Kraliçe

-KRALİÇE-1.bölüm:yeni başlangıçlar

Ormanın çıkışına doğru sakince yürürken bir yandan da yeni bir başlangıca hazırlanıyordum. Gerçekten heyecanlıydım, yeni insanlar, yeni bir hayat ve tabiki yepyeni bir isim. Ancak değişimiyecek tek birşey vardı... ben. Özümde yine bendim ne yaparsam yapayım, ne kadar kaçarsam kaçayım ben yine bendim. Çıplak ayaklarımla ıslak çimenlerde yürürken bir yandan da saçlarımı uçuşturarak ilerleyen rüzgar beni mutlu ediyordu. Hafif gülümseyerek bazen ağaçlara dokunup onları üyeniliyor ve canlanmalarına yardımcı oluyordum. Gerçekten güçlüydüm bunu biliyordum ve buna olan güvenimle beraber kendimden daha da emin hareket ediyordum. Ağaçlar gittikçe seyrekleşmeye başladığında ormanın çıkışına geldiğimi anlamıştım. Ormanın tam çıkışında durdum ve önümdeki heybetli şatoya baktım. Gerçekten göz alıcıydı. Hogwarts...yuvam. Gerçekten bu yer sadece bir okul değildi hiç kimse için sadece bir okul olamazdı bu güzellik ve samimiyet beni büyülemişti.

Rüzgar saçlarımda dolaşırken duyduğum kıkırtı beni kendime getirmişti. Aureole benim tatlı arkadaşım. Her elementin bir temsilcisi vardır. İnsanların işlerine karışmazlar ve genelde hiç kimseye gözükmezler. Bende aslında bir istisnayım doğa onlarla benim ortak noktamızdı bu şekilde tanışmıştık o zamandan beride arada gelir o tatlı çocuksu kıkırtısıyla varlığını bildirip gider. Her element taşıyıcısının bir ismi ve bir görünüşleri vardır mesela havanın temsilcisi Aureole küçük bir kız çocuğu ve oyun oynamaya bayılır. Ortama hemen uyum sağlar ve çok eğlencelidir yani aslında elementlerinin özelliklerini taşıyorlar diyebiliriz sanırım. Her zaman dolanırlar dünyanın her bir köşesinde gezinirler ve arada değerli gördükleri kişilere küçük bir işaret verirler tabi çoğu kişi bunları fark etmez sadece en dikkatliler ve kulak verenler onları fark eder.

Düşüncelerimden sıyrılıp hemen yürümeye devam ettim yürürken de bir el hareketiyle kıyafetimi ayarlayıp beğendiğim bir kıyafet yarattım. Dakik adımlarla yürüyerek bahçeden Hogwarts'a girdim. Koridorların hepsi boş demek ki bina seçimleri yapılıyor diyerek adımlarımı büyük salona çevirdim. 2 büyük kapının önüne gelince hafif bir el haretiyle iki kapıyı da açtım ve yavaş ancak asil adımlarla 1.sınıfların arkasına doğru yürümeye başladım.Herkes ilk önce şaşkınlıktan susmuş ve sadece izlemişti ancak ben öğretmenler kürsüsüne yaklaştıkça insanların sesleri artmış ve herkes konuşmaya başlamıştı. Dumbledore'un gözlerinden geçen sevinci ve neşeyi görmüş bende hafif bir baş hareketiyle selam vermiştim. Elinde seçmen şapkayı tutan profesör hafifçe öksürmüş ve isimleri okumaya devam etmmişti. Hızlı bir biçimde insanlar binalarına seçilirken bende yukarıdaki pencerelere bakıyordum. Benim döndüğümü çoktan duymuştur diye düşündüm ancak daha yazmamıştı bu bana garip gelmişti. 1.sınıflarla arama koyduğum mesafeden ötürü sırada sadece 2 kişinin kaldığını ancak fark edebilmiştim. O iki kişi de seçilince kürsüye bir kaç adım daha yaklaştım ve Dumbledore'u beklemeye başladım. ''Sevgili öğrenciler yeni okul yılımız için yeni bir öğrencimiz var.Alçina Smith 4.sınıf. Onu evinde hissettirelim lütfen''diyerek sözünü tamamladı ve bu sırada da otururken bana göz kırpmayı unutmadı. Yaşlı bunak diye geçirerek kıkırdadım.Herkes sessizleşmiş ve kim olduğumu anlamaya çalışıyorlardı ancak bu o kadar kolay olmıycaktı.

İsmimin aynı profesör tarafından okunmasıyla kafamı kaldırıp asil adımlarla tabureye oturdum. Ve seçmen şapkayı dinlemeye başladım...

Öncelikle okuduğunuz için çok teşekkür ederim ve daha yeni yazmaya başladım yani eğer önerileriniz olursa veya beğendiğiniz yerler varsa duymaktan mutluluk duyarım. Bu kurgu yaklaşık 2 yıldır kafamda kurduğum ve de hem yazıp hem oynadığım kurgulardan bir tanesi bu nedenle gerçekten büyük planlarım var. Hikaye umarım hoşunuza gitmiştir ayrıca çok yakında yeni bölüm atıcam yani beklemede kalın <3