Sevgililer Günü Özel Bölüm <3

672 18 2
                                    

Bölüm sevgililer günü özel bölümüdür. Daha biz hikayede buraya gelemediğimiz için şimdilik böyle. Önceki bölümler daha sonra gelecek. İleri sarılmıştır. Sevgililer gününüz kutlu olsun. Bölüm ithafı @muberragalata. multide Berk'in Damla'ya aldığı hediye var. Ama litfen hemen bakmayın bölümün sonuna kadar okuyun sonra bakın.

-Sap yazarınızdan sevgilerle-

Berke'nin ağzından

"Benimle çıkar mısın?"

Cem önüne gelen sarışın kızada aynı soruyu sorunca kız ona suda yaşayan örümcek görmüş gibi bir bakış attı. Kız arkasına bile bakmadan yürümeye devam etti. Bizim yavşak bu sefer kızıl saçlı alt sınıflardan bir kızın koluna girerek kendine çekti.

"Güzellik biliyorsun bugün sevgililer günü ve bu yakışılı çocuk sap!"

Cem böyle salak salak ve birazda yavşakça konuştukça kız birazcık eriyordu. Zaten o suratında ki aptal sırıtıştan bahsetmiyordum bile. O iki dangalak hala aynı şekilde konuşurken bende sevimli koalamı arıyordum. Evet ona taktığım yeni lakaptı bu. O benim sevimli koalamdı. Çünkü hem yapışkandı hem de sevimliydi.

"Benimle çıkar mısınız kutsal varlık?"

Gözlerimi devirdim. Bu çocuk cidden maldı. Bir kızla bu şekilde ancak arkadaş olabilirlerdi. Ama o bunun farkında değildi.

Kızıl çıtır dudaklarını büzerek bakışlarını yerde diz çökmüş Cem'e zavallı gibi bakmaya başlamıştı. Kız cidden çıtırdı. Birde kızıl olunca uçkuruna düşkün erkekler iyice azgınlaşıyordu.

"Olmaz Cem."

Cem aniden ayağa fırladı ve kızın elini ittirdi.

"Kızıl orospu seni!" diye bağırıp kızı orada bıraktı ve yanıma geldi.

"Amına koyim bu senede mi ya? Bu senede mi?"

Kantinin girişinde sevimli koalamı görünce Cem'i siktir edip Damla'nın yanına uçtum. Ellerimi bana arkası dönük sarışınımın arkadan beline doladım ve boynuna öpücüklerimi arsızca sıralamaya başladım. Huylandığı için kıkırdayınca öpücüklerimi boynundan alıp omuzlarına bıraktım. Bir anda benden ayrılıp önüne döndü ve ellerimi tuttu. O güzel gülümsemesiyle gözlerime bakınca ister istemez bende gülümsedim.

"Aşkım?"

"Efendim kleopatram?"

"Çikolatalı kekim?"

"Efendim sevimli koalam?"

"Muzlu pastam?"

"Ne var lan ne?"

Ani sinirlenmem üzerine kaşalarını çatıp ellerimi ittirdi.

"Öküzsün öküz öküz!"

"Ama zorladın Damla ne yapiyim."

"Tamam tamam neyse ya of. Diyeceğimide unuttum zaten."

Bedenlerimizi birleştirip ellerimle yüzünü avuçlarımın arasına aldım ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.

"Bu akşam bizdeyiz."

Ona bunu sorma gereği duymamıştım. Çünkü sorsamda sormasamda kabul etmek zorundaydı.

Gülümseyip kafasını salladı.

"Ben şimdi gidiyorum tamam mı? Akşam seni okuşdan alıp evine bırakıcam. Sonrada alıp tekrar bize götürücem tamam mı?"

MİNİBÜSTEKİ YAKIŞIKLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin