the yakuza • yujae [M]

1✓

"Jaehyun.. lütfen biraz daha."

Yuta yarı uykulu, pürüzlü çıkan sesiyle sızlanarak söylendi. Hiçbir zaman erken kalkan insanlardan olmamıştı. Jaehyun ile tanışmadan önce sırf daha fazla uyuyabilmek için kahvaltı yapmadan işe gitmeyi tercih ediyordu.

Jaehyun, tek dizini yatağın üzerine koyup hala kalkmamakta ısrarcı adamın üzerine eğildi. Dağılmış ve yumuşak sarı saçları alnından itip güzel yüzüne sevgiyle baktıktan sonra uzanıp dudaklarını birleştirdi. Karşılık almaya başladığında onu öpmeyi bırakıp geriye çekildi.

"İşe geç kalacaksın Yuta. Kahvaltı yapmadan gitmene izin vermeyeceğimi biliyorsun güzelim."

Yuta isteksiz halde yatağın üzerinde doğruldu ve aşağıdan Jaehyun'a bakarken alt dudağını dışarı itti. Kollarını iki yana açıp sıcak bir sarılma için bekledi.
Şirin ve yaramaz çocuklara benziyordu.
"O zaman beni kucağına al yoksa tekrar yatarım."

Jaehyun tek kaşını kaldırdı ve eğilip yatağın üzerindeki hafif bedeni kucağına aldı. Yuta kıkırdayıp kucağında olduğu adamı öpmeye başladı.
"Mmhhh~"
Geriye çekilip kocasının gözlerine bakarken şikayet etti.
"Kahvaltı yapmak yerine seninle sevişmeyi tercih ederim."

Jaehyun onu umursamadan yatak odasından çıktı.
"Fazlasıyla cazip bir teklif ama beni kandıramazsın bebeğim."

Yuta gözlerini devirdi sonunda mutfağa ulaştıklarında Jaehyun'un kucağından indi.
"Vay canına yine çok lezzetli görünüyorlar. Benim hamarat kocam."
Yemek masasına otururken neşeyle söylendi.

"Seninle o otoparkta tanıştığımda birgün böyle bir adam olabileceğin aklımın ucundan bile geçmezdi."
Yuta lezzetli atıştırmalıklardan birini ağzına koymadan hemen önce söyledi ve ardından kocasına baktı.

Bol ve siyah bir pijama pantolonun üzerinde mutfak önlüğünden başka bir şey yoktu.
Yuta'nın annesinin hediye olarak aldığı civciv sarısı rengi, üzerinde pembe çiçeklerin olduğu kenarları fırfırlı önlük. Şirin önlüğün açıkta bıraktığı çıplak tenin üzerindeki dövmeler ve bazı yaralar birbiriyle tamamen zıtlık içerisindeydi. Yuta güldü ve flörtöz bir şekilde söylendi.
"Çok seksi görünüyorsun kocacığım. Önlük çok yakışmış."

Jaehyun, Yuta'nın her zaman ateşli olduğunu düşündüğü gülümsemelerinden birini sundu ve ellerini arkasındaki tezgaha dayadı. Böylece kaslı kolları daha seksi görünüyordu. "Benimle dalga geçme ufaklık."

Yuta, kocasının iştah açıcı kollarında ve yakışıklı yüzünde keyifle bakışlarını gezdirdi. Jaehyun'un sol yanağında başlayıp alnında biten bıçak izi bile onun çekiciliğinden hiçbir şey eksiltmiyordu.
"Dalga geçmiyorum. Çok ateşli görünüyorsun!"

İlk tanıştıklarında Yuta(23), anaokulunda öğretmenlik yapan şirin ve mütevazi bir hayata sahip sıradan bir adamdı. Jaehyun (32) ise yıllarını bir çeteye hizmet etmek ile geçirmiş saygın, ünlü bir yakuzaydı.
(Japon mafyası)

Jaehyun'un üyesi olduğu çete, başka bir çeteyle, kameraların olmadığından emin oldukları eski otoparkta uyuşturucu ticareti yaparken Yuta şans eseri kendini orada bulmuştu.

Yuta, o korkutucu adamları gördüğünde daha önce hiç korkmadığı kadar korkmuştu fakat hepsi geçmişte kalmıştı.
O gün Yuta orada olmasaydı Jaehyun ile asla tanışmamış olacaktı. Şimdi aradan beş yıl geçmişti.
Yuta hala mesleğine devam ediyordu fakat Jaehyun, bir yıl önce bütün kanunsuz işlerini ve eski hayatını geride bırakmış, sadece Yuta'yı güvende tutmak istiyordu.