heartsease

255 48 22
                                    

Yang Jeongin

Sabah telefona gelen bildirimlerle uyandım. Normalde kimse mesaj atmaz bazen Hyunjinle konuşuyoruz en fazla da Jisung bulusacağımız yerin konumunu atar fakat Jisung şu an sevgilisiyle oynaşıyordur ve buluşmak gibi bir planımız yoktu.

Oflayarak telefonu elime aldım.

hyunjin: günaydın küçük tilki

günaydın!

hyunjin: bir planın var bugün için

evde pineklemek dışında mı?
hayır

hyunjin: idmairsmr
şapşal
o zaman benim dersim bittikten sonra sahilde buluşmak ister misin?

cidden soruyor musun bir de
elbette isterim!

hyunjin: ben sana konum atarım
şimdi derse giriyorum
görüşürüz küçük tilki

bay bay hyung

hyunjin:

  PEKAORAKORKDHYUNJIN BU NE AMK

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

  PEKAORAKORKD
HYUNJIN BU NE AMK

hyunjin: TWITTERDAN BULDUM ODKADKMADKMADKA
Not almam lazım hoca girdi derse
bb

bb

Gülümseyerek yataktan kalktım ve banyoya gittim elimi yüzümü yıkadım. Uzun zamandır Hyunjinle yakındık, kahve olayından sonra baya görüşmüş bende kahve içmiştik. Hyunjin'in evine hiç girmedim ama oldukça merak ediyordum. Neyse diyerek adımlarımı mutfağa çevirdim. Mutfağa girip kendime kahve yaptım ve balkona çıktım. Her şey hakkında düşünmeye başladım ve birden aklıma Hyunjin geldi. Tatlı ve yakışıklı biriydi özellikle gözünün altındaki ben onu oldukça çekici yapıyordu. Daha yeni tanışmamıza rağmen sanki yıllardır arkadaşımmış gibi hissediyordum. Onun yanında rahattım en önemlisi de bu.

Bardakta kalan kahveyi kafama dikdikten sonra banyoya gidip duş aldım. Banyodan çıkıp odama doğru ilerlerken telefonum çalmaya başladı. Odama ilerleyip telefonu elime aldım. Hyunjin görüntülü arıyordu. Başımdaki havluyu omuzlarıma attım ve telefonu açtım.

"Jeongin, ben şimdi çıktım dersten sahile doğru gidiyorum." daha telefon ekranına bakmadığı için beni görmemişti.

"Tamam ben de giyinip gelirim. Konumu atarsın." Sonunda çantasını toplayıp sırtına taktı ve kafasını kameraya çevirdi. Beni üstsüz görünce eli ayağına dolaştı ve yanakları kızardı.

"NIYE ÜSTÜNDE BIR ŞEY YOK!"

"Hyunjin, niye bağırıyorsun? Tam banyodan çıktığımda aradın ben de bekletmeyeyim diye açtım. Sakin ol." deyip göz kırptım. Elini kalbine götürdü. Tanrım çok tatlıydı.

"Of Jeongin kalbime indireceksin." Ellerimi iki yana kaldırdım.

"Çekici olmam benim suçum değil."

"Doğru genlerin çekimiymiş demek ki."

"Ha yani şimdi de sülaleme yürüyorsun."

"Ya bebeğim sen hep böyle yanlış mı anlayacaksın." Dediğine güldüm.

"Hadi kapat giyeneyim ben, sen de konum at. Öptüm." deyip kameraya yaklaşıp dudaklarımı bastırıp geri çekildim ardından şirince el sallayıp kapattım.

Üstümü giyinip anahtarı alıp ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Ardımdan kapıyı çekip telefondan konuma baktım. Yarım saat kadar yürüdükten sonra sahile geldim. Gözlerimle Hyunjin'i ararken arkamdan biri gözlerimi kapattı.

"Ben kimim~" tatlı sesine gülüp ellerimi ellerinin üstüne koydum.

"Hmmm kim ki bu. Bir lama?" Lama dememle ellerini çekip açık olan ağzını eliyle kapattı.

"Ben lama mıyım? Gerçi benzemiyor değilim ama olsun sen sen benim biricik bebek tilkim bana lama dedi..." hareketlerine güldüm ve beline sarıldım.

"Yakışıklı bir lamasın." O da bana sarılıp güldü.

"Sen de tatlı bir tilkisin o zaman." yüzüne bakıp hava üfledim. Yüzünü buruşturup kafasını yukarı kaldırdı.

Onun bu hareketine gülüp soluma doğru kafamı çevirdim. Elini tuttum ve gördüğüm dondurmacıya çekiştirdim.

"Hadi dondurma yiyelim."

"Yiyelim." ikimiz de dondurmalarımızı alıp bir banka oturup yemeye başladık. Benim dondurmama bakıp konuştu.

"Tadına bakim miii?" gülerek ona dondurmamı uzattım yalayıp tadına baktı ardından baş parmağını kaldırıp 'güzel' diye mırıldandı. Bir süre sonra ikimizin de dondurması bittiğinde denize baktım.

"Denize girmek ister misin?" Kafasını kaşıdı.

"Giysimiz yok."

"Ayaklarımızı sokarız."

"Pekala o zaman olur."

Ayakkabıları çıkarıp kenara koyduktan sonra denize ayaklarımızı soktuk. Şu an çok huzurlu hissediyordum. Elimi Hyunjin'in eline uzattım ve ellerimizi birleştirip parmaklarımızı kenetledim. Bana bakıp tebessüm etti. Bir süre birbirimize baktıktan sonra gözlerimi tekrar batmak üzere olan güneşe çevirdim. Kesinlikle şu anda hiç olmadığım kadar huzurluydum bunun sebebiyse hiç şüphesiz Hyunjindi.

Uzunca bir süre daha el ele konuşmadan denizi izledik.

"Oha, Jeongin!! Senin burada ne işin var?" siktir laaan



sonraki bölümün başlığı belli olduğu için burada kesmek zorunda kaldım ama kim olduğunu anlamanız da çok zor olmamıştır diye düşünüyorum

sonraki bölümün başlığı belli olduğu için burada kesmek zorunda kaldım ama kim olduğunu anlamanız da çok zor olmamıştır diye düşünüyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

gece gelen ilhamı sabah gelsin diye zorluyorumdur

night coffee || hyunin √Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin