13. Bölüm

396 32 3
                                    

Bir süre boyunca orda durdular ve en sonunda dağıldılar ama Kara Kedi Marinette'i merak ettiği için bi kere daha onun evine doğru gitti. Kara Kedi Marinette'i düşünüyordu. Nerede olduğunu merak ediyordu. Marinette'in evine geldiğinde onu göremedi. Biraz beklemeye karar verdi.

Uğur Böceği sokak arasında bir yerde dönüşümden çıkmıştı. Öyle eve geliyordu. Eve girdi ve odasına gitti. Karşısında Kara Kedi'yi gördü ve onu yeni görmüş gibi davrandı. Sarıldılar.

"Nerelerdeydin Mari beni çok korkuttun."

"İyiyim sakin ol sadece biraz yürüyüşe çıkmıştım."

"İyi olduğuna sevindim prenses. Eee günün nasıldı?"

"Güzeldi. Okul gezisi olacakmış ona gideceğim. Ve bir arkadaşımın babasını ikna etmem gerek. Onu yüz üstü bırakamam. Beni onun evine götürür müsün kedicik?"

"Hmm kim o arkadaş?"

"A-adrien."

"Uh..."

"Bir şey mi oldu?"

"Y-yok hayır hiçbir şey olmadı. Ama belki şu an müsait değildir anlarsın ya!"

"Ee neden ki anlayamadım."

"Ee benim gitmem gerek şeyyy birazdan uğrarım yine söz veriyorum. Seni çok seviyorum prenses."

Mari neye uğradığını şaşırır ama bir şey diyemez. Kara Kedi'nin gidişini izler.

"Tikki neler oldu anlayamadım. Bir anda gitti. Acaba hala onu sevdiğimi mi düşündü?"

"E-eee bilmiyorum k-kii."

O sırada Kara Kedi eve gelip hemen dönüşümden çıkar.

"Plagg Marinette gelecek o yüzden gitmek zorundaydım."

"Evet anladım o kadar aptal değilim ve bana camambert ver."

"Bıktım PLAGG!!!!"

Plagg'e Camambert'i verir ve Marinette'i beklemeye başlar.

"Tikki ben Adrien'ın babasından izin almaya gidiyorum. Hadi çantama gel!"

Tikki çantaya girer ve Marinette, Adrien'ın evine doğru yürümeye başlar.

Mari çok uzun sürmeden Adrien'ın evine geldi ve içinden;

"İşte geldik. Umarım başarılı olurum."

Zile bastı ve Bay Gabriel Agreste ile konuşmak istediğini söyledi. Marinette kapının önünde durdu ve Bay Agreste geldi.

"Evet seni dinliyorum Adrien'ın arkadaşı. Ne istiyorsun?"

O sırada Adrien Marinette'in geldiğini duydu. Sessizce odadan çıkıp saklanıp onları dinlemeye başladı.

"Bay Agreste, okulumuz haftaya Japonya'ya bir gezi düzenleyecek. Ve arkadaşım Adrien da gelmek istiyor. Eğer izin verirseniz bizimle gelebilir mi?

"Adrien bu konuyu benimle konuşmadı. Düşüneceğim. Gidebilirsin."

"Ama Bay Agreste. Oğlunuza izin vermeyi unutmayın. Biraz onu rahat bırakın."

dedi ve Marinette gitti.

Bay Agreste içinden;

"Benimle nasıl böyle konuşabilir? İyi bir babayım."

Bay Agreste Adrien'ın odasına doğru gitti. Adrien sessizce hemen odasına girdi ve ders çalışıyor numarası yaptı. Babası odasına girdi.

"Bana geziden neden bahsetmedin Adrien?"

"İzin vermeyeceğini bildiğim için sormama gerek yok diye düşündüm."

"İzin vermeyeceğimi nerden çıkardın?"

"Şu ana kadar bir sürü gezi oldu ve ben bu gezilerden hiçbirine gidemedim."

Bay Agreste düşündü. Oğlu haklıydı. Üzülmüştü.

"Japonya'ya gidebilirsin Adrien. İzin veriyorum."

Adrien çok sevindi ama bunu dışına göstermedi.

"Çok teşekkür ederim baba."

Bay Agreste oğlunun ne dediğini dinlemeden odasından çıktı ve kendi odasına doğru ilerledi.

"İnanamıyorum. Marinette sayesinde Japonya'ya gidebileceğim. Plagg! İnanabiliyor musun? Japonya'ya gidiyorum! Marinette ile. O mükemmel harika birisi! Kusursuz!"

I Am Awake While SleepingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin