Kahvaltı mızı yapınca evden çıktık ve okulla doğru yürümeye başladık. Okul ile arasında çok fazla mesafe yoktu en fazla 10 dakika sürüyordu. Ben en önde ilerliyordum. Arkamı döndüm ve bu halimize güldüm ve önüme geri döndüm. Sürü gibi ilerliyorduk. Ne sürüsü olabilir. Ördek evet ördek sürüsü.
Yanıma gelen jimin ile ona baktım. O önüne bakıyordu ben ise ona. Çok yakışıklıydı. Fazlasıyla, bu yakışıklılık fazla kalbim dayanmıyor.
"Bakmaya doyamadın."
"Ha?!"
"Sende dayanamadın yakışıklılığıma, olur öyle bende bazen aynanın karşısına geçince bakmaya doyamıyorum."
"Jimin bey lütfen egonuzu kapatırmısınız"
"Ego? Yok asla"
"Jimin egon yüzünden konuşamıyoruz"
"Tamam Rosé hanım."
Güldüm ve önüme döndüm. Ama haklı yani yakışıklı jojuk. Birde egosu olmasa bal dök yala. Ne diyon Rosé ya resmen yavşadın çoçuğa.
"Chanyeol"
"Ne?"
"Geçen gün ben dans salonun da çıkınça o girdi ya."
"Evet"
"Ne dedi sana?"
"Seni ilgilendirmez"
"Ne demek beni ilgilendirmez!"
"Hemen kızmak zorundamısın!?"
"Rosé, Chanyeol sana ne dedi?"
"Söylemek zorunda değilim, siz bana hiçbir şey söylemiyorsunuz. Bende söylemicem."
"Tamam, söyleme. Ama o Chanyeol sana birşey yaparsa-"
"JİMİN!!!!"
Birisinin bağırması ile arkamı döndüm. Jimin inde dönmesi ile Dahyun un jimin in kuçağına altlaması bir olmuştu. Dur ne hani bu kız gitmişti. Ama ben lisedeki son senemi bu gıcık dahyun ile geçiremem ki.
"Aşkım seni çok özledim."
"Dahyun biz sevgili değiliz"
"Olmıyacamızı kim söyledi aşkım."
Hala aşkım diyor ya. Yumruğu yüzüne geçirirsem görürsün aşkımı. Jimin bana baktı ve tekrardan Dahyun a döndü.
"Haklısı, bugün okuldan sonra birşeyler yapalım."
"NE?!"
"YAŞASIN!"
Jimin e baktım tepkisiz birşekilde bana bakıyordu. Sinirli birşekilde ordan ayrıldım ve hızlı birşekilde yürüyerek okula doğru ilerledim.
"ROSÉ!"
Arkama döndüm ve koşarak buraya gelen jennie unniem e baktım. Yanıma gelince koluma girdi ve yürümeye başladı.
"İyimisin Rosém?"
"İyiyim jen"
"Emin misin?"
Aklıma gelen şeyle kıkırdamaya başladım.
"Emin değil, Rosé yim"
"Ahh jin oppa ile çok takılma"
"Ama bunu sabah bana jisoo unniem söyledi."
"Böyle olucağı belliydi."
Okula gelince kapıdan girdik ve sınıfa doğru ilerledik. Sınıfın önüne gelince jennie unniem in yanağına küçük bir öpücük bıraktım ve sınıfa girdim.
Sırama oturunca yanıma Chanyeol geldi ve yanıma oturdu.
"Kararın ne?"
Ne diyeçeğimi bilmiyordum. Evet mi demeliydim yoksa hayır mı? Gördüğüm şey ile kaşlarım çatılmıştı. Jimin ve Dahyun sarılıyor ve jimin Dahyun un yanağına öpücük bırakıyordu. Jimin kızgın birşekilde bana baktı ve sınıfına girdi.
"Evet"
"Kabul ediyormusun"
"Evet, artık sevgiliyiz."
Chanyeol yanağıma küçük bir öpücük bıraktı ve "görüşürüz sevgilim" diyerek sınıftan çıktı.
5 dakika sonra içeri lisa girdi ve yanıma oturdu. Birbirimize gülümsedik ve kitaplarımızı çıkardık.
Sıkıcı bir dersin ardından kafamı sıraya gömdüm. Lisa saçlarımı okşadı.
"Hadi çikolatalı süt almaya gidelim."
Kafamı sıradan kaldırdım ve "olur" dedim. Tam yerimden kalkaçakken duyduğum ses ile tekrardan yerime oturdum.
"OTUR!!"
Önde jisoo unniem arkasında da jennie ve Erkekler vardı. En arkada da jimin. Sıranın yanına gelince hepsi sert birşekilde bana baktı ve jisoo unniem konuştu.
"Ne yaptın sen?!"
"Ne yapmışım unnie?"
Bunu çok bilmiş bir tavırla söylemiş olabilirim.
"Nemi yapmışsın! Nasıl Chanyeol ile sevgili olursun?! " jm
"Bilmem, berkide "
"Ne?" jm
"Berkide aşık olmuşum dur."
Yerimden kalktım ve sınıftan çıktım. Herkez Chanyeol ve beni konuşuyordu. Bana doğru gelen Chanyeol a baktım. Arkamı döndüğümde bizimkiler vardı. Koşarak gittim ve Chanyeol a sarıldım.
Berkide bu oyunun içinde bende olmalıydım. Bende istediğim şekilde oynarım.
&
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
