Tehlike Benim/1.Bölüm

1.5K 70 3
                                    

(Saat 01:40-Gece)

Ali,gün içerisinde Adilden gelen mesajdan sonra kendine gelemez.Ki uzun zaman sonra bu kadar iletişim kurma isteği biraz ürkütmiştür Ali'yi...bu kasvetli sorularla uykuya dalamayıp,hemen kendini mutfağa atar,buzdolabını açıp tost ekmeği,kaşar,domates,sucuk ve biraz salatalık.Bunları aldığı gibi mutfak bangosuna bırakır,derin bir nefes alıp gerilir...

Ali:(İşaret parmağı ile alnını kaşır)Offf off ben ne yapıyorum bu saatte,ağır şeyler bunlar...offf(Masanın kenarındaki sandalyeyi çekip oturur)Neden mesaj attınn...onca yıldan sonra...nedenn ne oldu da aklına geldim baba(Masanın ortasındaki sürahiye elini uzatıp alır,bardağa doldurup tekrar yerine koyar sürahiyi,bardaktan da bir yudum alır ancak o denli kasvetli düşünceler sarmıştır ki ruhunu boğazından geçmez.Masaya bırakır bardağı)Senden nefret ediyorum,ancak ne istediğini de çok merak ediyorum...çok(Yutkunup yatak odasına gider,komidinin üzerinden telefonu alır.Ağır adımlarla ilerler ve balkona çıkar,çıktığı gibi yüzüne derin bir deniz kokusu vurur.İyice içine çeker kokuyu sonra telefona bakar,parmağı o yeşil noktaya basmamakta kararsız kalır ki....en sonunda aramaya karar verir,telefonu kullağına götürür)

Adil:( Selviyle gecenin sessizliğinde omuz omuza oturuyorlardır)Selvi...acaba arayacakmı.....

Selvi:(Gözlerine hissettiklerini yansıtır,başını omzundan kaldırıp)Bilmiyorumm...hiç bilmiyorum ama,Ali bu...yani arar..

Adil:(Dertli ses tonu ile )Olanlardan bi haber,bana öfkeli(buruk bir ifade ile kafasını sallar)haklı da...

Selvi:(Bir hışımla elini kavrar Adilin)asla...asla kendini suçlama bu konu ile ilgili...senden öyle istendi,öyle yaptın...bu senin değil senden isteyenlerin suçu!!!Anladın mı beni canım...

Adil:(Gözlerini kısar ve bakar)Onu yıllarca yalnız bıraktım,o ne olacak peki?

Selvi:(Buruk bir tebessüm ile)Ah...çok unutkansın... ''Cüretkar bağışçı'' sendin hatırladın mı?Onu yurt dışına gönderen de en yakın dostlarından ona destek çıkmasını rica edende...sendin...

Adil:(Tebessüm eder,sakalını sıvazlayıp)Affedermi beni...

Selvi:(Umut veren bir tebessümle)Bugün değil,yarın değil ama bir gün elbet affedecek...tabi bunun için...(Demeye kalmadan Adilin telefonu çalmaya başlar)

Adil:(Büyük bir heyecanla telefonuna bakar,öylesine heyecanlanır ki üstündeki battaniyeyi hızlı atı verir yere,elleri zangır zangır titriyordur.Hızla çevirir başını Selviye)Na-napıcam ben şimdi..

Selvi:(Küçük bir kahkaha atar)Ta-tamam sakin olll oyy canım benim...derin derin nefes al şimdi(Adil derin derin nefes almaya başlar)he...tamam şimdi aç telefonu..!

Adil:Ne nasıll...bi anda mı...o-olmaz ki öyleee...ahh tamam açıyorummmm(der ve aramayı başlatıp kualğına götürür telefonu)(titreyen aciz ses tonu ile)oğlumm....

Ali:(Somurtkan,ciddi bir ses tonu ile)Alo....

Adil:(Ali nin sesini duyunca içindekitüm endişeler pamuk olur)O-oğlum...senn...

Ali:(Ciddi bir ses tonu ile)Bak baba...ehh ne düşünüyorsun bilmiyorum ama...sana karşı olan düşüncelirimde hiç bir değişkenlik yok,olacağını da zannetmiyorum.Sadece bana attığın mesaş neydi...neyi ima ettin...onu öğrenmek istiyorum?

Adil:(Tereddütte kalır söylemekte Selviye bakar,Selvi ise imalı bir şekilde gözlerini kırpar)(titreyen sesiyle)Eee...seni buraya almak istiyorum oğlumm...İstanbulaa...

Yitik KalplerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin