Küçük hikayeler

Kripteks'in gizemi

Başta söylemek gerekirse Athena yunan mitolojisine ait olsa da bu hikayede Roma mitolojisinde karşılığı olan 'dır . ve 'ın soyut tanrı ve tanrıça olmasına karşın bu hikayede somutturlar ve hiçbir zaman birbirleri ile tanışmamış olmalarına rağmen gerçek anne ve babası olan ve yerine Athena'nın ailesidirler. Hikayedeki hiçbir şey gerçeğe dayalı olmamakla birlikte bu yazıya ait tek kaynakça 'dır.

Her şey yeni idi . Anlaması gereken şeyler gitgide artıyor ve ne kadar yanıt bulmaya çalışsa da bulamıyordu. Etrafına bakındı . Siyah duvarların arkasında keşfedilmeyi bekleyen bir evren gibi geliyordu ona sade bir oda . Annesi ve babası hayatlarının -daha doğrusu yaşadıkları evrenin- sonuna kadar bu odadaki tek bir şey için uğraşmışlardı . Bunu tek bilen kişi onların tek kızı idi. Athena her geçen gün o odadaki nesneyi ne kadar merak etse de bakamıyordu. Hala ağır geliyordu ona . O daha 16 bininci yaşındaydı . Ailesi paralel evrendeki gezegenlerden biri olan Dünya'nın patlamak üzere olduğunu duyduklarında belirli canlıları kurtarmak için gitmişti . Bir daha da geri dönmemişlerdi. Bunları düşünürken 1 yıldır oturduğu kanepeden kalktı . Mevsimler değişmişti . Ama onun için göz açıp kapayana kadar geçmişti 1 yıl ,insanlar için 1 saatin geçmesi gibi . Dışarıda kimse yoktu yaşadıkları yer olan herkes yasta idi. En azından öyle gözüküyorlardı . Kuzeni aralarından en uyuzu olsa da ona en yardımcı olan kişiydi . Ares'in başkalarının iyiliğini hiçbir zaman düşünmediği göz önüne alınırsa Ares başka bir şeyin peşindeydi belki de geçen sefer alamadığı şeyin...

Flashback"Concordia geç kalıyoruz " çok yüksek olmayan gür bir ses yankılanınca Athena küçük odasından çıkıp aşağıdaki babasına baktı . Athena'nın 10 bininci yaş gününden ertesi gündü. Concordia kızına yaklaştı . "Athena , tatlım biz bir süre Olimpos dışında olacağız , yapmamız gereken birkaç önemli iş var . Sana tek söyleyeceğim kimseyi eve alma bu kuzenlerin olsa bile." Athena tam nedenini soracakken annesi sözünü kesti . "Athena sana nedenini söyleyemem ama bana kimseyi eve almayacağına dair söz verir misin?" . Athena annesinin bu kadar ciddi olmasına alışık değildi ama yine de Concordia'nın her zaman istediği bir şeyin altında sorgulanamayacak derece karışık şeyler olduğunu bilirdi. "Tamam anne söz veriyorum kimseyi almam." Annesi onun saçını okşadı . "Sana bu ismi vermekte hep kararlıydık. Sen zeka tanrıçasısın bunu unutma hiçbir şey sana imkansız değildir " Annesi babasını alarak evden ayrıldı.

Flashback End

O zaman çenesinde olan saçları artık belinde idi . Koyu siyah saçlarının arasında genlerinden gelen altın sarısı saçları da teni ile uyum içindeydi . Kalkıp aynaya baktı . Pek değişmemişti . Sadece normalde olduğundan daha solgun bir teni vardı. Kalktığı yere geri oturdu mavi renkteki camından bakarken Ares'i gördü . Hemen köşeye onun göremeyeceği bir yere geçti . Şuan onun saçma sohpetlerini kaldırabilecek gibi değildi . Tekrar düşünmeye başladı o günü .

FlashbackAnnesinin gitmesi ardından kapı çalmıştı . Kapıdaki kendinden 3 bin yaş büyük Ares idi . Kapıyı açarsa direkt içeri girecekti Ares. Athena ile çok zıtlardı . Ares savaş içinde büyüyen bir tanrı idi . Athena ıse onun aksine barış tanrıçasıydı. Kapıyı açmadan seslendi. "Burada ne arıyorsun Ares? Senin ile birlikte olman gerekmiyor muydu?" Ares kendinden emin bir cevapla "bunun seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum ufaklık." Ares her zaman insanlarla dalga geçmeyi seven biriydi . Dalga geçilecek bir yönleri olmasa da yapardı."Bana ufaklık diyemezsin Ares aramızda sadece 3 bin yaş var!" Ares gülerek cevap verdi " Eğer bu kadar az bir yaşsa neden daha erken doğamadın ufaklık?" Beni sinirlendirmekten çok büyük bir zevk alıyordu."Neden geldin?" Ares yanıtladı."Kuzenimi özlemiş olamaz mıyım?" . " ares bunun olamayacağını ikimiz de biliyoruz tekrar soruyorum neden geldin?" . Aldığı cevapla afallamış olan Ares yanıtladı " Sizde bana ait bir şey var o girmene izin verilmeye odada." Bunun sonunun nasıl olacağını biliyordum."Yürü git Ares seninle uğraşamam" . Bir kaç dakika beni ikna etmeye çalışsa da başaramayacağını anlayınca geldiği yönden geri gitti.

Flashback End

Hazırdım . O odaya girecektim . Bana verilen kolyeye baktım . Artı gibiydi ama daha uzun bir akt gövdesi vardı. Bana bunu 11 bininci yaş günümde vermişlerdi . Kolyemi boynumdan çıkardım . Her zaman bu kapıyı açtığını biliyordum ama annem girmememi tembihlemişti . Artık girebilirim . Kolyemi adeta bir anahtar gibi elime aldım ve tapı deliğine oturttum . Kapının arkasındaki her ne ise yüzleşmem gerekiyordu . Belki hiçbir şey çıkmayacaktı . İhtimaller diyarı sonuçta . Odaya girdiğimde tek bir masa ve onunda üstünde bir kutu vardı üçgen plazma gibiydi. Kutuyu açtığımda içinden bir çıktı . Yazmam gereken 6 haneli bir kelime vardı. Çok zorlarsam içindeki sirke şişesi kırılıp papirüs üzerinde yazan notla birlikte papirüsü eritecek ve bana diyecekleri her ne ise hiçbir zaman söyleyemeyecek olacaklardı. 6 haneli bir kelime... Her şey olabilirdi . Bir kitap ismi yada bir isim . Belkide benim ismim olan Athena'dır şifre . Pek inanılır gibi gelmiyor . Bir kripteks bir notu saklamanın en güvenli yoluyken neden kızlarının ismi gibi basit birşey yapsınlar ki. Bana babam tarafından yapılan dövmeyi hatırladım"Tipota" idi. Her zaman teşekkür etmesini bilen kibar biri ol diye yapmışlardı . Denemekten zarar gelmezdi. O dövmenin sırtımda ollduğunu bilen tek kişiydim . Daha doğrusu yaşayan tek kişi...Elimdeki Kripteksi fazla sarsmamaya çalışarak yazıyı yazdım . Hafifçe bir çıt sesi geldi . Lütfen şişeyi kırmış olmayayım lütfen . Baktığımda elimde herhangi bir ıslaklık yoktu . yavaşça elimde hareket ettirdiğim kripteksin açılmış olduğunu fark etmem uzun sürmedi .Elimde sargı çeklinde duran nota baktım.Yapmam gereken tek şey artık o notu açmaktı . Notun eski olmadığını hatta mürekkebin yavaş yavaş bozulduğunu dolayısıyla da bu notun çok eski olmadığını da anlamıştım tek seferde. Burguyu açtığımda elimde bir kağıttan daha çok bir resim var gibiydi . Annemin bana öğrettiği bir yazı stiliydi . Her resim baş harfi olan harfi temsil ediyordu . Örneğin elma çizdiyseniz o e harfi anlamına geliyordu . Çözümlemeyi yaptıktan sonra anladığım kelime sorgulattırıcı idi . Yazan tek şey "Çatıda" idi . Çatıya koşar adımlarla çıktım . Toz içinde ve karanlıklı . Bir not bulmuştum.

Sevgili Athena,
Fark ettiğimize göre Kripteks'i çözdün . Senin için gayet basitti . Şuan bu notunn yanında duran sarı sıvı az olsa da bu sıvı bırak bu evreni tüm paralel evrenlerin miyonlarca katından daha önemli . Biz tanrı ve tanrıçalarız . Görevlerimiz insanları korumak. Zamanı geldi . Kıyamet kopalı 1 asır geçti . Artık bu şişeyi Hades'e götürmelisin . Götür ki uyanmayı bekleyen insanlar uyansın ve yeni bir hayata başlasın .

Elime aldığım şişeyi inceledim sarı kahve arasında bir renkteydi sıvı. Şişe ise ince ve sivri uçlu mantar tıpayla kapatılmış bir şişeydi. Hades'e doğru yol aldım . Yolda Ares ile 'in oğlu ile karşılaştım. "Nereye gidiyorsun ölmeye mi?" Duyduğum soru ile afalladım . Bizim bu evrende ölümsüz olduğumuzu bilmiyor muydu acaba? . "Deimos biliyor musun aptallığını güzellik ve salaklık tanrısı olan annenden almışsın." Ne dediğimi kavrayamadan uzaklaştım . Deimos korku tanrısıydı. Annesinin zıttı olduğu belliydi. Hades beni görünce şaşırmışa benzemiyordu."Hoşgeldin Athena demek sıvıyı getirdin." Afallamıştım " A-Ama sen nerden biliyorsun" Bana gülerek bakıyordu. Ares'in küçümseyen gülümsemesine benzemiyordu. "Ah be Athena senden beklemezdim ben yeraltı tanrısıyım . Ölüleri canandıracak kişi de benim bunu benden başka kim bilebilir" haklıydı . Elimdeki şişeyi Hadese uzattım . " Hades ya bundan sonra ne olacak ? İnsanlar sıfırlandılar , peki ya biz ? Bizim de mi ölmemiz lazım?" bana bakmıyordu. "Bunu bu kadar erken anlayacağını düşünmemiştim athena . Evet yok olacağız . Bizimde sıfırlanmamız lazım..."

Ecayla tarafında 12.03.2021 tarihinde yazılmıştır

Yazım hatalarını kusur görün fikirlerinizi belirtin .

Sağlıcakla kalın