Y/N : Your Name (Senin Adın)
Tom Riddle slyhterin masasına oturduktan sonra konuşmaya başlarsın ;
İsmi de kendisi gibi ilginçmiş
Peter : Sen bu çocuğa tutulmuşsun.
Y/N : Ha-
Sirius kafasını hızlıca bize döndürdü ;
AĞH !
James : Ne oldu lan
Sirius : kafamı aniden çevirince boynum kitlendi . Bir şey oldu çözün şunu ! Y/N sen büyü biliyorsundur yardım et . Bir şey yapın . Ağh hareket etmiyor .
"Herkes güler"
Sirius : Sende mi Y/N ?
Y/N: Ne bende mi ?
Sirius : Sende mi gülüyorsun ?
Y/N: Evet ?
Sirius ayağa kalkar ; BEN BURADA ACI ÇEKİYORUM SEN GÜLÜYORSUN ! SEN ACI ÇEKTİĞİNDE BEN GÜLMEM! PİSLİK KIZ .
Ayağa kalkarsın ; NE BAĞIRIYORSUN LAN BANA
Sirius sesini biraz daha yüksektir : İSTEDİĞİM GİBİ DAVRANIRIM VE SEN BUNA KARIŞAMAZSIN ! İSTEDİĞİME KÜFÜR EDERİM İSTEDİĞİME BAĞIRIRIM VE BU SENİ İLGİLENDİRMEZ !
"Sirius'a sertçe tekme atarsın"
Sirius : OOWW
"Salondaki herkes güler"
Dumbledore : SESSİZLİK!
James fısıldar; Sessiz demekten başka bir şey bilmiyor mu bu adam ?
James'in arkasında McGonagall bizim konuşmalarımızı dinlerken konuştu Y/N ;
Aaa çatalak canım arkadaşım neden öyle diyorsun ? Bu söylediklerin çok yanlış . Hiç doğru değil .
James : İkisi de aynı anlama geliyor ?
McGonagall'ı fark eden Sirius devam etti ;
Profesör Dumbledore ile böyle düşünmemelisin sevgili arkadaşım . O çok zeki , akıllı , bilgili, dâhi -
James : Dördü de aynı anlama geliyor ?
Sirius : Her neyse Dumbledore çok zeki , akıllı , bilgili , dâhi -
..........
Sirius : ımm zeki , akıllı , bilgili , dâhi
..........
Sirius : Başka ne vardı ?
Peter : .......
Remus : .......
James : .........
Y/N : Yaşlı .
Yüzümüze tükürüp kafa göz dalmak isteyen ve muhtemelen bunu gerçekleştirecek olan mimiksiz çocuk : .......
"Ahh doğru, onun adını öğrendik ama benim taktığım isim daha güzel .
..............
Peki tamam yalan söylemeyeceğim . Çocuk yani Tom Riddle gereğinden fazla karizmatik . Biraz olsun karizmasını çizmek için böyle bir isim taktım."
Sirius : tekrarlıyorum : Hayatımda gördüğüm, tanıdığım en muhteşem insan olan Profesör Dumbledore "bunları söylerken çok hızlı bir şekilde göz kırpıyordu ve bu kendiliğinden , istemsizce oluyordu"
( Şimdi hatırladım evet size bahsetmeyi unutmuşum . Sirius yalan söyleyince genelde hızlı bir şekilde göz kırpmaya başlar . Böyle küçük ufak detaylar işte )
Seneee 1453
Evet o zaman yoktum . Tabi ki çapulcular da yoktu yani umarım.
O zaman seneee ( bla bla bla )
Bir yaz tatili gününü kumsalda güneşin altında geçirirken Sirius yine çapkınlık peşindeydi . Bizi satıp gittikten yaklaşık 3.5 dakika sonra yanında iki kızla geldi . (Evet Sirius kızlardan hoşlanıyor ama bu ufak küçük detayı sonra anlatırım)
Kızlar Sirius'un mide bulandırıcı şakalarına gülüyorlardı .
Oh bu kızlar nasıl bir yokluktaydı ?
Sirius bize döndü ve eli ile beni göstererek konuşmaya başladı ;
İşte bu bahsettiğim kör , dilsiz , sağır ve tatlı amcam Y/N .
Ben şok içinde bakarken Remus , James ve Peter gülmemek için nefes tutma yarışması yapıyorlardı . Sonu iyi bitmedi ... Ama ufak detaylara takılmayın .
Kızların ikisi de bana sarıldı .
Sıska kız : yaa gerçekten çok tatlı . Amcaya hiç benzemiyor yani kız gibi .
Sirius : Evet biz kız doğdu sandık ve hâlâ kız sanıyorduk . Erkek olduğunu öğreneli 10 dakika oldu hâlâ şoktayım. "Bunları söyleyince hızlıca göz kırpmaya başladı ama saklamaya çalışıyordu"
"James artık dayanamayıp kahkaha atarak oradan uzaklaştı"
Sıska kız: Onun neyi var ?
Sirius : ah çok önemli bir şey değil. Zeka sorunları var bir de aşıları tam değil .
Sıska kız : anladım Ted.
Remus : Ted mi ?
Garip gözlüklü kız : Evet ismi Ted değil mi ?
Sirius iç çekti ve konuşmaya başladı ;
Artık gerçeği öğrenme zamanınız geldi dostlarım .
Peter : bi zahmet
Sirius Remus'a ve Peter'e dönüp konuştu ;
Çocuklar benim gerçek adım Ted . Ted mosby . New York'ta şuan için mimar olmaya çalışan ve sürekli en yakın arkadaşlarıyla görüşen onlarla aile gibi olan çok tatlı bir adamım.
Y/N 'nin iç sesi : Yemin ederim bu Aptal !
Sıska kız : Imm bu bana bir diziyi hatırlattı . Hatta aynısı diyebiliriz.
Garip gözlüklü kız : evet evet dizinin ismi dilimin ucunda .
"Bu sırada Sirius saniyede 7 defa göz kırpıyordu . Açıkçası biraz ürkütücüydü ama şuan anlatınca çok komik geliyor. "
Y/N : How I Meet You Mother ?
Sıska kız : Evet kesinlikle -
Garip gözlüklü kız : Sen sağır ve dilsiz değil miydin ?
Y/N : Saçın cidden çok kötü .
Sıska (Aptal) kız : Ve kör ?
Y/N : Sen bana bir baksana ! Bu kadar güzel bir kızın amcaya benzer bir hâlimi var ?
Sıska (aptal) kız : Sen kendine kız mı diyorsun ?
Y/N : Ovv sanırım sağır olan sensin
Bu sırada Sirius göz kırpma rekorunu kırıyordu . Saniyede 12 defa !
Sirius : Aa hadi kızlar bu ufak küçük minnacık detaylara takılmayalım "Kolunu kızların omzuna atar"
Garip gözlüklü kız Sirius'u itip : Hâlâ göz kırpıyorsun ?! "Tokat atıp gider"
Açıkçası bu garip gözlüklü kızı bir yerde daha görmüştüm ama bunu sonra anlatırım
Sıska (ultra aptal) kız : göz kırpıp duruyorsun ve gerçekten rahatsız edici . Kes şunu .
Y/N : Kızım yüzsüz müsün ?
700 kelime hakaret yedin hâlâ buradasın . Bi siktir git !(Aptal kız ) Sirius'un hâlâ göz kırptığını görüp Sirius'a tokat atar ;
SAPIK !
UYUYOR MUSUNUZ 🦍
( Uyurken cevap vermemiyorsanız da bırakın bu işleri abi)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daima "
Fiksi PenggemarMacera peşinde koşan çapulcular genelde Y/N'yi de yanlarına alır ... Bu hikâyede ki karakterler sıradışı ya da olağanüstü görünebilir yeter ki size uygun taraftan bakmayı bilin ;)