2

8 2 2
                                    


    Sabah olmuş saat 08:20' ye gelmek üzereydi minhyuk olduğu yerde kıpırdanıp durmuş ardından gözlerini yavaşca açmıştı. Gözlerini tamamen açıp kendisine geldiğinde yanında hissettiği beden ile kafasını eğmiş, kendisinden uzun olmasına rağmen yatakta küçücük olan hyungwon ile karşılaşmıştı. Onu uyandırmamaya gayret ederek yavaşça yataktan kalkmıştı. Duvardaki saate bakıp saati gördüğünde şaşırmıştı. Dün gece erken yatmasına rağmen bu saate kadar uyuması mucizeydi. Çünkü genelde minhyuk saat 6 oldummu uyanır ve diğerleri uyanana kadar hastaneyi birbirine katacak bir sürü şey yapardı.
Acaba iyileşmeye mi başlıyorum diye de geçirmişti aklından sonra geceye göre gayet huzurlu bir şekilde uyuyan hyungwon'a bakmış bir an önce uyanması için içten içe dua etmeye başlamıştı. Bir sürü şey sormak ve anlatmak istiyordu. İlk defa oda arkadaşı olacaktı ve bunun heyecanını dizginleyemiyordu. Yatağına oturmuş dizlerini karnına çekip uzaktan hyungwon'u izliyordu.

Aradan 40 dakika geçmiş saat 9:00 a gelmişti. Hastanedeki hareketlilik de haliyle başlamıştı. Kahvaltı saati yaklaşmak üzereydi. Minhyuk hala hyungwon'u bekliyordu içinden de acaba öldü mü? Ne kadar da uykucu diye geçirmeden edemiyordu. Birkaç dakikanın ardından odanın kapısı sessizce açılmış ve kihyun içeri girmişti. Minhyuk kihyun'u görünce hyungwon'u unutup dakikalardır büründüğü sessizliği bozmuştu.

- Kihyun!!!

  Kihyun minhyuk'un bağırmasıyla hızla elini dudağına götürüp sessiz olması gerektiğini söyleyecekti ki hyungwon çoktan uykusundan sıçramış gözlerini korkuyla odanın içinde gezdirmeye başlamıştı. Minhyuk ise yaptığı ufak hatanın pişmanlığıyla mahçup bir şekilde hyungwon'u izliyordu. Kihyun sakin kalmaya çalışarak minhyuk'a döndü.

- Minhyuk kahvaltı saati geldi sen yemekhaneye geç biz de hyungwonla beraber geleceğiz.

  Minhyuk kafasını sallayıp üzgün bir tavırla odadan çıkıp yemekhanenin yolunu tutmuştu. Kolidorda kyun ve heon ikilisiyle karşılaşmış ikili neyi olduğunu sorunca olanları anlatmıştı. İkili minhyuk'un bu şaşkın haline gülerek yemekhaneye ilerlemişlerdi.

Bu sırada kihyun hyungwon'u sakinleştirmişti. Yemekhaneye gidip yemek yemesini ardından etrafta turlamasını söylemişti. Hyungwon ayaklanmış çekingen adımlarla yemekhaneye gelmişti kapıdan dehşetle içeri bakıyordu çünkü ona göre fazla kalabalıktı. Ne yapması gerektiğini bilmeden köşede dikilmiş etrafa bakıyordu sadece. Minhyuk kafasını önündeki yemekten kaldırıp etrafa bakınırken gözleri  ayakta dikilen zayıf gence kaydı. Ne yapması gerektiğini bilmiyor gibi duruyordu. Belki yardım ederse sabahki olayı da telafi edebilirdi içinden böyle düşünüyordu. Ayağa kalkıp uzun olanın yanına ilerlemiş karşısına geçip.

- Yardım etmemi ister misin?

Hyungwon ilk tereddüt etse de başka çaresi olmadığını bildiğinden kafasını sallamıştı. Minhyuk sevinçle önce hyungwon için bir yemek tabağı almış ardından hyungwon'u kolundan tutup az önce oturduğu yere getirmişti.  Kyun ve heon, minhyuk ve hyungwon'un yanlarına gelmesiyle  birbirlerine sataşmayı kesip ikiliye bakmışlardı. Hyungwon minhyuk un ona gösterdiği yere oturmuş utangaç şekilde önüne dönüp tabağıyla bakışmaya başlamıştı ki heon un sesiyle kafasını kaldırıp şaşkınca ona bakmaya başladı.

- Eğer yemeyeceksen bana verebilirsin?

  Minhyuk heon un sorusuyla gözlerini devirmiş, kyun da kafasına hafifce geçirmişti. Hyungwon onların hallerine hafifce tebessüm edip tabağındaki birkaç tavuk parçasını heon'un tabağına koymuştu. Minhyuk hyungwon'a dönüp.

- Sen neden yemedin? Tadını mı beğenmedin? Ya da tavuk mu sevmezsin?

Minhyuk'un art arda gelen sorularına ve hyungwon'un ona dehşetle bakmasına  karşılık heon ve kyun gülmüştü ardından kyun hyungwon'a dönüp;

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 27, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

liberation [Monstax] (Hyunghyuk)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin