1. BÖLÜM

92 4 4
                                    

İyi okumalar dilerim....

Ahh başım! Bugün gerçekten kötü bir gün geçirmiştim. Baran'ın yaptığı çocukça şakalardan gerçekten bıkmıştım. Arkadaşım diye demiyorum çok şakacıdır kendisi.

Kafama balkondan attığı tahta parçası, kocaman bir şişliğe sebep olmuştu. "Aptal herif. Benden uzak dur." dedim, bağırarak. "Abartma, kardeşim. İki gram ağırlığındaydı." dedi Baran. Elimdeki buz kompresini kafasına attım. "Okula geç kalacağız. Kalk artık." dedim, ayağa kalkarak.

Ne yazık ki birinci ders ingilizceci Aleyna'nın dersiydi. En sevmediğim hocadır kendileri. "Nereye koydun lan yine arabamın anahtarını?" Baran dönüp dediki, "nerden bileyim ben? Senin arabanın anahtarının bekçisi miyim? Asıl benim gömleğim nerede? Sana kaç defa dedim, kıyafetlerimi giyinme." Saçma sapan tartışmalarımızdan sonra aradığımız eşyalarımızı bulduk sonunda. Çok şükür artık okula gidebileceğiz. Sırf havalı görünmek için ayrı ayrı spor arabalırımızla okula gidiyorduk işte buda bizim fantezimiz. Okula harika bir giriş yapmıştık. Herkezin gözü bizim üzerimizdeydi. Sadece iki kişi hariç; Sude ve Nazlı. Kendilerini okulda havalı sanan iki manyak ve malesef bu iki manyağa tutulmuştuk. Baran Sude'yi seviyordu ben ise Nazlı'yı seviyordum.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Derse yirmi dakika geç kalmıştık. "Devamsızlığımız olmuş yirmi iki gün, Buğra." dedi Baran. "Sildirtiriz oğlum, dert etme bende o iş" dedim.

Ufak adımlarla sınıfa girdik "Geç kaldık hoca. Kusura bakma." dedi Baran. Sert bir şekilde dürtüm Baran'ı. Kısık bir sesle, "Oğlum o nasıl konuşma şekli kahveye mi geldin aptal?!" dedim. Hoca ters ters bize baktı ve söylediği tek şey, "yok yazıldınız gençler." Hocanın kafası güzel sanki. Yok yazıldığımızı biliyoruz heralde. Geçtik ve yerlerimize oturduk. Baran her zamanki gibi pencere kenarına oturdu. Ben ise duvar kenarı en arka sıraya oturuyordum. Baran'ın pencere kenarına oturma sebebi ise güzel kızlara bakmaktı.

Çantamı bıraktıktan sonra kulaklığımı taktım. Şarkı dinlemek gibisi yok sınıfta. Tam play tuşuna basarken, sınıfın değişik çocuğu, Rüzgâr, "Hocam ödev vardı!" dedi.

"Lan ilk okul ikinci sınıfta mısın Rüzgar?! Hoca bilmiyor mu ödevin olduğunu?" dedi Baran. Rüzgar ters bir cevap ile Baran'ı sinirlendirmesine sebep oldu. Baran sinirli bir şekilde ayağı kalkıp Rüzgar'a doğru yürüdü. Birden bire yumruklaşmaya başladılar.

"Lan bi bırakmadınız iki dakika şarkı dinliyeyim." Hemen kalkıp ayırdım ikisini. "Hoca var sınıfta saygısızlar! Bir sorun varsa tenefüste arkada halledin." dedim sinirli bir şekilde. Kavga ettikleri konu bile saçma. Tenefüs zili çaldı. Baran parmaklarını kıtlattı Rüzgarın koluna girerek arkaya götürdü. İkisiylede konuşmak için arkalarından gittim. "Kavga etmeyin gençler bak ikinizide döverim."dedim. "Buğra sen karışma bu çocuk çok kaşınıyor kaç gündür. Bugün dediği şey için vurmayacağım. Kaç gündür saçma sapan hareketler yapıyor. Sen köşede dur hoca gelmesin."dedi Baran. Rüzgar ilk yumruğu salladı. Baran kollarıyla kendini koruduktan sonra, kafa attı Rüzgarın burnuna. Rüzgar'ın burnu kanadı. Kanamayı durdurduktan sonra Barana vurmaya başladı ardarda. Baran iki yumruk salladı en sonda ikisinede vurarak ayırdım. "Yeter oğlum bokunu çıkartmayın hadi sınıfa." dedim.

Sınıfa giderken Sude ile Nazlı'nın derslerinin beden olduğunu gördük. "Bir iki üç... sende benim düşündüğümüzü düşünüyorsun Baran". "Oha sende mi şuan Rus kızları nı düşünüyorsun" dedi. "Oğlum saçmalama ne Rusu ne kızı, bizim kızları diyorum ben. Bu ders derse girmeyelim nediyorsun
"Valla farketmiyor girmeyelim bizim kızlarla konuşalım ozaman, birtürlü konuşamadık gitti arkadaş"dedi Baran
"Merak etme dostum bu sefer başaracağız" dedim. Tam kızlara doğru giderken, bir mesaj geldi. Mesajda sadece nokta vardı sildim mesajı, telefonu cebime koydum. Aniden telefon çaldı konuşmak için okulun içindeki boş bir sınıfa geçtim.
"Efendim kimi aradın
Alo, alo kimsin cevap ver" cevap yoktu. Bir mesaj daha geldi. Baran elimden telefonu çekti ve mesaja baktı. Mesaj şu şekildeydi,

Ne yaptığını biliyorum !!

Nee yoksa bahçeye işediğimi gördünmü? Dedim gülerek

"Lan oğlum saçmalamayı bırak! Bellii ki ciddi birşey" dedi Baran.

İkimiz de ciddileştik birden bire iki üç dakika aramızda bir sesizlik oluşmuştu. Her boka bir muhabbet açan biz ilk defa sessiz bir şekilde, bu mesajı kimin attığını ve nie attığını düşünüyoruk.

Acaba kim nie attı o mesajı........

Kardeşim İçinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin