmıştı. Tekrardan evine gitmişti. Apartmanın önüne gelmişti.
Kihyun: Ah Wonho Hyung. Selam
Wonho: Selam Kihyun. Nasılsın?
Kihyun: Hem iyi hem kötü
Wonho: Neden kötüsün? Dün bir şey mi oldu?
Kihyun: Aslında evet... Minhyuk biraz oynaştı. Ama canımı çok yaktı. Canım çok acıyor
Wonho: Kıyamam. Ağrıyan yerlerine krem falan sür. Buz koy
Kihyun: Tavsiyelerin için teşekkür ederim Hyung. En iyisi bugün evde kalayım
Wonho: Yardıma ihtiyacın olursa beni çağırabilirsin
Selamlaştıktan sonra Wonho evine girmiş, Kihyun da bakkala gitmişti. Aslında bugün Shownu'nun izin günüydü. O yüzden iş yerine gitmeyecekti. Planını yapmak için Wonho'dan haber bekliyordu. Kısa bir süre sonra Wonho mesaj atmıştı
Shownu Kankam
Shownu
Efendim
Kihyun ile Minhyuk dün biraz
elleşmişler ama Minhyuk çok
sert davranmış. Kihyun canım
acıyor diyordu. Bugün de müthiş
fikirlerim sayesinde evde olacakTeşekkür ederim Wonho. Ve o Minhyuk'un ağzına sıçacağım.
Herneyse, haber verdiğin için
çok çok teşekkür ederimShownu Kihyun evde olacak diye sevinmişti. Bir yandan da onun canı acıyor diye. Bir süre onu düşündükten sonra kalkmış ve üstünü giymişti. Deri pantolon ve mor tişört giymişti. Saçlarını taramıştı. Bugün Kihyun'la konuşmak istiyordu. Evinin yakınındaki bir çiçekçiden Kihyun'un sevebileceği bir buket çiçek almıştı. Markete gitmiş ve çikolata almıştı. Onun kapısına gitmişti ve "tık tık tık"!
Kihyun: Kim O?
Shownu: Benim Ki- Bay Yoo, Shownu
Kihyun: Aa, hoş geldin. Bu elindekiler de ney?
Shownu: Size, be- Bay Lee gönderdi
Kihyun: Neden stres oldun?
Shownu: Eee şey, çünkü az kalsın Bay Lee yerine başkası gönderdi diyecektim ehehe. Buyrun
Kihyun: Teşekkür ederim! Çok güzel çiçekler göndermiş sevgilim.
Shownu: Ah bu da size benden çikolata. Bay Lee sevdiğinizi söylemişti
Kihyun: Çok teşekkür ederim. Buyur içeri gel işin yoksa. Bir kahve yapıp aldığın çikolatayı yiyelim
Shownu: Teklifinizi kaçırmak istemem. O yüzden kabul ediyorum
Kihyun: Sizli bizli konuşmaya gerek yok rahat olabilirsin. Bu arada ç-çok yakışıklı olmuşsun
Shownu: Teşekkür ederim. Siz- Sende çok tatlısın
Kihyun: Bakma öyle pat diye söylerssn tabiki kızarırım
Kahkaha atıp içeri geçmişlerdi. Onların evi gerçekten güzeldi. Shownu lavaboya gidip ellerini ve yüzünü yıkamıştı. Kihyun da o gelene kadar sakin olmaya çalışıyordu. Shownu, Minhyuk'dan sonra gördüğü en yakışıklı adam olabilirdi. Bir süre sonra kendisini sakinleştirmişti. Shownu aşağıya indiğinde ona ve kendisine birer kahve yapmış, yanına çikolata koyarak getirmişti.
Shownu: Eline sağlık Kihyun-ah
Kihyun: Afiyet olsun
Bugünlük bu kadardı. Nasıl buldunuz? Shownu Kihyun'a çiçek alıyor ama kendisinin aldığını söylemekten çekiniyor. Minhyuk'un aldığını söylüyor. Kurgunun en önemli yeri burasıydı