Dışarı baktıklarında o büyük sesin bir silah sesi olduğu anlaşıldı. Yaşlı bir adam elimde silahla:
–çiftliğimde ne arıyorsunuz ? Hemen burayı terk edin!
Anıl:
– çok özür dileriz çiftliğin sizin olduğunu bilmiyorduk
Yaşlı adam:
–iyi, öğrendiniz şimdi gidin
Azra:
– A-ama biz bu saatte nereye gideriz ki ? Lütfen sabaha kadar izin verin bize
Yaşlı adam:
– peki yarın saat 3'e kadar gitmiş olun. Gelip kontrol edeceğim
Yaşlı adam gidince çağresizce içeri girdiler.
Melis:
–Peki biz ne yapacağız? Nerdeyse bitiriyorduk
Anıl:
–18 yıldır burada yaşıyorum ve 18 yıldır bu çiftlik boş. Bizim ihtiyacımız olunca mı geleceği tuttu sahibinin...
Ege:
–gençler böyle tartışarak olayı çözemeyiz, bir şey düşünmemiz lazım.
Eurus:
–Ege haklı, en azından portalın nerde tamamlanacağını konuşalım
Sıla:
– garajı olan birinde devam ettirebiliriz. Ve ben ablamla yaşıyorum bende kalabilirsin.
Eurus:
– çok teşekkürler, peki kimin garajı var ki?Ege ve melis elini kaldırdı
Ege:
– Melis'in babasının arabası var bizim garaj boş bizde yapalım portalı. Şimdi götürelim gece gece kimse görmez sabahta herkes evlerine dağılır, zaten bu çiftlikte bu şekilde yaşanmazdı.Portalı gizli gizli Ege'nin garajına götürdüler ve sabah çiftlikte bıraktıkları eşyaları toplayıp çıktılar
Eurus:
–Sıla, ablana bir şey anlatmayacağız değil mi? Çünkü fazla kişi öğrenirse sıkıntı çıkabilir
Sıla:
–Merak etme lisede değişim öğrencisi olduğunu söyleyeceğim.
Eurus:
–Ege, eğer ailen portalı görürse ne diyeceğiz?
Ege:
–işte orasını bilmiyorum, kapıyı kilitli tutmaya çalışırız herhalde.İlk önce Sıla'nın evine gidip çiftlik için aldıkları birkaç eşyayı götürdüler. Sonra portalı bitirmek için hızlıca garaja gittiler kısa süre içinde bitirdiler ve sadece portalı açmak kaldı
Eurus:
–İşte bitti biraz zorlu oldu ama.
Ege:
–Evet zorlu oldu, EE ne zaman başlatacağız?
Eurus:
– Şimdi değil, size gösterdiğim bir alet vardı hatırladınız mı?
Melis:
–Köstekli saate benzeyen mi?
Eurus:
–Evet, Onu tamir etmemiz gerek yoksa burada yaptığımız portal Güney Afrika'ya gittiğimizde işe yaramaz.
Azra:
–gittiğimizde derken?
Eurus:
–Siz gelmezseniz ben tek başıma yapamam ben buraya hiç yalnız gelmedim yardıma ihtiyacım olacak.
Ege:
–portalı yapıyoruz ya, arkadaşlarını da çağır gelsinler
Eurus:
–sorun şu ki biz bu portalları sadece bir kere kullanabiriz kısa devre yapar sadece bu küçük alet uzun süre gider.
Anıl:
–Neden ki? Portalla bir şehirden diğerine gitmek yerine, bir boyuttan diğerine geçtiğimiz için mi?
Eurus:
–Aynen, bir boyuta geçmek için portal, çok fazla çalışır. Ve biz bunu önleyebilecek bir şey yapamadık daha.
Ege:
– peki bu portal kısa devre yaptığında patlamaz değil mi? Çünkü evimin tam altında da.
Eurus:
–Hayır merak etme, zaten o aleti yaptığımızda o büyük portal bizim yanımıza, yani Güney Afrika'ya gönderecek.
Sıla:
–Yani sandığımız gibi o aletle değilde oraya gönderdiği portalla döneceksin.
Eurus:
–Evet.
Ege:
–bir şey diyeceğim, bu aletin bir adı yok mu ?
Eurus:
–biz bu alete 216 diyoruz o gün siz anlayabilin diye öyle demiştimÇocuklar tüm sorularına yanıt bulduklarına göre 216'yı tamir etmeye başladılar bir kaç malzemenin eksik olduğunu gördüler ''hava almış oluruz'' diyerek garajı kilitleyip çıktılar.
Biraz cıvata motor yağı ve küçük çivi aldılar çok geçmeden eve gelmişlerdi. İçeri girdiklerinde karşılaştıkları manzara hiçte güzel değildi. Biri kilidi kırmış ve içeriyi dağıtmıştı. Portal'ı parçalamışlar ve içerideki masa ve sandalyeyi kırmışlardı.
Eurus:
– B-bunu kim yapmış olabilir?
Ege:
–Babam..
Eurus:
– Ama neden? bunu yapabilecek bir adam olduğunu sanmıyorum sonuçta senin baban.
Ege sinirli ve üzgün bir şekilde cevap verdi
Ege:
– EVET SONUÇTA BENİM BABAM... Benim babam alkolik. Beni sevmez, anlamı sevmez,... Annemi sevmez -di. Neden sevmezdi dedim biliyor musun? Çünkü annemi döve döve öldürdü... Sen hiç annenin kanlı ve cansız bedenini yerde uzanırken gördün mü? Ben gördüm. Mutlu gibi yapıyorum çünkü bu psikolojiyi ancak böyle devirebiliyorum..Ege yere çöktü ve ağlamaya başladı ne kadar kötü zamanlar geçirdiğini öğrenen Eurus'un gözü yaşlandı
Eurus:
–Ç-çok özür dilerim b-ben bilmiyordum, gerçekten
Ege:
–ben özür dilerim babamın böyle bir şey yapacağını düşünmeliydimHerkes hızlı hızlı garajı toplamaya çalışırken ege babasıyla tartışıyordu. Sesleri her yerde yankılanıyordu. Ege ha bire benim yüzümden diye bağırıyordu.. Çocuklar portala mı yoksa Ege'ye mi üzüleceklerini şaşırdılar.
İçeriyi toplamayı bitirmişlerdi. Ege bitkin bir halde garaja geldi herkesten özür dileyip koltuğa çöktü. O gün çocuklar portalı düşünmediler bile belki de Ege'nin üzüntüsünü paylaşmak istediler kim bilir.
Akşam herkes evine dağıldı. Ege evde kalmak istemiyordu bu yüzden Anılda kalacaktı. Zaten çoğunlukla sokaklarda ya da arkadaşlarında kalıyordu. Bugün çok üzgün olduğu için Anıl'ın gönlü razı gelmedi ve onda kalması için zorladı.
Eurus ve sıla eve girdiklerinde hemen yattılar sabah Anıl'ın evine kahvaltıya gideceklerdi. Dinç olmaları lazımdı çünkü kahvaltıdan sonra portalı düzeltmek için yer arayacaklardı.
Sabah olmuştu ikisi de kalkıp hazırlandılar ve yola koyuldular oraya gittiklerinde Ege'nin neşeliydi, dünkü halinden eser kalmamıştı herkes mutluydu
Eurus:
–ergenleri anlamıyorum, daha dün hepiniz üzgündünüz
Ege:
–bana bir gün üzülmek yeter doğama tersGülüştüler ve kahvaltı etmeye devam ettiler.
Kahvaltılarını yaptıktan sonra portal için yer arayışına tekrardan başladılar. Sanki bir kısır döngünün içindeydiler, her şeye tekrardan başlamak zorundaydılar.
Kasabada gizli bir şekilde portal yapmak için hiç bir yer kalmamıştı. Son çareyi bir esnafla konuşup geceleri dükkan kapandıktan sonra portalı yapmaya başlayacaklardır. Ama güven verecek kaç kişi vardı ki?
Ege:
–Bu sefer bana bakmayın, en son yer bulduğunda tüm emeğimiz gitmişti.
Melis:
–hak veriyorum, ege bulmasın.
Anıl:
–bizim mahallede ''deli fadıl'' diye bir borucu var. O biraz.. Delidir ama iyi biridir, yani herkes ona deli diyor, birine bir şey söylese bile kimse inanmaz
Ege:
–güzel fikir ama bize kızarsa?
Anıl:
–kızmaz, herkese kızar bana kızmaz
Ege:
–Neden sen VİP'li misin?
Anıl:
–hayır tabi ki beni seviyor,uzaktan akrabamız olur.Üzerlerindeki yorgunluğu attıktan sonra hemen deli fadıl'ın yanına gittiler. Dükkanını daha açmamıştı,onlar da biraz yanda ki kahvede birer çay içtiler. Deli fadılın geldiğini gördüler ve hemen koşup yanına gittiler.
Anıl:
–fadıl amca nasılsın?
Deli fadıl:
–iyiyim evlat sen nasılsın -çocukları göstererek- bu zoptirikleri neden taktın peşine?
Ege:
–ayıp oluyor ama amca zoptirik falan..
Anıl:
– -boğazını temizleyerek egeyi susturdu- Amcacığım, sana bir şey danışmak istiyoruz iznin var mı?
Deli fadıl:
– var tabii olmaz mı, ama sadece sen
Anıl ve deli fadıl içeriyi girip kapıyı kapattılar, içeriden 15-20 dakikadır çıkmadılar. Ege dayanamayıp kapıyı çalmaya gitti ve tam o sırada kapıyı açtılar, Anıl çıktı, yüzü bu iş tamamdır der gibiydi ama bizimkiler yine de tedirgindi. Sonuçta kim buna izin verir ki?
Ege:
–Anıl meraktan çatlatma adamı hadi konuş ne dedi bizim fadıl?
Anıl:
– Adam manyak, kabul ediyor ama teyzesinin yanına gitme şartıyla
Ege:
–tamam Güney Afrika'ya giderken atarız onu da... Nerde oturuyor teyzesi
Anıl:
–Ege adamın teyzesi öldü...
Ege:
–Çok özür diliyorum ama ben katil olamam.
Anıl:
–öf ege saçmalama, düşünün adamı nasıl ikna ederiz.
Ege:
–bence, fadıl amcaya bir şey söylemeyeceğiz işimiz bitince söyleriz öyle bir şey olmadığını
Azra:
–bence de sonuçta şunu bitirelim gideceğiz .
Sıla:
–sorun çözüldüyse. Yapmaya başlayalım. Anıl, haber mi veriyorsun ne yapıyorsan yap çok uzadı bu iş, zaten en fazla 1-2 gün duracağız, sonra gideceğiz. Kalmasına da bir şey demez bence üstünü örtersek görmez temizlik yapmıyor dükkanda.
Anıl:
–haklısınız, ben gidip haber vereyim akşam gelip taşırız.Gece yarısı buluşup makineyi taşımaya gittiler. Zar zor portalı dükkana taşıdılar ve başladılar. her akşam gelip sabaha kadar portalı tamir ettiler. Üç gün sonra portalı tamamen bitirdiler. Artık tek sorunları vardı, Güney Afrika'ya nasıl gidecekleri....
![](https://img.wattpad.com/cover/254118407-288-k875237.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eurus
Science Fictionboyutlar arası geçitin yırtılması sonucu dünyaya düşen Eurus (yuros),kendi boyutuna geçmek için türlü yollar denemeye başlar...