Yazar'ın Kullanma Kılavuzu

Gece gece bu nerden çıktı?

 Öncelikle bu satırların yazılma amacı şanslı bir kesime mensup olmamdan kaynaklanmaktadır.
Şanslı olmamın sebebi çevremde birçok yazar, yönetmen, editör arkadaşımın bulunmasıdır.
Aldığım eleştiriler ve nasihatler sayesinde okurluktan yazarlığa adım attım. Karadüzen başlayan yolculuğum yavaş yavaş şekillenirken kendi yazılarımın, yazım sitilimin gelişmesini zaman zaman zevkle izledim. Çevresinde benim gibi ''yol göstericileri'' olmayanlar için nacizane bir kılavuz olması maksadı ile bu yazı dizisini açtım. Umarım faydalı olur ve keyifle okunulur.

  Öncelikle şunu belirtmek istiyorum asla yılmayın. Amaç edindiğiniz şey için bütün dünyayı göz ardı edin. Allah herkese ''Ajdar'' özgüveni versin  :).
 İlk denemede kimse başarıya ulaşamaz bunu unutmamak lazım. Önemli olan başarısızlıklardan dersler çıkararak ve o başarısızlığı basamak olarak kullanıp biraz daha yukarı yükselmekttir. Bence en büyük hata ilk denemede başarısız olup yılarak bu işin peşini bırakmaktır. Bu kadar felsefe yeter diyorsanız asıl konumuza gelelim!

          Yazmadan önce birikim şarttır!

Birikimden kasıt tabi ki okumaktır. Ne kadar fazla okursanız yazmasanız dahi yazım şekliniz bir okadar gelişir. Bir zaman sonra bir bakmışsınız okuyacak birşey bulamamışsınız ve kendi kurgunuzu yapmaya başlamışsınız. Atasözlerinin dediği gibi '' Ne kadar ekmek o kadar köfte''.

         Özgün olun karakterinizi yazıya yansıtın!

Dünyada yazılmamış tek bir cümle tek bir dize yoktur. Bu sizi yıldırmasın. Bundan dolayı da başkalarının kurgularını çalmaya çalışmayın. Onun yerine başarılı olmasa dahi kendinize has bir kurgu yaratmaya özen gösterin ve lütfen rica ediyorum Türkiye'de yaşıyor iseniz ''Türkçe'' konuşuyor iseniz ''Türkçe'' isimler kullanın. John, candy, elizabet vs.vs. bunlar anlattığınız konuya oturmuyor inanın okuyan insanda ikinci sayfaya geçtiğinde ''bu kimdi ya '' diyerek geri dönüş isteği uyandırıyor.

İsimden açılmışken konumuz mekana da el atmadan olmaz. Kurgu ne kadar mükemmel olursa olsun eğer yazdığınız mekanı tanımıyor iseniz( hiç değilse bir kere görülmüş olsun bari) tasvir etmeniz zorlaşır ve isim olayında bahsettiğimiz gibi okuyucunun ilgisini kaybettirir. Bu iki olguyu oturtursanız girişi kotardınız demektir.

Şimdilik bu kadar. Diğer bölümde görüşmek dileğiyle esen kalın.