cherub : yoonmin ✓

4' rüya mı değil mi

- - -

4| Seni deli gibi öpmek istiyorum

Sonraki üç - dört gün boyunca Yoongi herkesin dikkatini çekecek kadar dalgındı. Seokjin onu defalarca azarlamak zorunda kalırken minik Eunha ile şirkete uğrayan Jungkook okul hakkında gevezelik ettiği sırada Yoongi onu dinlemediği için çatık kaşlarla çıkıp gitmişti ve stüdyoya uğradığında Namjoon melodiler ve yeni sözler hakkında konuşurken Yoongi'nin kafasına bir kitap fırlatmak zorunda kalmıştı. 

Yoongi çok kötü bir haldeydi çünkü aldığı minik öpücükten sonra zaten can çekişen kalbi Jimin'i gördüğü her an sıkışmaya başlamıştı ve bu yaşadığı en zor durumlardan biriydi. Fakat onu her gördüğünde böyle davrandığı için diğer çocuğun suçlu hissetmesine ve onu öptüğü için pişman olmasına neden olduğunu bilmiyordu. 

Ta ki öpücüğün üzerinden geçen beşinci günde Jimin kapısını nazikçe tıklatıp içeri girene ve masasının önünde durup "Özür dilerim." diyene kadar. 

Yoongi bunu duyduğu ilk anda anlam veremedi ve "Neden özür diliyorsun?" diyerek onu ve üzgün yüzünü izledi. 

"Sizi öptüğüm için." diyerek açıkladı Jimin. "Yani yanağınızdan. O günden beri bana karşı pek normal değilsiniz ve kendimi suçlu hissediyorum. Eş cinsel olduğumu öğrendiğiniz gün sizi öpmem yanlış anlaşılmış olabilir. Eğer benden korkuyorsanız..." Jimin durdu. Nasıl devam edeceğini bilemiyor gibi sustu ve Yoongi tam o an arkasındaki camı kırıp aşağı atlama isteği ile dolup taştı. 

"Jimin." dedi yerinden kalkarken. "Neden sen korkayım?"

"Çünkü hep böyle oluyor." dedi Jimin. Neredeyse ağlayacak gibi dursa da omuzları hala dik ve kendinden emin görünüyordu. "Eş cinsel olduğumu öğrenen erkeklerin hepsi sanki onlarla seks veya benzeri şeyler için yakınmışım gibi davranıp benden uzaklaşıyorlar ama yemin ederim sizi öperken öyle bir amacım yoktu Bay Min."

Yoongi öyle bir amacı olsa bile bundan mutluluk duyacağını dile getirmedi. 

Sadece güldü ve çocuğun önünde durup "Erkeklerden hoşlanıyorum." dedi. "Bunun farkına lisede vardım ve ondan beridir böyle. Sana kolye aldığımda sen benden rahatsız olmuş muydun?" Kaşlarını kaldırıp sekreterine baktı. "Çünkü duygularını anlayabiliyorum."

"Siz-" Jimin'in ağzı açık kaldı. "Gerçekten mi?"

"Evet Jimin. Bana bunu söylediğinde şaşırma nedenim tamamen kendimle alakalıydı çünkü yurt dışındayken gittiğim gay barlar haricinde hayatımda hiç eş cinsel birisi olmadı." Omuz silkti. "Olduysa da bilmiyorum. Fazla arkadaşım yok."

"Ah." Jimin gözlerini kırpıştırdı. "Şaka gibi."

"Kesinlikle öyle."

"Yani öpücükten rahatsız olmadınız?"

Yoongi başını salladı ve belki de önündeki on yıllık cesareti vücuduna topladı. "Hayır, aksine ondan hoşlandım."

Ortamda ani ve rahatsız edici bir sessizlik olduğunda Yoongi'nin kalbi öyle hızlı atıyordu ki az sonra göğsünden fırlayıp çıkacakmış gibi hissediyordu. Ayrıca Jimin'in yanaklarındaki hafif pembeliklerden öpmek için can atıyordu. Onu yanaklarından tutup çekmek ve yüzünün her bir köşesine öpücüklerini koymak... Şahane olurdu. 

Jimin titrek bir nefesle aralarındaki mesafeyi kapatmak ister gibi bir adım attı ve gözlerini kaçırarak "Buna sevindim." der demez Yoongi'nin yanağına yeni bir öpücük kondurmak ister gibi uzanacak oldu ama bundan anında vazgeçip kapattığı arayı yeniden açarak geriledi. "İşime döneyim." diyerek kapıya döndü.