.OBSESİF AŞK.
.maknae line.
[Obsesif kompulsif bozukluk (OKB), insanların obsesyon adı verilen sürekli tekrar eden düşüncelere sahip olması ve bu düşüncenin kendisini rahatsız etmesinden ötürü, genellikle rahatlamak amacıyla ritüel veya kompulsiyon adı verilen sürekli tekrar eden davranışlarda bulunmasıyla karakterize bir durumdur.]
Olay: Kelebekler'den (yani o rüya gibi güzel geçen sevgililik günlerinden) sonra sırlar, duygular, sadece gözyaşları, kederler ve aldatmalar vardı. İkisi de birbirlerine zarar veriyordu ama birbirlerini seviyorlardı. İlişkilerinin ne tür olduğunu biliyorlardı. Ama her şeyin bir sonu vardır. Her ikisi de arasındaki bu kadar kavga, tartışma ve aldatmalardan yavaş yavaş yoruldular. Herkesin kendi yoluna gitmesinin zamanı gelmişti.
.SUNOO.
Dürüst olmak gerekirse, birbirinizle konuşmuyordunuz bile. Sadece yatak arkadaşı (birlikte uyuduğunuz için, yanlış anlamayın) gibi görünüyordunuz ve erkek arkadaş kelimesi sizin için basit bir başlıkmış gibi görünüyordu.
Günleri konuşmadan geçirebilirdiniz, ki diğer insanların yanındayken senden kaçmasının basit bir nedeni buydu. Seni başkaları için yalnız bırakmasından bıktın. Ama bir süre sonra sen de aynısını yapmaya başladın.
Evinde çok sessizlik vardı, iğrençti.
Her biri bir koltukta oturmuş telefonuna bakıyordu ve sen de sessizce ona bakıyordun. Ta ki sen onu buzda bırakarak kırmaya karar verene kadar ama en iyisinin bu olduğunu biliyordun.
"Bunu bitirmeliyiz." aşağı bakarak demiştin.
"Ben de öyle düşünüyorum." odadan elinde bir bavulla dönerken sessizce sana bakmadan söyledi.
"Yarın eşyalarımı alması için birini göndereceğim." gitmeden önce söyledin ve kapıdan geçmeden önce ona baktın.
"Ve şimdiye kadar yaşadığımız o anlar için teşekkür ederim." bu sefer gitmiştin, sonsuza dek.
İkinizin de hisleri hiçbir zaman net değildi. Sadece kafanız karışıktı. Bunun sonucunda kelebeklerden sonra ayrılmalar oldu.
◇◇◇
.JUNGWON.
Onunla neden çıkmayı kabul ettiğini bile bilmiyordun. Hepsi kırık bir illüzyondu.
İdolün ve aktrisin olarak yoğun gündemlerinden dolayı hiçbir şeye zaman yoktu.
Başlangıçta ikinizin de kıskançlıkları vardı çünkü her zaman erkekler ve kadınlarla çevriliydiniz.
Durum yavaş yavaş daha kötüye gidiyordu. Artık basit kıskançlıklar değildi, gerçekten hasta bir kıskançlıktı ve ikiniz de daha fazla dayanamıyordunuz. Bardağı taşıran damla senin çalışmalarından biri içindi, henüz çekmeye başlamamıştın, yapmak üzereydin ve belli ki diziyi çekmek için ne yapman gerektiğini görmüştü.
Kavgalarınızdan biriydi, ikiniz de birbirinize zarar verdiniz, ta ki onlardan birinde o kadar sinirlendiniz ki ne yaptığının farkındayken, ona sadece bir mesaj yolladın, ilişkinin yürümeyeceğini söyleyip eşyalarını almak için birini göndermek için mesaj yazdın.
Artık ilişkiniz devam edemiyordu. Sadece kavgalar vardı. İkisi de birbirlerini sevmeye zorluyordu. Bir ilişkide güven ya da aşk yoksa bu bir ilişki değil.
◇◇◇
.Nİ-Kİ.
İkiniz de gençtiniz. Hayatta her şeyi denemek zorunda olduğunuzu hissediyordunuz. Ama her zaman doğru bir yol vardır ve ikinizde onu seçmemiştiniz.
Sunghoon'un da açık bir ilişki yaşamaya karar verdiği gibi başka şeyler denemeye karar vermiştiniz, başka eller, başka dudaklar.
Birçok kez kıskançlıktan kavga ederdiniz. İkiniz de onları ne kadar isteseniz de sahip olamayacağınızı bilirdiniz.
Neyse ki hiç fiziksel bir kavga olmadı ama bu kadar tartışmaktan sıkılmıştınız.
İkiniz de yalnız kalmaktan korkuyordunuz. Birbirinizi sadece affettiğinizde aşıktınız.
Belki de sadece yatak arkadaşı olmak için yaratılmıştınız. Ya da belki de bunun için bile değil.
İlişkinizin bitmediğini biliyordunuz, bu yüzden bitirmeye karar verdiniz. Hikayelerde söyledikleri gibi her şeyin mutlu sonunu göremeyecektiniz.
Kendi yoluna giren herkes ne olacağını bilmiyordu ama yine de seveceklerini ve sevileceklerini hissettiklerinden eminlerdi. Her şeyden sonra ikisinin de genç bir geleceği var.
◇◇◇
:'(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙴𝙽𝙷𝚈𝙿𝙴𝙽 𝚁𝙴𝙰𝙲𝚃𝙸̇𝙾𝙽𝚂 | 𝚃𝙴𝙿𝙺𝙸̇𝙻𝙴𝚁
RandomÇeviri + kendi cümlelerim Yazılan metinleri çeviriyorum, kendi yazdığım tepkiler değildir.