3/ ZAVALLI

189 24 45
                                    

Rosè'nin solosuda çok güzeldi<3 // Başlık bulamadım çaktırmayın

Mel'den:

"Noluyor burada!" kalın sesle bağırmıştı. Bu Bay Franklin'in sesiydi. Hafif yaşlı bir adamdı. Siyah şaçlıydı ama yaşlılığı yüzünden bazı yerleri beyazlamıştı. Üstünde siyah takım elbisesi vardı. Arkasında ise bir sürü koruma. Beni görünce yanıma doğru gelmeye başladı. Bende o gelirken saldalyeden kalktım.

-"Hoşgeldin Mel"
Elini selamlaşmak için bana doğru uzattı. Uzattığı ele karşılık olarak bende uzattım ve selamlaştım.

-"Gel odama geçelim"
Eliyle odasını işaret etti. Kırışmış yüzünde bir gülümseme vardı.
Etrafa son bir kez baktım. 3 genç dışında kimse bizimle ilgilenmiyordu.

-Olur.

Verdiğim cevapla yürümeye başladık, arkasından onu takip ediyordum. Koridorda ki odaya girdik. Masasına oturdu ve banada oturmamı işaret etti. Oturduğumda konuşmaya başladı.

-"Babanın öldüğünü duydum, senin adına çok üzüldüm."

-Üzülmenize gerek yok.

Sakinliğimi koruyordum ve ciddi cevaplar veriyordum.
Ama bu cevabı vereceğimi tahmin etmiyordu büyük ihtimalle.

-"Anlamadım?"

-Anlamana da gerek yok. Konuya gel. Neden beni çağırdın? Bir içki ısmarlamak için değil ya?

Gülmeye başladı. İki kahkaha attıktan sonra işaret parmağıyla beni işaret edip hızlıca aşağı yukarı sallayarak konuştu.

-"Seni sevmeye başladım."

-Beni herkes sever.

Kendimden emindim. Bu adamdan korkacak değildim.

-"Herneyse sende biliyorsun ki zeki bir kızsın, güzelsin, lidersin, acımasızsın, yeteneklisin, kurnazsın ve -

-Beni övmeyi kesin ve konuya gelin artık.

Bu durumdan şuan ikimizde hızlıca kurtulmak istiyorduk.

-" Yeni bir teklif aldım. Büyük bir iş. Eğer istenileni yaparsak büyük paralar kazanabiliriz."

Gözleri ihtişamla parlıyordu. Eğer bu teklifi kabul edersem büyük risklere girebilirdim. Bu yüzden şuan kabul edemezdim.

-"He? Ne dersin ? Harika olur di mi?"

-Hayır.

-"Ne?"

-Hayır dedim, bu işte yokum.

-"Bak galiba anlamadın çok fazla paradan bahsediyoruz, sen işi yap ikimizde para kazanalım.

Evet dememi bekliyordu. Herşeyi ben yapıcam ama parayı bölüşeğimizi söylüyordu birde.

- Para umrumda değil.

-"Benim umrumda"

- O zaman git kendin öldür BEN YOKUM.

-"Bunu yapmak zorundasın!"

Bana sesini yükseltmişti üstelik bu işi yapmak zorunda olduğumu söylemişti. Sinirleniyordum, zaten gergin bir gün geçirmiştim.

-O lanet sesini kes. Bana bağırmaya haddin yok.

-"Siz şu kadınlar kendinizi herkesten üstün görmeyi kesin. KADINSAN KADINLIĞINI BİL VE ÇENENİ KAPATIP DEDİĞİMİ YAP!"

Kadınlık ne alakaydı bilmiyorum ama bu beni delirtmek için yeterli bir sebepti. Odada koruma yoktu. Öldüremezdim ama acı çektirebilirdim. Eğer bunu yaparsam onunla düşman olucam anlamına geliyordu. Ama biraz eğlence fena olmazdı. Sağ elimde tuttuğum asayı gün yüzüne çıkarttım savunmaya zaman vermeden ben ona saldırdım.

seven devils / tom riddle !ARA VERILDI!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin