1 - Kestik!

904 49 53
                                    

Selamm, öncelikle bu kitap benim hayalimdeki şevbar'dan oluşmaktadır... Normalden uzak çok başka bir kurgu değil, şu anda olanları hayal ettiğim şekliyle... Eski bölümlerde ne olmuş olabilir diye düşündüklerimden... Anti olanların hiç okumamasını tavsiye ederim...

Gerçek ŞevBar shiplerlar da zaten buradalar ve bu bataklığa benimle girip çıkamayacaklar...

Bazı şeylerin sadece hayalimde kalmasını istemiyorum...

1. Bölüm 66. Bölüm Çekimleri 

*bu sahne* (bundan başlamasam olmazdı)

///

Şevval, kuaför saçını yaparken telefonu eline alıp sosyal medyada gezmeye başladı. İranlı fan sayfalarından çıkamıyordu, hepsi birbirinden ilginç shoplarla karşılaşıyordu.

"Aa ne kadar tatlı!" diye gülerek yeşilliklerin arasına shoplanmış kafasına baktı.

"Saçınıza şöyle dağınık bir atkuyruğu yapacağım" dedi kuaförü o sırada. "Tamam, sahne için ne uygunsa o olsun" dedi Şevval. Telefonu kapatıp kenara koydu. Kuaför saçını yaparken aynadan kendisine bakıyordu. 

Aynanın yansımasından senaryoya baktı ardından. Gözlerini masadaki senaryoya çevirip bir süre baktıktan sonra ellerinin arasına aldı. Çekecekleri sahnenin senaryosunu açıp okumaya başladı.

Kaya 

Sinirin geçtiyse gelebilir miyim?

Ender 

Geçmedi ama gelebilirsin.

Şevval gözlerini sayfada hızlıca gezdirmeye devam etti.

Kaya

Tamam Ender, nasıl istiyorsan... Rahatsız ettim, iyi geceler.

Ender

Gitme demeyecek misin?

Hızlıca atlamaya çalışıyordu ve sahne sonuna bakıp senaryoyu ters çevirdi. İçini saçma bir heyecan doldurmuştu. Heyecanın sebebini anlamaya çalışıyordu. Düşündükçe heyecanının arttığını fark ettikten sonra hemen unutmak için makyaj malzemelerine yöneldi.

Saçı bittiğinde hızlıca hafif bir makyaj yaptı. Uzun bir süre rujunda takılı kaldı ama ondan da emin olduktan sonra sahne kıyafetini giymek için içeriye ilerledi. Biraz açık bir gecelik olduğu için en son onu giymeyi tercih etmişti. Aynadan kendisine bakıp sahne için içeri ilerledi.

Sahneye geçmek için kendisini bekleyen Barış'ı görünce yanına geçip oturdu. Barış otururken kendini tutamayıp Şevval'i incelemişti ve anlık boşluğa düşüp "Çok güzel olmuşsun" dedi.

Şevval bir an ne diyeceğini bilemedi. Biraz kekeledikten sonra "Teşekkür ederim sen de" dedi. Sonra aynı anda birbirlerine baktılar, çok saçma konuştuklarını fark edip güldüler. Ardından biraz sohbet ettikten sonra Şevval, Barış'a telefonundan EnKay fan hesaplarındaki videoları gösterdi. Birlikte izleyip eğlenirlerken Neslihan Hoca geldi. Barış'ın şakasıyla üçü de eğlenmeye başladı. 

Şevval yine bir gülme krizine hazırlanırken, Barış "Tamam tamam senin makyajın akmasın yine, sustum, hadi oynayalım" dedi gülerek. Şevval de bir anda tamam diyip gülmesini kesince garip bir sessizlik oluştu ve yine birbirlerine bakarak güldüler. Dip dibe oturmuş olduklarını da birbirlerine bakarken fark etmeleriyle ikisinde de gerilme oluştu. Hâlâ ayrılamıyorlardı ama ikisi de çok gerilip heyecanlamışlardı.

En sonunda Neslihan Hocanın uyarısıyla ikisi de ohlayarak ayağa kalktı. Sonunda ayrı olduklarına mı yoksa bu sahnenin başlamış olmasına mı ohlamışlardı bilmiyorlardı. Sahnenin başlayacağı işaret edilince Barış odadan çıktı, Şevval de sahneye gireceği yere geçti. Çalışanlar ışık ve sesi de kontrol ettikten sonra sahne başladı.

"3...2...1... Oyun!"

Şevval sahneye girdikten sonra Barış da kapıyı açıp girdi. Ezbere bildikleri cümleler ağızlarından çıkıyordu. Yönetmenin de eklemeleriyle sahne ilerliyordu. 

Ender ve Kaya'nın tartışması gittikçe ilerliyordu. 3-4 dakikalık sahne sanki 3-4 saatmiş gibi ilerliyordu. Barış, Şevval'in kıyafetinden gözlerini alamıyordu... Etrafında onlarca insanın olmasına rağmen çok dalmışlardı. Ve sonunda sahnenin can alıcı noktasına gelebilmişlerdi.

"Gitme demeyecek misin?" Şevval'in sözüyle Barış arkasını döndü. Şevval elini yatağın başlığına doladı. Barış yavaş yavaş yaklaştıkça ikisinin de kalp atışları hızlanıyordu.

"Demeyeceğim." Barış'ın fazla yakınına geldiğini fark eden Şevval kafasını farklı yönlere çevirdi, yönetmenin de eklemesiyle zar zor 'iyi' kelimesini ağzından çıkarabildi. Barış kaşlarını hafif çatıp sahneyi bozmamak için daha da ilerledi. Şevval kafasını yavaşça kaldırıp tekrar yüzüne baktı. 

"Ben artık Yiğit için değil, benim için kalmanı istiyorum" demesiyle Şevval hafif gülümsemeyle düzeldi. Gözleri hep oynuyordu birbirlerinin yüzlerinde, bir türlü birbirlerinin gözlerine bakamıyorlardı. 

"Bu evden gitmeni istemiyorum Ender." Şevval'in gülümsemesi büyürken kafasını eğip yeniden kaldırdı ve bir kez daha baktı. Sahnede farklı garip bir şeyler vardı. Oynamaya devam etti.

"Ben de istemiyorum." Barış yavaşça Şevval'in elini tuttu. 42. Bölümde çektiklerine benzerdi, hatta daha normal bir sahneydi. O gün de her şey farklı gibiydi ama bugün olanların tarifi yok gibiydi... Birbirlerine baktılar tekrardan... Barış alnını yavaşça Şevval'in alnına dayadı. Kamera yavaş ilerlemeye başlamıştı. Dudakları birbirlerine yaklaşıyordu.

Ve... dudakları birbirlerini buldu. Bir kaç saniye öyle kaldılar, dudakları birbirlerinden ayrılmıyordu, ayrılamıyordu.. Yönetmenin talimatıyla yavaşça hareket etmeye başladıklarında bir ses geldi.

"Kestik!"

Kameralar kapandı, sahne ışıkları söndü... Artık Ender ve Kaya gitmiş, Şevval ve Barış gelmişti.

Ama onlar için öyle değildi. Ya da bunu kabul etmek istememişlerdi...

Çünkü öpüşmeye devam ediyorlardı.

///

Sadece hayal etmek bile beni bayıltıyorken yazmak çok farklı oldu... hiç iyi değilim, gerçekten. Aslında ben sonun pek de benim hayalim olan ya da uydurma olmadığını biliyorum ama bunla da başlamış olayım dedim...

Aklımda bir sürü sahne var, bir sürü hayalim, rüyam var.... Ama ben gözlerinin parıltısında bile takılı kalıyorum. ŞevBar benim bataklığım ve ben bunu kitaba çevirdim...

Sizi seviyorum şanssız fandomum benim...  ♡

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 01, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Benzemez Kimse Sana | ŞevBarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin