Nil: Kimsiniz diye sorduğum geleceğin dediniz ve ben sizi anlayamıyorum.
Nil: Kimsiniz ve bana yazma amacınız nedir?
Robert J.: Oh I guess my Turkish is not good enough to understand this. I will come after translation. (Ah sanırım Türkçem bunu anlayacak kadar iyi değil. Tercümeden sonra geleceğim.)
2 minutes later*
Robert J.: Kim olduğumu sormuşsun. Adım Robert.
Nil: Çok açıklayıcı oldu. Thanks.
Robert J.: Hey why don't you use that good english to talk to me (Hey neden benimle konuşmak için o güzel ingilizceyi kullanmıyorsun)
Nil: Ah üşeniyorum
Nil: Beni nereden buldun Adım Robert?
Robert J.: Bilmiyorum. İçimden bir ses sana yazmam gerektiğini söyledi
Nil: Numaramı nereden buldun?
Robert J.: Bi arkadaşımın arkadaşısın.
Robert J.: Görüntülü konuşuyordunuz
Nil: Nerede yaşıyorsun sen ya kafam çok karıştı benim
(Seen)
Nil: Hey nereye gittin?!
Robert J.: Bana dediklerini çevirip kendi söyleceyeklerimi de çeviriyorum türkçem çok iyi değil.
Nil: I understand but my english is very bad :(
Robert J.: Benimle konusmak icin çabalaman hoşuma gitti :)
Nil: Nerede yaşıyorsun?
Robert J.: İngiltere'de yaşıyorum.
Nil: Hangi arkadaşımla konuşurken gördün beni?
Robert J.: Giray'la konuşuyordunuz
Nil: Giray'ın oda arkadaşı sen misin yoksa?!!!!
Robert J.: Ta kendisi :))
Nil: NASIL YANİ BİZ GİRAYLA KONUŞURKEN ARKADA MÜKEMMEL AKSANIYLA ŞARKI SÖYLEYİP KREP YAPAN TAŞ ÇOCUK SEN MİSİN?!
Robert J.: Ne
Robert J.: Dur, anlamadım Giray'a soracağım
Nil: DUR DUR SORMA
Nil: STOP NO ASK THE GİRAY
Nil: I'M VERY ANGRY ASK
Robert J.: Ne? Ne diyorsun Nil anlamıyorum
Nil: Hay..
Nil: Wait 5 minute
Robert J.: Tamam
Nil: Well, I came, do not ask Giray or I will be angry with you. (Peki geldim Giray'a sorma yoksa sana kızarım.)
Robert J.: Tamam. Sormuyorum. Ama bana anlat ne demek istediğini
Nil: İşim çıktı şuan
Nil: Dışarı çıkmam gerekşyor
Nil: Daha sonra anlatırım bye
Robert J.: Bunu sevmedim.
Robert J.:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
