Dehliz Bölüm 3

306 43 0
                                    


(Sabah saat 08.00)(Yer:Adilin Evi)

Adil elinde telefon ileri geri volta atıyordur.

Adil:Hadi ara evlat,ara ara....(Yüzünde endişe vardır)

Selvi:(Mutfaktan elinde çaydanlıkta gelir,masaya koyar)Adil hadi gel canım sofraya(Adil dalgınlıkla duymaz.Selvi ayağa kalkar ve Adilin yanına gelir)(İnce ses tonu ile)Canımm duymadın mı beni!

Adil:(Hafif irkilir ve Selviye bakar)E-fendim canım...(Selvi sofrayı gösterir)H-ha pardon...(Selvi sofrayı gösterir ardından Adil de gelir ve ikisi de otururlar)

Selvi:(Çaydanlığı alır ve bardaklara doldurmaya başlar ki Adilin olağan dışı dalgınlığı göze çarpar.Çayları doldurduktan sonra dayanamayıp)Bir derdin mi var...(Sakalını sıvazlar,dertli bakışlarla bakar Selviye bakar)(Selvi elini Adilin eline götürüp sıkıca kavrar)Söyle...aç içini...

Adil:(Derin bir iç çekip)Ali ile konuştuk...

Selvi:(Gözleri büyür,şaşırır)G-gerçekten mi!(Burilde kafasını sallar Adil)bi dakika,sen niye üzgünsün o zaman...

Adil:(Alnını sertçe ovalar)H-ayır...geldi...çok iyi geldi ama bana...ona değil...

Selvi:(Sandalyesini Adile yanaştırır)Bak canımm...ben senin karınım...anlat bana,istediğini anlat...ben seni ebediyen dinlerim...

Adil:(Buruk bir tebessümle karşılar Selviyi)Çok yorgun be Selvi...çok yorgun ve bunun sebebi de benim...sadece benim...(Başını çevirir Selviye)Bana yaşadıklarını anlattı...içime sanki bir kor düştü(kalbine götürür elini)Ama o kor öyle ki canımı acıtmıyor fakat öylecisine orda...Selvi...benim oğlum diri diri ölmüş...diri diri...ben hala bana bakmıyor derdindeyim...(parmağının ucuyla akan yaşı siler)(acı acı yutkunup)Gözlerine baktım,bana nefret kusan gözlerine...ne çok değişmişler...(sesi titremeye başlar)S-Selvi...oğlum..çok yalnız...çok...dertleriyle boğuşuyor...ama kimse bilmiyor...dertli adımlar atıyor kimse bilmiyor...kimse Selvi...(Selvi tam söze atılacakken)Selvi oğlum ölüyor...

(Kamera asistan odasını gösterir)(Odada Ferman ve Nazlı vardır)

Ferman:Eeeeh bizim Demir ne zaman geliyor...??(Dosyalara göz gezdirir)(Fakat Nazlı cevap vermez)Nazlııı....

Nazlı:(Hafif irkilir)E-efendim hocamm....!!

Ferman:(Kaşlarını çatar)Soru sordum duymadın mı!!?

Nazlı:A-aah şeyy bilmiyorum hocam ne zaman geleceğini....

Ferman:(Garipser)Pekiii....Ali nerde kaldı...

Nazlı:Gelir biraz sonra hocam...(Elindeki dosyayı Fermana uzatır)Hocam iki vakamız var,bir son evre pankreas kanseri,malulen emekli asker bir diğeri de 38 yaşında iki çocuk annesi anne,4.kattan düşmüş yapılan taramalarda şans eseri hastanın beyin tomografisinde kitleye rastladık bunun için ameliyathaneyi ayarladık öğleden sonra saat 16.00 da operasyon başlayacak.

Ferman:(Dosyaları göz gezdirirken)Neden 4.evre pankreas kanseri hastasına yatış verdin!!(Başını kaldırır ve ciddi,sorgular bakışlarla Nazlıya bakar)

Nazlı:(Gözlerini kaçırır ve kısık bir sesle)D-dayanamadım...

Ferman:(Alaycı bir gülüşle)harika,harika(Ayağa kalkar)bu vakayla sen ilgileneceksin o zaman.

Yitik KalplerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin