Jack Mary'nin ailesini aradı.Fakat cevap veren olmadı.Aradı aradı ama kimse telefona bakmadı.Jack endişelenmeye başladı ve hemen Mary'nin ailesinin evine gitti.Kapı açık bir şekildeydi.Jack içeri girdi ve birde ne görsün Mary'nin annesi ve babası kanlar içinde yerde yatıyorlardı.Jack telaşla ambulansı aradı.Onlar gelene kadar ise Jack dışarda beklemeyi tercih etti.Bu olayın Mary tarafından olduğunu bir tek Jack biliyordu.Jack ambulansın sesini duydu ve hemen yanına yaklaşan ambulansa yardım ederek eve koşarak geçtiler.Ambulans onları hastaneye aldı.Jack ise polislere ifade vermek için karakola götürüldü.Olanları bir bir anlattı ama Mary'den asla söz etmedi.Polisler eşiniz nerde diye sorunca iş için yurt dışına çıktığını söyledi.Polisler bir kaç soru daha sormanın ardından Jack'i serbest bıraktı.Jack endişeli bir şekilde sıranın onda olduğunu anladı.Ama bundan önce Mary'nin kız kardeşi olan Louis mi vardı?Bunun cevabını öğrenmek için hemen Louis'i aradı bakalım yaşıyor muydu.Jack onu arayıp uyarmalıydı.Telefonu Louis açtı.Jack rahatlamış gibi hissetti.Olan biten her şeyi anlattı ve tabi sonra annesi ile babasının öldüğünü de söyledi.Louis bunu duyunca ağlamaya başladı Jack onu sakinleştirdi ve hemen güvenli bir yere geçmesini söyledi.Louis ona inanıyordu olanları kocasına anlattı.Louis kocası ve çocuğu ile oldukları yerden taşındılar.Jack kendini hala güvende hissetmiyordu.Ona sıra geleceğini biliyordu.Ölümün pençesine Mary ile evlenerek büyük ve korkunç bir adım atmış oldu.Ama Jack hala Mary'yi seviyordu ona aşık olarak evlenmişti.Bu korkunç günün ardından rahat olmasa da uykuya dalan Jack sabah her şeyi daha derin araştıracaktı.Sabah olduğunda başına daha neler geleceğinin farkında değildi.