Klasik Sabah ⛅ (doğum günüm Olduğunu hatırlayan kadar)

51 19 6
                                    

Şu lanet olası alarm sesini duymaktan sıkıldım artık. Her sabah erkenden kalkıp iş için hazırlanmak yorucu bir serüven olamaya başladı.

...

Yatakta uzun bir süre debelendikten sonra kalkma kararı aldım. Günlük rutinlerimi yaptıktan sonra hazırlanmak için aynanın karşısına geçtim. Saçlarımı en sevdiğim modelimi yaptım ve yüzüme krem sürmeyi unutmadım. Ev Arkadaşım Taehyung çoktan yemeği hazırlamış bile. Bu çocuğa bu yüzden bayılıyorum. Hiç bir şey söylemeden ger gün benimle beraber kalkar ve yemek hazırlar. Bunu neden yapıyor bilmiyorum ama çok minnettar oluyorum ona karşı.

Merdivenlerden ayak sesi geliyor.

-Hey Jimin uyan art- Aaa uyanmışın üstüne hazırlanmışsın bile bu ne hız.
-Alarm sesin daha fazla duymak istemedim Taehyung o yüzden kalktım.
-Sonuç olarak kalmışsın hadi aşağıya in mükemmel bir kahvaltı hazırladım sana.

Taehyung önden gitmesini bekledim. Kendime son bir kez bakıp odamdan çıktım.

Merdivenlerden inerken o güzel yemek kokusu daha da belirginleşmeye başladı. Aman tanrım! Taehyung öyle bir kahvaltı hazırlamış ki sofraya baka kaldım.

-Hadi günün yıldızı masaya otur lütfen.
-Günün yıldızı?

Kahretsin bugün benim doğum günüm. O kadar yoğunum ki kendi doğum günümü unuttum.

-İyi ki doğmuşsun Jimin.
-Teşekkür ederim Taehyung.
-Hadi yosun çorbadan iç günün yıldızı. İlk ondan başla ki günün anlam ve önemi değer kazansın.

Çorbadan bir yudum aldığım an o kadar lezzeti olduğunu fark etmem bir oldu.

-Taehyung bu tarifi nereden aldın!
-Meslek sırrı şşşş. Sadece yemenin keyfine bak.

Dediğini yapıp yemeğe devam ettim devam ettikçe kendime hakim olamadan ağzımdan 'harika' 'süper' gibi kelimeler çıkmaya başladı. Taehyung da kıkırda dı. Başımı kaldırdım ve sesi kesildi.

-Ş-şey sadece komiğime gitti Jimin. Çok beğendiğin belli oluyor o yüzden güldüm.

Birşey demeden yemeğe devam ettim. Ağzıma sosis aldım ye yerken Taehyung benim fotoğrafımı çekti ve bana gösterdi.

-Yerken kendini kaybediyorsun bak.

Gerçektende öyleydi cidden kendimi kaybetmişim.

-Ama sende çok güzel yemekler hazırlanmışsın Tae. O kadar lezzetli ki sanki annem yapmış gibi. Küçükken ki doğum günü sabahlarında ki gibi olmuş aynı.

Arkadan birden ses gelir.

-Öyle mi olmuş gerçekten mochi.
-A-annee.

İnanamıyor annem seoula gelmiş. Hemen olduğum yerden kalkıp anneme doğru koştum.

-Benim karanlık dünyama güneş gibi açtığın günde senin yanında nasıl olmamı beklemezsin jimin. İyi ki doğdun benim bebeğim. İyi ki güneş gibi girdin dünyama.
-Anne yapma lütfen zaten seni beklemiyordum burada. O yosun çorbasını içtiğim an anlamalıydım senin burada olduğunu. Hey tae neden söylemedin bana.
-O zaman sürprizi kalmazdı ki jimin eğer annen burada dersem hiç bir doğallı olmazdı.

Kötü başladığım güne bu kadar heyecankı mutlu devam edebilmek çok güzel bir duygu oldu. İyi ki taehyung ile aynı evi paylaşmışım yoksa ne yapardım bilmiyorum.

Annemde kahvaltıya katılınca daha da renkli olmaya başladı. Annem tae'ya küçükken nasıl yaramaz ama bir o kadar da sevimli bir afacan olduğumu anlatmaya başladı.

-Anne yeter artık ev arkadaşıma küçüklüğümden bahsetme.
-Neden nolcak hergün gördüğüm gencin küçükken nasıl bir afacan olduğunu bilsin taehyung'da.
-A-ama bilmemi istemiyorsan annen anlatmasın jimin ne de olsa senin hayatın senin özelin.
-Saçmalama taehyung jiminin ne özeli var da senden gizlesin yaklaşık 3 seneden beri aynı evi paylaşıyorsunuz bilmen normal bir şey.
-Ama jimin bilmemi istemiyorum gibi.
-Hayır tae yalnış anladın. Sadece utanmaya başladığım için anneme öyle söyledim. Yoksa sen benim herşeyimi biliyorsun bunları da bil hiç sorun değil.

Galiba biraz tae'yi kırdım. Bunun için kırılacağını bilemedim bile. Sofrada ufak bir durgunluk çöktü hemen o havayı bozmam lazım.

-Hadi bugün iş falan yok ailecek bir şeyler yapalım ne dersiniz?
-A-ailecek mi?
-Evet Tae ailecek.
-Beni ailenden mi görüyorsun.
-Tabi ki de Tae sen benim yuvamsın.

Gülümseyip o sevimli suratını eğdi tamam der gibi.

-İşin de bir sıkıntı olmıcak mı?
-o kadar da yoğun bir gün değildi bugün o yüzden bir şey olmaz izin alırım.
-Tamam o zaman yemeklerinizi yediyseniz hadi hazırlanmaya çıkın çocuklar. Bende burayı toparlayayım.

Taehyung ilk anneme yardım etmeye çalıştı ama annem taehyung'u odasına doğru ittirdi. Ben zaten hazırdım. Aaa unutmuşum iş için hazırdım. Hemen odama gidip günlük kıyafetlerimi giyeyim. Odama gittim beyaz tişört siyah deri çeket ve siyah pantolon giydim ve en sevdiğim ayakkabılarımı.

Hazırdım şimdi tae'ye bakma vakti geldi aşağı inip odasına doğru yöneldim. Kapıyı tıklayıp içeri girdim ve tae'ye özel olan o has kokusu burnuma kadar geldi ve mest oldum
resmen. Ama tae'yi görünce daha da mest oldum klasik ama çok şık giyinmiş. Benim kısa boyum iyi ki onda yok. Tae'nin fiziği mükemmel ötesi resmen ne giyse yakışacak cinsten ama kendine has fiziği sadece tae de olan bir fizik.

-Nasıl yakışmış değil mi jimin.
-Çok yakışmış Tae.

Tae'nin yatağının kenara oturup onu izledim ve birden yüzü kızarmaya başladı. Daha fazla utandırmak istemediğim için annemin yanına gittim.

-Benim küçük Mochim hazırmısın.
-Evet anne hazırım.
-Nereye götürelim seni. Nereye gitmek istersin.
-Piknik.
-Öyle mi o zaman ufak bir piknik sepeti hazırlamamız lazım. Sepetiniz nerde jimin.
-Kirlerde anne hemen getireyim sana.

Kilere doğru ilerlemeye başladım. Ve sepeti zor zahmet bulup anneme getirdim.

-Anne sandviç yapalım mı piknikte o çok güzel oluyor.
-Tamam mochi yapalım.

Kapı gıcıltısı gelir ve tae hazırlanış odasından çıkmıştı.

-Ne yapıyoruz şimdi size yardım edeyim.
-Pikniğe gidicez tae gel birşeyler hazırlayalım.
-Taman o zaman size pikniğe uygun çok güzel bir kurabiye yapayım hemde 5 dk da fırın kullanmadan.
-Taehyung sen bu yemek yapmayı nereden öğrendin. Çok güzel yemek tarifleri biliyorsun ve teknikte biliyorsun.
-Benim ailem çiftçiydi onların yanında yemek yapmayı öğrendim.
-Ne güzel bir düşünce tae. Gör bak jimin sen hep yiyici taraftın hiç bana yardım etmiyordun.

Birden gülmek geldi içimden

-Hahhahahhaha anne sen hep kendin yapıyordun sana yetişmek mümkün değildi.
-doğru diyorsun jimin.
-Hadi bakalım herkes işinin başına hazırlık yapalım ve çıkalım evden.

Tae biraz düşünceliydi o yüzden o a neyin var ye sormak istedim.

-Tae neyin var senin birden durgunlaştın.
-Uzun zamandır vakit geçirmediğimizi fark ettim jimin.
-Aaa evet doğru işler yoğun olduğundan beri eve sadecr uyumaya gelir oldum. Ev arkadaşım nasıl veya neler yapmak ister sormaz oldum.
-O yüzden bu piknik ikimiz içinde iyi gelicek jimin gidelim eğlenelim kafa dağıtalım. Hatta bisiklet sürelim arabanın arkasına bisikletlerimizi de alalım jimin. Göl kıyısında gezmek mükemmel olur.
-Doğru diyorsun Tae bisiklet almayı unutmayalım.

Annem Sandiviçleri hazırlamaya başladı ve yanına kendi usulü olan ev yapımı limonataları da yapmayı unutmadı. Tae de o dediği kurabiyeyi çoktan bitirdi ve piknik sepetinin içine attı bile. Sırf ben görmeyeyim diye üstünü bir güzel kapattı. Ben ise pasta almaya gittim piknikte pasta çok iyi giderdi. Eve döndüm herşey hazırladı. Bardaklar, kurabiye, sandiviçler, yerde oturmak için örtü bile aldık. Eee sonuçta pikniğe gidiyoruz yerde oturmamız daha eğlenceli olur. sadece tek yapmamız gereken bisikletleri arabaya koymak ve yola çıkmaktı.

Young Man✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin