"Siz gerçekten bu zincirlerin beni durduracağını düşünüyor musunuz?"
Yüzüme o alışık olduğum alaylı yüz ifadesini takındım ve zihnimden tarihi büyüleri söyledim. Thomas'ın bana öğrettiği şeylerden biri şuydu
'Büyüyü sadece ağzımla değil ruhunla söylemelisin. Büyüler ruhuna işlenirse sözlere gerek kalmaz. Ruhun ne kadar güçlüyse büyü de o kadar güçlü olur. Unutma kızım ruhun ve zihnin birbiriyle uyumlu çalışır. Çoğu aptal sadece kelimelere dökerek öğretir ama ben sana ruhunu güçlendirmeni ve büyüyü zihninle etkinleştirebilmeyi öğreteceğim. Bu sayede felç bile olsan ,biryerde kapana bile kısılsan büyü seni kurtaracaktır...'
O benim hem babam, hem akıl hocam, hem dostum hemde ustamdı.
Her açıdan mükemmeldi. Zincirleri kırdıktan sonra yerde yatan cadılara baktım. Büyülü sözler zaten işini halletmişti.
'Aptallar ne kadar aptalsınız'
"Şimdi sıra diğer cadılarda "...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLDÜRME ARZUSU
Hombres LoboKarşımda sadece avım ve benim aramda olan sözde ailem vardı. Onlara değer versem de intikam ve öldürme arzum onları yok saymama yetiyordu. O benim bazen gülen bazen ağlayan bazen mutluluktan çığlıklar atan yani kısacası benden iyi olan her şeyimi...
