HAVADA SİHİR KOKUSU VAR

BÜYÜK SIR

Beste ve Derya birbirlerinin evine gideceklerdi.Bu yüzden Deryaların servisine bindiler.Bütün gece film seyrettiler,patlamış mısır yediler.Konu Edward'a geldi.

Derya:

-Sence bu işin içinde ne var?

Beste:

-Hiç bir fikrim yok.

Derya:

-Bu gizemi çözmeye çalışalım.

Beste:

-Evet haklısın Derya.

Derya:

-O zaman yarın Edward'a sorarız.

Beste:

-aaa harika bir fikrim var. Yarın Edward'ı yatıya çağıralım.

Derya:

-Evet haklısın canım kuzenim.

Beste:

-Tamam o zaman yarın.

Derya:

-Tamam yarın .İyi geceler.

Beste:

-İyi geceler canım kuzenim.

Beste ve Derya uyudular.Sabah oldu. Uyandıkları zaman çok heyecanlıydılar. Üstlerine formalarını giydiler.Servislerine binip okula gittiler.Okula vardıklarında Edward'ın okula daha yeni geldiğini fark ettiler Beste Edward'ın yanına gidip onu bu gece kendi evlerine yatıya çağırdı.Edward ilk başta bu daveti kabul etmek istemedi. Ama sonra tedirgin bir şekilde evet dedi.Sonra Beste hemen Derya'nın yanına gitti ve konuştuklarını anlattı.

Derya:

-Harikasın Beste. O zaman akşam her şey müthiş olacak.

Sonra derse girdiler. Çıkış saati geldi. Bugün Derya,Bestelere gidecekti. Kuzen oldukları için izin almaları çok kolay oluyordu.Besteler de akşam yemek yediler , ders çalıştılar,biraz Edward hakkında konuşup Edward'ı beklemeye başladılar. Sonunda kapı çalındı. Derya gidip kapıyı açtı. Gelen Edward'dı.

Derya:

-Hoş geldin

Edward:

-Hoş bulduk

Derya:

-İçeri girsene.

Edward içeri girdi ve Beste de hoş geldin dedi. Edward'ı kanepeye oturttular.Fakat Edward hala tedirgin duruyordu.Beste bu gerginliği azaltmak için bir öneri sundu.

Beste:

-Televizyon izleyelim mi?

Derya ve Edward bu teklifi kabul ettiler.Bir çok film izlediler.

Edward:

-Şey gece yarısı olmadan gitmem gerek, annem kızıyor da.

Derya:

-Ama yatıya kalacaktın hani.

Edward:

-Özür dilerim ama kalamam , lütfen zorlamayın.

Beste:

-Nasıl istersen.

Aradan zaman geçti,filmin ortalarında herkes uyuya kaldı. Gece yarısına bir dakika kala Derya ve Beste uyandı.

Beste:

-Gece yarısı olmak üzere , Edward'ı uyandırmamız gerek.

Derya:

-Haklısın Beste.

Kızlar Edward'ı uyandırmaya çalışırken, Edward'a garip birşeyler olmaya başladı , titriyordu.

Derya:

-Edward ne oluyo sanaa?

Edward:

-Olamazz! Gece yarısı.Size gitmem gerektiğini söylemiştim, beni dinlemediniz.

Ve Edward kızların önünde tavşana dönüştü. Ve kızlar şaşkınlıktan kendilerini yerde buldular...

***

Sabah annesi kızları yerde bulunca şoka girdi hemen ambulansı çağırdı. Hastahaneye gittiler. Kızlar ambulans ta uyanmıştı. Bunu ambulans taki hemşirelere ve doktora soylediler. Annesi kızlarla ambulansla binmemişti. Kızlar okula gitmemeliydiler. Edward'ta ambulanstaydı. Edward kızlara bu durumu nasıl açıklayacağını düşünüyordu. Bu Edward için çok zor olacaktı. Ama yapmalıydı. Kızlar onun yüzünden bayılmışlardı. Edward eğer gerçeği söylemese hayat boyu kendini çok kötü hissedecekti. Buna ne kendi dayanırdı ne de başkası. Edward öne oturduğu için arkayı duymuyordu. Bu yüzden kızların işi kolaydı. Hemşirelerde kızlara hak verdi. Ne de olsa onlarda genç olmuşlardı. Bu durumu hastahaneye gidince doktora da anlattılar. Doktor hanım zor da olsa ikna oldu. Ama hastahane de karşılaştıkları durum pek mutlu etmedi onları çünkü Beyza hanım'ı yani Başak'ın annesini yoğun bakıma saldırıyorlardı bu durum karşısında ne yapacaklarını bilemediler. Okula gidip Başak'a haber mi vermelilerdi? Yoksa annesine herşeyi anlatmalı mıydı? Çok zor durumdaydı kızlar. Edward kızların odasına ilk girendi. Odadan uzun süre çıkamadılar Edward herseyi açıklayan kadar çok zaman geçti.

Ve en büyük tesadüf ise şuydu;

Edward'ın aradığı iyi büyücü yengeleri Efsun hanımdı. Kızlara büyü falan yaptığını kendi söylemişti. Başka bir değişle zorunda kalmıştı. Kızlar tek başına yengelerine gittikleri zaman eşyaların havada uçuşmasından anladılar. Ve Efsun Hanım'ın geldiği ülkede kızlara verilen ismin anlamına ait özel yetenekleri oluyor. Efsun büyü ,sihir demek . Bu yüzden Efsun hanım sihir yapabiliyor. Ayrıca kırmızı kalp kristalinin de yerini biliyordu. Edward ve kızlar sonraki konu olarak Başak'in annesini konuşmaya başladılar. Annesinin durumu çok ağırdı. Her an ölebilirdi. Ama sonunu tabiki Allah'tan başka kimse bilemez. Edward ve kızlar bu durumdan çok etkilenmişlerdi. Ama kötü haber 2 gün sonra geldi Başak'ın annesi vefat etmişti. Başak bu duruma çok üzülmüştü. Okuldaki en başarılı kızlardan olmasına rağmen okuldaki başarısı da düşmeye başlamıştı. Ama başak bu dönemin onun derslerini etkilemeyeceği hakkında bir karar aldı ayrıca bu kararını hemen uygulamak istiyordu ve şunuda unutmayalım ki Edward'ın sırrını artık öğrenmişlerdi.Bunu yengelerine söylemişlerdi yengeleri bu durumu hemen çözmeye çalışacağını söyledi.