Bugün,telaşlıydım.Küçük oğlumun doğum günüydü.Her şeyin istediği gibi olmasını çok istiyordum.Bill,bugün gece yarısına kadar çalışmayacağına dair söz vermişti ve sözünü tutacağına inanıyordum.Arka bahçemiz,kutlama için gayet uygundu.Organizasyon şirketi zaten her şeyi halletmişti.Seçtiğimiz tema,süper kahramanlardı.Sanırım,Leonardo en çok dev,yemyeşil Hulk figürlü pastasına bayılacaktı.Irina'nın kızı Odeya ve Cassandra'nın oğlu Theodor ile birlikte oynayan çocuklarımı izlerken ayakta dikiliyordum.Bill,sanırım birazdan burada olurdu.Uçuk mavi,vücudumu saran bir elbise ve yüksek topuklular giyiyordum.Bill'in ailesinden bahsetmeme gerek bile yoktu sanırım.Onlar her zaman şık görünürlerdi.
Annesi,My Sonya,bahçedeki oturma grubundaki kanepelerden birinde otururken,en köşede,kocasının yanındaydı.Asla dillerinden anlayamıyordum ; iş konuşuyorlardı.Irina ve Cassandra,dik ve nazik oturuşlarıyla,çocuklarını takip ediyorlardı.Bense,aptal gibi dikilmek yerine bir yere oturdum.
" Parti,harika görünüyor Amber.Küçük,şimdiden çok mutlu görünüyor. " Irina'ya göz ucuyla bakarken ufak bir gülümseme takındım.Bana göre her kelimesinden sahtelik akıyordu,kocasıyla Bill'i yarıştırdığından emindim.Bu farkında olduğum en aptalca şey ; iki kardeşin birbiriyle rekabet etmesini arzulamak.
" Teşekkür ederiz,Irina. " Kızıl saçlarını,geriye doğru atarken bana en sahtesinden bir gülümseme gönderdi ve koşuşturan kızı,Odeya'ya seslendi.
" Odeya,tatlım ; lütfen,koşma.Hasta olacaksın ve baban bana kızacak,Tanrı aşkına,kızım.Ben kimimle konuşuyorum ?! " Homurdanarak,bir anda ayağa kalktı ve Odeya'ya yöneldi.Cassandra,aramızda en az konuşandı.Genelde düşünceli gözlerle dalar ve susardı.Son zamanlarda bir çeşit bunalımda gibiydi.
" Sen iyi misin ? " dedim,ufak bir gülümsemeyle ona bakarken.Hafifce irkilerek bana döndü ve başını sallamakla yetindi.
" Evet.Sadece uyuyamadım. "
" Ah,bir sebebi var mı ? "
" Hiç ... Genel. " Yeniden gözlerini aynı noktaya dikerken,omuz silkti.Tamam ... Bu garip insanlarla dialoga girmeye çalışarak sanırım boşa kürek çekiyordum.Kişisel yardımcımız,Bet ; içeçek ve içki servisi yaparken My Sonya'ya doğru tepsiyi uzatarak hafifçe eğildi.
" Teşekkürler,canım. " My Sonya,Prada marka güneş gözlüklerinin ardından kibarca gülümseyerek kokteyl'ini aldı ve nazikçe yudumladı.Irina,çekiştirerek Odeya'yı buraya getirdi ve onu kanepeye oturtup,kendide aniden oturdu.
" Buradan kalkmak yok,duydun mu beni ? Al,limonata iç. " Odeya,ona üzgün ve öfkeli mavi gözlerle bakarken,Irina bardağı onun eline tutuşturdu.
" Bak,ne kadar da güzel görünüyor.Küçük,pembe bir şemsiye bile koymuşlar " diyerek kızının gönlünü almaya çalıştı.Odeya,ise bir kolunu kendine dolayarak omuz silkti.
" Tatlım,gerçek hanımefendiler surat asmazlar.Daima gülümserler " dedi,My Sonya ona kocaman bir gülümseme ile bakarken.Odeya,yeniden omuz silkti ve huysuz bir tavırla mırıldandı.
" Her zaman gülümsemek zorunda değilim,Büyükanne.Ben pizza değilim,herkesi mutlu edemem. "
Gülmemek için dudağımı ısırdım ve gözlerimi yere indirdim.Arka bahçeye açılan geniş kapıda,Bill ve abileri belirdi.Hemen arkasından Eija ve Valter içeri daldı.Eija,harika görünüyordu ; iki parça Chanel kıyafetler ve yapılı sarı saçlar içindeydi.Onu bir moda ikonuna benzetiyordum,çok güzeldi.Alexander ve Gustav ise,tıpkı Bill gibi takımlar içindeydiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑁𝑂 𝑃𝑅𝑂𝑀𝐼𝑆𝐸𝑆 // 𝐵𝐼𝐿𝐿 𝑆𝐾𝐴𝑅𝑆𝐺𝐴𝑅𝐷
Fanfic" Beni bir bıçak gibi kes Ve kemiklerimin dibinde hissedeyim. "