I'm Sorry || Çeviri

1.Bölüm

...

Kai evin kapısını çabukça kapatıp merdivenlerden yukarı onun ve eşinin odasına koştu. Kıyafetlerini çabukça çıkarıp duşun altına girdi. Sıcak su boynundan aşağı yuvarlanırken elini boynunun üzerindeki morluğun üzerinde gezdirdi. Kai '' Mide bulandırıcıyım.'' diye düşünürken aklına sekreteri ile ne yaptıkları geldi.

'' Sorunum ne? Kyungsoo beni tatmin etmiyor muydu?''

Kai ilk başlarda kadınlardan hoşlanıyordu ama KyungSoo ile karşılaştıktan sonra her şey değişmişti. Şimdi mutlu bir evliliği ve iki sevimli oğlu vardı.Gözleri kapatıp dışarı nefesini bıraktığında kapının çarpıldığını duydu.

'' Sehun kardeşini derhal bırak !'' karısının bağırdığını duydu.

'' İlk önce Baekhyun başlattı!''.

Kai hızlıca şort giyip çıkardığı takım elbisesini alıp merdivenlerden indi.

'' Düşündüğümden daha erken eve gelmişsin.'' dedi KyungSoo. Kai ona doğru yürüyüp alnına öpücük bıraktı. '' Bu gece toplantı yok.'' derken aynı zamanda oğlunun saçlarını karıştırdı.

'' Bunları yıkamamı ister misin? Çünkü ben-''

'' H-hayır! Ben yaparım. Bu gece çamaşırları ben yıkayacağım,'' Kai hızlı bir şekilde cevap verdiğinde Kyungsoo kafasını yana eğdi.

Daha sonra KyungSoo masayı kurdu ve herkes oturduğu yerde Kai'ye doğru döndü.

'' Tahmin et bakalım bugün ne oldu? '' Kai gözlerini yemekten kaldırıp KyungSoo'ya baktı.

''Ne oldu?''

'' Kris Tao'ya evlenme teklifi etti ve gelecek yıl evleniyorlar!''.

Kai'nin içeceğinin boğazına kaçması yüzünden neredeyse boğuluyordu.

'' Pekala! Zamanlamaları berbat. Çoktan üç tane çocukları yok mu? Zaten bir yere kaçacak değil-''

Konuşmasını Kyungsoo'nun keskin bakışları yüzünden kesti.

''Unuttuğun bir şey var Jongin ( KyungSoo sadece üzgün yada sinirli olduğunda ona böyle seslenirdi.) Evlenmeden önce Sehun'a hamile kaldığımı hatırlıyorum.''.

Kai sadece gülümsedi ve tekrar yemeğe döndü.

O geceden sonra Kai çocukları yataklarına yatırıp çamaşır odasına gitmeye karar verdi. Gömleğin yakasındaki ruj izinin hala orada olduğunu gördüğünde beyaz butonu aşağı ittirdi.

''Bulacak değil ya, zaten buraya çok nadir geliyor.'' Gömleği diğerleri ile birlikte makinaya attığında kafasında bu kelimeler yankılandı.

'' Neden aniden çamaşırlara sinirlendin?''

KyungSoo onu arkasından kavrayınca Kai yerinde sıçradı.

''Biliyor musun?  Bugün bazı nedenlerden dolayı gerçekten çok korktum ve seni aramak istedim ama kendimi durdurdum.''

''Neden korktun?''

Kai yüzünü KyungSoo'ya çevirip sordu.

''Bilmiyorum sadece aninden çok güçlü bir şeyler hissettim.''

Kai, KyungSoo'yu sıkıca tuttu ve saçını öptü.

'' Seni seviyorum. Seni çok seviyorum.''

''Ben de''

KyungSoo telefonunun çaldığını duydu.

''Tao olmalı, sana söylememi istedi. Bu cumartesi düğün partileri var. Çocukları anneme göndereceğim. Yani gidiyoruz.''

Kai bir şeyler demeden önce KyungSoo koşarak merdivenleri çıktı. Kai kaşlarını çatarak çamaşır makinesini izledi.

''Bu ikimiz arasındaki bir sır olsun Suzy, karımın bilmesini istemiyorum.'' Suzy dönüp Kai'ye baktı. '' Bilirsin bazı zamanlar dilim sürçüyor.''

''Kai!''

KyungSoo merdivenlerden aşağı elinde telefonla inince Kai'nin düşünceleri bölündü.

''Telefonda bir kadın var. Adının Suzy olduğunu söyledi.''

Kai'nin kalbi ezildi.KyungSoo telefonu eşine teslim ettiğinde Baekhyun'un ağladığını duydu.

''Kabus görüyor olmalı.''

KyungSoo dışarı çıkınca Kai iç çekerek telefonu kulağına koydu.

''Ne istiyorsun?''

''Neden bana kötü davranıyorsun,sadece patronumun bugünkü seasımızdan sonra nasıl olduğunu bilmek istedim.''

''Bir daha asla beni arama,anladın mı?!'' dedikten sonra aramayı sonlandırdı.

'' Sorun ne bebeğim?'' 3 yaşındaki Baekhyun'un sırtını okşarken sordu KyungSoo.

''H-hiçbir şey, bizim büyük oğlumuz kabus mu görmüş?''dedi Kai Baekhyun'u Kyungsoo'dan alırken. Kai ve Kyungsoo el ele birlikte merdivenlerden yukarı çıktılar. Kai'nin telefonu titredi ama umursamadı.

Biliyordu ki mesaj Suzy'den gelmişti.